Ökkeş Reis kimin paralarına aracılık ediyordu?
Toprağıyla, sokaklarıyla, otel odalarıyla, devletimsi kurumlarıyla, üniversiteleriyle, casinoları ve siyasetiyle; her türlü pisliğin gömüldüğü “arka bahçe” kusuyor.
Her gün bir pislik atıyor tıkanmış göğsünden,
Sığdıramıyor artık içine katili, hırsızı, arsızı, rüşvetçiyi, yolsuzu,
Öğürüyor,
Çığlık çığlığa,
Kusuyor!
***
Uluslararası hukukun dışında,
Yasa dışı bir özgürlük içinde,
Alt yönetim olmanın rahatında,
Dünyanın ergen çocuğunun ailesinden kaçtığı kişisel odası,
Suçlular adası konforlu “Kuzey Kıbrıs”
Önceleri sadece Türkiye iktidarlarının pisliğini akıtarak lağım çukuru haline getirdiği adanın kuzeyi,
yavaş yavaş 70 milletin suçlularının ve karanlık adamlarının da gözdesi oldu.
İthal ettiğimiz suç ve suçlular sadece “Made in Turkey” değil artık.
Uluslararası arenaya “devlet” olarak değil ama bu şekilde açılmayı başardık!
***
Aslında 50 yıldır herkes tarafından bilinen bir sır olan bu durum, görmek isteyenler için kabak gibi ortadayken, saklamak isteyenler için bir yüzleşme yaşatıyor.
Adaya elini kolunu sallayarak gelen, kendi ülkesinde aranan uyuşturucu baronları,
Cinayet işleyip yine elini kolunu sallayarak deniz ya da hava yoluyla kaçan katiller,
Yasa dışı bahis ve uyuşturucu işi yapanların öğrenci kılığındaki militanları,
Buna göz yuman üniversite patronları ve onlara göz yuman siyasiler,
Türkiye ya da başka ülkelerden kaçırdıkları paraları ülkemizde aklayan ensesi kalınlar,
Casinolar aracılığıyla temize çıkan milyonlar,
İnşaat sektöründe dönen dolaplar, verilen yasa dışı izinler, kaçak yapılar,
Kadın ve insan ticareti yapanlar, vs. vs.
Tüm bu kişilerin neredeyse yüzde 90’ının ortak bazı yanları var;
Kıbrıs’taki kukla siyasetçilerle olan ilişkileri ve Türkiye iktidarıyla bağlantıları!
***
Herkesin elindeki kamerayla adeta kendi medyasını oluşturduğu, gazetelerin artık haberlerini vermek için sabahı beklemediği teknoloji döneminde her şey belli bir süre gizli kalabiliyor.
Basına düşen her büyük(!) ve ensesi kalın suçlunun bizimkilerle bir iki kare fotoğrafı, bağlantısı, ahbaplığı var.
Anlayacağınız bizimkiler Kıbrıs’ın Süleyman Soylu’su adeta!
Son örnek Ökkeş Taş!
***
Polis geçtiğimiz gün Ercan Havalimanı’ndan adaya 800 bin euro sokmak isteyen S.T adlı birini tespit etti.
Bu kişi tutuklandı, mahkemeye çıkarıldı, soruşturma başlayınca altından bir sürü pislik aktı.
S.T’nin kendisiyle aynı ismi taşıyan oğluyla birlikte adaya peyderpey kaynağı belli olmayan 30 milyon euro getirdiği anlaşıldı.
Paraların nereye gittiğini araştıran polis, S.T’nin verdiği ifadeden yola çıkarak yaptığı tahkikatta Ökkeş Taş’ı tespit etti.
Paraların zarflar içinde ona verildiği mobese kamerası kayıtlarıyla da ispatlandı.
***
Kimdi bu Ökkeş Taş?
Antepli genç bir “iş insanı”
Ne zaman gelmiş adaya?
