KıbrısManşetYaşam

Emiroğulları: Bir çocuğun çalışırken hayatını kaybetmesi, bu ülkenin ayıbıdır






KTÖS İnsan Hakları ve Eşitlik Sekreteri Erdoğan Emiroğulları, zorunlu eğitim çağı döneminde 15 yaşındaki bir çocuğun iş ortamında hayatını kaybetmesinden dolayı üzgün olduklarını açıkladı.

Emiroğulları, “Çocuğun eğitim takibinin yapılmaması, ailesine destek olması için çalışmak zorunda bırakılması ve hayatını kaybetmesi bu ülkenin ayıbıdır” dedi.

Emiroğulları’nın açıklamasının tamamı şöyle:

“Bu devlet yapısı her defasında duvara toslayacak”

Nüfusunu bilmeyen, çocukların okulda mı işte mi olduğunu sorgulamayan, bu ülkeye çalışmak için gelen insanların nasıl/nerede/hangi koşularda yaşadığını umursamayan, çocuk hakları sözleşmesine taraf olduğunu dahi bilmeyenlerin yönetimindeki bu devlet yapısı, her defasında duvara toslayacaktır dedi.

“Çocuk koruma politikalarını hayata geçirmek zor olmamalı”

Yıllardır, Çocuk hakları sözleşmesinin uygulanması, çocuk koruma politikasının ve okul/aile sözleşmesinin hayata geçirilmesinin ve çocuk izleme biriminin kurulması ile istismar ve ihmalleri önleyeceğini vurgulamamıza rağmen, yasa yapıcılar çocukların adil, eşit ve güvenli bir çevrede yaşamaları hakkına erişebilmelerine olanak sağlamamışlardır.

Nüfusunu bilmeyen, çocukların okulda mı işte mi olduğunu sorgulamayan, bu ülkeye çalışmak için gelen insanların nasıl/nerede/hangi koşularda yaşadığını umursamayan, çocuk hakları sözleşmesine taraf olduğunu dahi bilmeyenlerin yönetimindeki bu devlet yapısı, her defasında duvara toslayacaktır.

Zorunlu eğitim çağı döneminde 15 yaşındaki bir çocuğumuzun iş ortamında hayatını kaybettiği için üzgünüz.

Pandemi ile birlikte çocuk işçilerin arttığının gözlemlendiği, istismar ve ihmallerin gizlendiği bir dönemde sorumlu devlet kurumları parmağının arkasına saklanmamalıdır.

“Bu acı olaydan Eğitim Bakanı da, Çalışma Bakanı da, sosyal kurumlar da sorumludur”

Çocuğun eğitim takibinin yapılmaması, ailesine destek olması için çalışmak zorunda bırakılması ve hayatını kaybetmesi bu ülkenin ayıbıdır.
Olayın üzerinde 2 gün geçmesine rağmen gerekli soruşturmanın yapılmadığını ve olayın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’nın atanmayışına indirgenmeye çalışılmasını anlamsız buluyoruz.

Eğitim Bakanı da, Çalışma Bakanı da ve çocuklarla ilgili diğer sosyal kurumlar da herkes kadar bu acı olaydan sorumludur ve hesap vermelerinin takipçisi olacağız.

Okulların sadece birer eğitim yuvası olmadığı, çocukların sosyalleşme ve duygusal gelişimine katkı yapan; çocukları ihmal ve istismardan koruyan toplumsal kurumlar olduğu yaşadığımız acı olaylar ile bir kez daha net anlaşılmıştır.

KTÖS, çocukların eğitim, sağlık, barınma, korunma ve sevgi ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için ‘Çocuk Hakları Bildirgesi’ ışığında politikalar üretmeye devam edecektir.

Aynı duyarlılık ve sorumlulukla hükümeti de bu yönde politikalar üretmeye davet ederiz.









Başa dön tuşu