Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı ARUN’a yaptığı ziyaret sırasında hükümetin bu sektör yokmuş gibi davranarak kararlar aldığını, tüketici ve üretici dengesinin çok doğru yerden kurulması gerektiğini vurguladı
Erhürman: Krizin üzerine durmadan kriz ekleniyor, halkın alım gücü yerlerde sürünüyor
Hükümetin, üreticiyle yeterli istişare sürecini yaşamadığına dikkat çeken CTP Lideri Tufan Erhürman, söz konusu sektörün en önemli tüketim maddelerinden birini ürettiğini ifade etti ve “Gözünüz gibi bakmanız gereken bir sektör. Elbette tüketiciyi korumak amacıyla sektörle istişareler yaparsınız, birtakım hesaplar, kitaplar gerçekleştirilir. Ama sektörle gerekli istişareyi yapmadan, sektörün ‘ben kapatıyorum’ tepkisine yol açacak şekilde kararlar alma noktasına gelirseniz, bu kabul edilebilir bir şey değildir” dedi.
Hükümet tarafından un ve unlu mamullerin ithalatını, fonsuz ve vergisiz olarak serbest bırakmak için çalışma başlatılmasının ardından ülkede bulunan bazı un fabrikaları işletmelerini kapatma kararı aldı. CTP heyeti, zor bir süreç yaşayan ve üretimi durdurma kararı alan ARUN’u ziyaret etti.
“Ülke ekonomik darboğazın eşiğinde”
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman ziyaret sırasında yaptığı açıklamada, ülkenin çok ciddi bir ekonomik darboğazın eşiğinde olduğunu yeniden vurguladı. Bütün sektörlerin ciddi oranda sıkıntılı olduğuna dikkat çeken Erhürman, tüketicinin de aynı şekilde son derece sıkıntılı olduğunu ve tüketiciyi koruyacak önlemlerin alınması gerektiğini belirtti. Söz konusu durumda dengeli ve dikkatli olmak gerektiğinin altını çizen Erhürman, tüketici ve üretici dengesini çok doğru yerden kurmak gerektiğine işaret etti.
“Üreticilerle yeterli istişare süreci yaşanmadı”
Tufan Erhürman, “Üreticilerimizle konuşuyoruz ve aldığımız en önemli bilgi şu; kendileriyle yeterli istişare süreci yaşanmadan, hesapları, kitapları ortaya koydukları verileri tamamen, doğru dürüst incelenmeden alınan birtakım kararlar var” diyerek, söz konusu sektörün bu ülkede zorluklarla ayakta duran bir sektör olduğunu vurguladı.
“Bu sektöre gözünüz gibi bakmanız gerekiyor”
Bu sektörün en önemli tüketim maddelerinden birini ürettiğini kaydeden Erhürman, “Dolayısıyla gözünüz gibi bakmanız gereken bir sektör. Elbette tüketiciyi korumak amacıyla siz sektörle istişareler yaparsınız, birtakım hesaplar kitaplar gerçekleştirilir. Ama sektörle gerekli istişareyi yapmadan, sektörün ‘ben kapatıyorum’ tepkisine yol açacak şekilde kararlar alma noktasına gelirseniz, bu kabul edilebilir bir şey değildir” dedi.
“Hesaplar, kitaplar ciddiyetle incelenmeli”
Erhürman, bu sektörde yüzün üzerinde insanın çalıştığına işaret ederken, tüketiciyi korumanın son derece önemli olduğunu fakat hesapların, kitapların ciddiyetle incelenmesi gerektiğini yineledi. Erhürman, “Ekmek pahalıya çıkıyorsa tüketicinin neden pahalı ekmek almak zorunda kaldığını kalem kalem ortaya çıkarırsınız. Dolar zaten yükselmiştir, buğday zaten yükselmiştir. Türkiye’den ithal edilecek unda fonu ve vergiyi kaldırmak ama burada buğday ithal edilirken fona ve vergiye devam etmek, gibi rekabeti kendi içinde bozucu birtakım verileri paylaşıyor arkadaşlar bizimle” diye konuştu.
“Hükümet bu sektör yokmuş gibi hareket ediyor”
Hükümetin, bu sektör yokmuş gibi hareket ettiğini belirten Erhürman, bunun kabul edilebilir olmadığının altını çizdi. Erhürman, hükümetin bu sektörde bunca yıldır üretim yapan üreticileri muhatap almak zorunda olduğuna vurgu yaparak, “Bu işler geceden sabaha karar alınabilecek işler değildir. Bu kadar insanın çalıştığı bir sektörse, üretim yapan bir sektörse, kaç taraf varsa dinleyip verileri almanız gerekiyor. Üreticiler, buğdayı buraya fonla, vergiyle getirecekse, dolar da arttıysa, Türkiye’den ithal edilecek unda fon yoksa bunu kesinlikle haklı bir rekabet ortamı olarak değerlendirmek mümkün değil” ifadelerini kullandı.
“Hükümet tüm verileri kamuoyuyla paylaşmalı”
Tufan Erhürman, hükümete de çağrıda bulunrak, “Sektörü bir an önce bu istişare sürecinin içine ciddiyetle katmak zorundadır. Elindeki tüm verileri de paylaşmak zorundadır. İşçimiz de üreticimiz de tüketicimiz de aynı anda gerçek durumun ne olduğunu bilebilsin” dedi. İçinde bulunduğumuz durumda kriz yaşamayan sektörün olmadığına dikkat çeken Erhürman, sözlerini şöyle tamamladı: “Bir de krizin üzerine durmadan kriz ekleniyor. İnsanların alım gücü yerlerde sürünüyor. İşçilerin bile işsiz kalma riski var. Krizin içinde marifet kriz çökmektir. Krize kriz eklemek değildir. İnsanları işsizlik endişesiyle karşı karşıya bırakamazsınız. Krize kriz ekleyen bir hükümet yaklaşımı var. Ben yaptım olur yaklaşımıyla karşı karşıyayız. Verileri tam olarak istiyoruz. Bu kriz ortasında insanları bununla karşı karşıya bırakmaya kimsenin hakkı yoktur.”