Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, mali ve ekonomik açıdan ülkede ciddi sıkıntılar yaşandığını, ancak UBP’nin bunlarda hiçbir sorumluluğu yokmuş gibi davrandığını açıkladı
Erhürman: Kriz karşısında yapılacakları bir çok kez dile getirdik
Meclis’teki bütçe görüşmelerinde söz alan Erhürman, “bu kriz karşısında yapacak hiçbir şey yokmuş gibi” bir davranış içine girilmesinin kabul edilebilir olmadığını söyleyerek, bu durum karşısında ne yapılabileceğinin, nasıl önlem alınabileceğinin CTP tarafından birçok kez dile getirildiğini belirtti.
Kriz Masası’nın devreye girmesi, 2019 başında ise kriz hükümeti kurulması, 2020 Mart’ından itibaren CTP’nin yaptığı program çıkartılması önerilerinin hiçbir UBP hükümeti döneminde kabul edilmediğini söyleyen Erhürman, orta vadeli programa ilişkin herhangi bir metnin Bakanlar Kurulu’ndan geçmediğini kaydetti.
“TC ile imzalanan protokolle tarihin en büyük iç borçlanması yaşandı”
TC ile KKTC arasında imzalanan Mali Protokole de değinen Erhürman, protokole ilişkin önerilerinin de kabul görmediğini ve tarihin en büyük iç borçlanmasının yaşandığını söyledi.
TL’nin değer kaybetmesi halinde alınacak önlemlerin protokolde yer almasına yönelik öneri yaptıklarını söyleyerek, bu önerilerin de dikkate alınmadığını belirten Erhürman, 2019 yılından itibaren UBP’nin hükümetlerde yer almasına karşı bugün yaşananlarda sanki hiçbir sorumluluğu yokmuş gibi davrandığını açıkladı.
Erhürman, hükümeti ciddiyete davet etti
Tüm üretici sektörlerin, asgari ücretlilerin, döviz borçlularının ciddi sorunlar yaşadığı bir durumda içinde bulunulduğunu savunan Erhürman, hükümeti ciddiyete davet etti.
Erhürman, Kıbrıs’ın güneyinde çalışmaya giden Kıbrıslıtürk sayısının ciddi şekilde arttığını söyleyerek, ülkeye çalışmaya gelenlerin ise üçüncü dünya ülkelerinden olduğunu, bu nedenle okullarda Türkçe bilmeyen öğrenci sayısının arttığını, bu öğrencilere yönelik herhangi bir adım atılmadığını savundu.
“Bu bütçe biz böyle iyiyiz bütçesidir”
“Bu bütçeye baktığımız zaman ‘biz böyle iyiyiz bütçesi’ olduğunu görüyorum” diyen Erhürman, geleceğe ilişkin ne bütçede ne de hükümet programında bir vizyon bulunduğunu ileri sürdü.
Erhürman, AB kapısı üzerinden ihracatı ve AB yardımlarının artırılması konusunda herhangi bir adım atılmadığını söyleyerek, Cumhurbaşkanı Tatar’ın iki eşit devlet politikasıyla AB’den giderek uzaklaşıldığını savundu.
2018’de döviz krizi yaşandığını bu durum karşısında KKTC ekonomisin hangi performansı sergileyebileceğini gördüklerini söyleyen Erhürman, rakamlara değinerek, hayat pahalılığını ödeneğini vererek sıkıntıyı aşmaya çalıştıklarını belirtti.
“İki halk arasındaki ekonomik uçurum iyice açıldı”
Erhürman, Kıbrıs Türk ve Rum halkı arasında ekonomik uçurumun giderek açıldığını söyleyerek, nasıl iki eşit egemen devletten bahsedildiğini sordu.
“Bu memlekette kendi ayakları üzerinde durmak mümkündür” diyen Erhürman, 2018’de bunun yapıldığını, doğru yönetimle bunun mümkün olduğunu, gelirleri artırmanın da mümkün olduğunu belirtti.
Muhalefet olarak bütçe geçsin diye kolaylıklar sağladıklarını söyleyen Erhürman, hükümete geldikleri zaman bu bütçeyle devam etmeyeceklerini, yerine tadil bütçesinin geleceğini savundu.
“Umutsuz olmak için bir sebep yoktur” diyen Erhürman, ülkenin potansiyelinin yüksek olduğunu belirtti.
Erhürman, “Yönetim, zihniyet, vizyon değişecek ve işler iyiye gidecek” dedi.