InstagramKöşe Yazarlarımız

2025’i Ağırlamadan






Ağırlamak, TDK‘ya göre ‘konuğa gerekli ilgiyi göstererek izzet ve ikramda bulunmak; ilgilenmek, izaz etmek‘ demektir.

Ama yılbaşı geldiğinde, bu kelime çok daha derin bir anlam kazanır. Yılbaşı, geçmişin ve geleceğin harmanlandığı, bir dönemin sonu, bir diğerinin başlangıcıdır.

Yılbaşının büyüsünü seviyorum.

Yeni yıl, geçmişin tozunu silkeleyip gelecek için umutla dolmayı vaat eden, kişinin kendi iç dünyasına döndüğü nadir dönemlerden biri.

Eski senenin yorgunluğunu, deneyimlerini ve belki de pişmanlıklarını alıp damıtmak; ardından, temiz bir sayfa gibi parlayan yeni bir yılın sıcaklığına sarılmak… Bu ritüel, bana göre kutsal bir anlam taşır.

Her yıl olduğu gibi bu yıl da kendimi bu özel sürece adayarak birkaç kişisel geleneği hayata geçirdim; Geçmiş yıllarım ve bugünkü ben arasında köprüler inşa etmek benim için kaçınılmazdır.

Bu, genellikle izlediğim filmler, dinlediğim şarkılar, kokladığım tanıdık baharatlar ya da tattığım yemeklerle olur.

Bu hatırlatıcılar, köklerimi canlı tutar ve beni ben yapan değerlere tutunmamı sağlar.

Gelecekteki kendime küçük notlar bırakırım. Bu notlar bazen bir umut ışığı, bazen bir uyarıdır.

Hedeflerimi, sahip olduklarımın kıymetini ve bugünümdeki güzellikleri ona hatırlatırım. Son olarak, yeni yıl için dileklerimi sıralarım.

Büyükten küçüğe, tüm umutlarımı listelerim. Dünya için barış; sevdiklerim için sağlık; kendim için sabır ve sebat…

Bu ritüeller, hayatımı anlamlandırmamda birer mihenk taşıdır.

Ama şimdi bu satırları yazarken, “Dünyanın bu kadar kargaşa ve acıyla dolu olduğu bir dönemde, böyle şeylere ne gerek var?” diyenleri duyar gibi oluyorum. Haklılar, elbette.

Dünya yine karmaşık, yine kan ağlıyor. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da savaşlar yüzünden binlerce insan hayatını kaybetti.

Gözyaşları ve kayıplar birikti. Geleceğin ufku daha da sisle kaplandı. Açlık, adaletsizlik ve eşitsizlik her zamanki gibi varlığını sürdürüyor.

Ancak tam da bu yüzden, insana dair en kıymetli şey, seçim yapma özgürlüğümüz değil midir?

Hayvanlardan bizi ayıran, rasyonel olana ahlaki tercihleri ekleme kapasitemizdir. Bir birey olarak, hepimizin dünyayı daha iyi bir yer haline getirebilecek bir güce sahip olduğunu kabul etmeliyiz.

Araştırmalar, daha yüksek düzeyde sivil katılım gösteren bireylerin, düşük düzeyde sivil katılım gösterenlere kıyasla daha yüksek öznel refah ve yaşam memnuniyeti sergilediğini ortaya koyuyor.

Bu ilişki, dünya genelindeki farklı demografik ve bölgelerde yapılan çok sayıda çalışma tarafından doğrulanıyor.

Bu da bize şunu gösteriyor: Sivil katılım, yalnızca toplumsal bir sorumluluk değil, aynı zamanda bireysel mutluluğun da önemli bir anahtarı.

Sivil katılımın refah üzerindeki bu olumlu etkisi, bireyin topluluğuyla daha derin bağlar kurmasını, bir anlam ve aidiyet duygusu geliştirmesini ve hatta kişisel gücünü keşfetmesini sağlıyor.

Yani, katılım yalnızca çevrenizi dönüştürmekle kalmaz; sizi de dönüştürür. Ancak bu dönüşüm sürecine başlamak için öncelikle kendinizi tanımanız gerekir.

