Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis’le görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, “Kıbrıs’ın ortak sahipleri olarak birbirimizin eşit statüsüne saygı duymalı ve işbirliğine dayalı bir ilişki için yapıcı diyaloğa girmeliyiz” dedi
Federalizm müzakerelerinin 1977’den beri sonuç vermekte başarısız olduğunu söyleyen Tatar, “Bu başarısızlık üzerine kafa yormamız ve gerçekçi bir kazan-kazan sonucunu kolaylaştırmak için kalıpların dışında düşünmeye başlamamız gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın, Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis ile gayrı resmi toplantıda ilk kez bir araya gelmesinin ardından yaptığı açıklama şöyle:
“Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Sayın Nikos Anastasiadis’le, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı seçilmemin ardından bu akşam ilk kez gayri resmi bir toplantıda bir araya geldik.
Bu bir tanışma toplantısı idi.
Sayın Anastasiadis’e, Cumhurbaşkanı seçilmemden dolayı kutladığı için teşekkür ettim.
Ayrıca, Sayın Elizabeth Spehar ile Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Sayın Antonio Gutterres’le bana gönderdikleri tebrik mesajları için teşekkürlerimi ifade ettim.
Gayri resmi olmasına rağmen toplantı sırasında gerek ben gerekse Sayın Anastasiadis Kıbrıs konusuna ilişkin görüşlerimizi ayrıntılara girmeden dile getirdik.
Sayın Anastasiadis’e Kıbrıs’ta yaşayan iki halk olarak her birimiz kendi devletimizde bu adayı paylaşmakta olduğumuzu ifade ettim. Dolayısıyla yan yana barış içinde yaşamak için bir işbirliği ilişkisi içinde olmamız gerektiğini ifade ettim.
Bunun için, Kıbrıs’ın ortak sahipleri olarak birbirimizin eşit statüsüne saygı duymalı ve işbirliğine dayalı bir ilişki için yapıcı diyaloğa girmeliyiz.
Federalizm müzakereleri 1977’den beri sonuç vermekte başarısız oldu. Bu başarısızlık üzerine kafa yormamız ve gerçekçi bir kazan-kazan sonucunu kolaylaştırmak için kalıpların dışında düşünmeye başlamamız gerekmektedir. 1960’lardan bu yana çok şey değişti ve yeni gerçekler ortaya çıktı.
“Biz iki taraf arasında anlamlı güven artırıcı önlemleri ve kapsamlı işbirliği mekanizmalarını destekliyoruz”
Biz, İki taraf arasında anlamlı güven artırıcı önlemleri ve kapsamlı işbirliği mekanizmalarını destekliyoruz.
Bu bağlamda, hidrokarbon arama, çıkarma ve faydalanma konusunda işbirliği teklifimiz hala masadadır. Bu, karşılıklı refaha ve işbirliği için somut bir mekanizmanın kurulmasına katkıda bulunacaktır.
“Egemen eşitlik”
Görüşme sürecinin başlaması ile ilgili düşüncelerimizi ise kısaca şöyle ifade ettim;
Biz masaya kalıpların dışında yeni fikirler koymanın zamanının geldiğine inanıyoruz. Bunların başında egemen eşitlik gelmektedir.
Geçmişteki başarısızlıklara takılıp kalmaktansa, adamızın ve bölgemizin ihtiyaçlarını karşılayan gerçekçi ve sürdürülebilir düzenlemeler gerçekleştirmeyi amaçlayan ileriye dönük bir yaklaşım benimsemenin daha iyi olduğuna inanıyoruz.
Beşli Konferans bilindiği gibi Türk tarafının önerisidir. BM Genel Sekreteri uygun bir ortam ve aşamada böyle bir konferansı gerçekleştirmenin imkanlarının araştıracağını duyurmuştu. Böyle bir konferansın mevcut kalıplar dışındaki yeni düşünce ve yaklaşımlarımızı masaya koymak için bir fırsat olacağını değerlendiriyoruz.
Görüşme esnasında Sayın Anastasiadis’e izolasyonlar, Kapalı Maraş ve hidrokarbonlar konularındaki görüşlerimizi de aktardım”