Nereden baksan 15-20 yılı var.
Ne iş yapıyor?
Teknolojik ürünler getirdiği bir mağazası var.
Yani aslında küçük esnaf sınıfına bile girebilecek ölçekte bir iş yerinden bahsediyoruz.
Ne dedi Ökkeş Taş?
“Zarfların içinde ne olduğunu bilmiyordum”
***
Ancak Ökkeş Taş, Dubai senin Fransa benim geziyor, lüks bir hayat yaşıyor.
Çevresindeki insanlar 3-5 yıl öncesine kadar gayet mütevazi bir hayat yaşadığından dem vuruyor.
Birden zenginleşenlerden yani!
Allah’ın hikmeti mi dersiniz?
Ökkeş’in sosyal medya hesabı da, Sunix adlı iş yerinin sosyal medya hesabı da UBP’li siyasilerle dolu.
Hatta şu işe bakın ki, Taş’ın 2019 yılında açtığı ilk mağazasının açılışını da Ankara’dan atama Cumhurbaşkanı Ersin Tatar yapmış!
Sadece o olsa iyi,
UBP tüm hatlarıyla Ökkeş Taş’ın açılışlarında, gala yemeklerinde boy gösteriyor.
Gala yemeklerinden biri de öldürülen casino patronu Halil Falyalı’nın otelinde yapılıyor, UBP tam kadro buradaki yerini de alıyor.
Dönemin Başbakanı Faiz Sucuoğlu konuşma yaparken, Tatar da bizzat katılamadığı bir organizasyona da kendisini temsilen Özel Kalem Müdürü Çağın Zort’u gönderiyor.
Tabi UBP’nin olduğu yerde TC Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri olmaz mı?
O da var
***
Peki tüm bu bağlantılara rağmen, aslında göbekten Ankara’ya bağlı olan Polis Genel Müdürlüğü nasıl oluyor da böyle bir soruşturmayı başlatacak cesareti sergileyebiliyor?
Çünkü şu alttaki davetiyenin tarihine bakıldığında, UBP ve Tatar’la ilişkiler düne kadar da gayet sıcak şekilde devam ediyordu.
En kuvvetli ihtimal; S.T ile başlayan soruşturmanın ucunun buraya kadar dayanacağının tahmin edilememesi.
Basit bir yerden başladı, UBP ve Tatar’a kadar uzandı!
Peki bu saatten sonra polise bir “DUR” ihtarı gelir mi?
Gelir.
***
“Jet Krizi” raporunu bile açıklayamayan PGM’nin içinde bulunduğu durum, olaylara bakışı ve emir-komuta zincirinde nereye bağlı olduğu göz önünde bulundurulduğunda, kişisel kanaatim soruşturmanın bir yerlerde tıkanıp unutturulacağı yönünde.
Polis, toplumsal güveni tekrar kazanmak ve iktidarların maşası olmadığını göstermek istiyorsa, Ökkeş Taş soruşturması büyük fırsat!
İşte burada iki şey gerekiyor;
Ya soruşturmayı her şeye rağmen yürütecek cesaretli polisler
Ya da bu olayı gündemden düşürmeyerek kamuoyunu sürekli dinamik tutacak medya.
Medyanın büyük çoğunluğunun “yandaş” ya da suya sabuna dokunmadan bin yıl yaşayan konumda olduğunu da düşünürsek, iş bizlere kalıyor.
Tabi bu arada UBP cenahından hiç ses yok.
Adeta ölmüş de gömülmemiş gibi bir sessizlik var.
Polise ve Savcılığa bu olayın üzerinin örtülmemesi için pozitif baskı yapmak hayati önem taşıyor.
Zira bu ülkede onlarca Ökkeş Taş olduğu sırrı da herkes tarafından bilinen bir gerçek olmaya devam ediyor.
***
Açılıştan bir videoyu da buraya bırakıyorum;