Benim için umutsuz insan, kendi ışığına sırt çevirip gölgesine hapsolmayı seçendir.

Çünkü her birey, benzersiz bir sosyal etkiye ve bunun neticesinde toplumsal güce sahiptir.

Bireyin kendi değerlerini keşfetmesinin, toplumdaki rolünü ve etkisini anlamada kritik bir adım olduğunu savunuyorum.

O hâlde, 2025 yılına adım atmadan önce şu soruyu kendinize sorun: “Benim değerlerim ne?” Toplumsal gücünüzü anlamak için, size en yakın olan üç değeri seçin.

Bu değerler, sizin toplumsal katılım yolculuğunuzun pusulası olacaktır. Birkaç ilham kaynağı:

Eşitlik, Adalet, Özgürlük, Saygı, Dürüstlük, Empati, Sorumluluk, Şefkat, Bağlılık, İçsel Huzur, Merhamet, Sadelik, Alçakgönüllülük, Bağımsızlık, Yardımseverlik, Dostluk, Güven, Cesaret, Paylaşma, Yaratıcılık, İnanç, İlham, Gelişim, İnisiyatif, Bütünlük, İleri Görüşlülük, İş Birliği.

Bu değerlerden size en yakın üç tanesini seçtiğinizde, yol haritanız netleşecektir.

Şimdi, bu değerler doğrultusunda seçebileceğiniz birkaç sivil katılım yöntemi önerisinde bulunmak istiyorum: Oy kullanmak; adayları araştırmak, hatta onları sorularınızla sıkıştırın.

Bağımsız adaylar veya siyasi partiler için kampanya yürütmek.

Yasal haklar konusunda, politik kararları eleştiren bilgilendirici broşürler dağıtmak.

Protesto veya barışçıl yürüyüşler düzenlemek veya katılmak.

Kamuya açık veri setlerini analiz edip sunmak.

Partilere politika önerileri sunmak.

Belediye toplantılarına katılın; bir öneri, bir itiraz veya bir talep bile fark yaratabilir.

Eğer bir toplantı düzenlenmemişse, yöneticilere yazılı bir şekilde katılım talebinde bulunun veya toplantı çağrısı yapılmasını teşvik edin.

Sivil toplum kuruluşlarında gönüllü olmak.

Dijital forumlarda ve topluluklarda görüş paylaşmak.

Toplumsal sorunlarla ilgili kısa filmler veya belgeseller hazırlamak.

Çevrimiçi kampanyalara destek verin ya da oluşturun. Belki bir dilekçe bile fark yaratacak zincirin ilk halkasıdır.

Yerel kültür ve tarih projelerinde gönüllü çalışmak.

Yerel esnaftan alışveriş yaparak ekonomiyi desteklemek.

Kooperatif kurma veya bu tür girişimlere üye olmak.

Tüketim bilincini yaymak (örneğin israf karşıtı hareketlere katılmak).

Yerel sorunlara çözüm odaklı projeler geliştirmek (örneğin trafik düzenlemeleri, parkların iyileştirilmesi).

Deniz temizliği, atık toplama vb. etkinlikler düzenlemek veya katılmak.

Çevresel haklar konusunda lobi faaliyetleri yapmak.

Göçmenlere, yaşlılara veya dezavantajlı gruplara rehberlik etmek.

Yerel bir dayanışma ağı oluşturmak (örneğin gıda paylaşım grupları).

Sokak hayvanlarına yardım etmek.

Kan bağışı kampanyalarına katılmak.

Tiyatro veya müzik grupları ile farkındalık etkinlikleri yapmak toplumu dönüştürmenin bir yoludur.

Toplumsal mesajlar içeren yürüyüş ve spor etkinlikleri düzenlemek.

Dezavantajlı bireyler için spor aktiviteleri organize etmek, birleştiren bir etkinliktir.

Bu yılbaşı arifesi, yalnızca kendi hayatınızı gözden geçirmenin değil, aynı zamanda çevrenizi daha iyiye taşıyacak gücünüzü fark etmenin bir dönemi olsun.

Herkese sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir 2025 yılı diliyorum.

Afiyetle kalın









Başa dön tuşu