Girne Belediyesi Bağımsız Başkan adayı Zeki Çeler, karakteristik özelliğini kaybetmiş, sosyal yaşamı sıfırlanmış, gezmeye Lefkoşa‘ya, denize yüzmeye Karpaz‘a giden Girnelilerin olduğu bir Girne yaratıldığını, Girnelilerin talebi üzerine aday olduğunu söyledi ve projelerini anlattı
Çeler: Girneliler artık bir değişim istiyor
Özgür Web TV‘de yayınlanan Özgür Yorum programında Damla Dabis‘in sorularını yanıtlayan Çeler, “Neden bağımsız aday olduğuna dair soruya şöyle cevap verdi;
“Çünkü Girne karakteristik özelliğini kaybetmiş, sosyal yaşamı sıfırlanmış, gezmeye Lefkoşa’ya, denize yüzmeye Karpaz’a giden Girnelilerin olduğu bir Girne oldu. Girneliler artık bir değişim istiyor ve bu değişimi de herhangi bir partinin logosu ya da rengi altında değil, ‘Kim bu işi daha iyi yapacak, kimin enerjisi ve cesareti var bazı konulara neşter vurabilecek’ gibi sorulara cevap bularak yapmak istiyor” dedi
“Girnelilerin talebi üzerine bağımsız aday oldum”
2010 yılında da bağımsız Belediye Başkan adayı olduğunu hatırlatan Çeler, Çalışma Bakanlığı döneminde de bu gibi tekliflerin kendisine geldiğini ancak o dönem bunu düşünmediğini söyledi.
Çeler, “Partim hükümetteydi, sayımız 27 idi muhalefet olarak, hem sayımızın düşmesi söz konusuydu hem 3 ay önce göreve geldiğim yeri bırakamazdım. O dönem gerekeni yaptım, bu dönem de Girnelilerin talebi üzerine bağımsız aday oldum” dedi.
“Halkın plajlara giriş konusunda belediyenin yetkisini Anayasa belirlemiştir”
Çeler şöyle devam etti;
Girne Belediyesi’nin kendi halk plajları vardı, Karakum, Antis gibi. Girne Belediyesi hudutları içinde olan bazı otellerin plajları nedeniyle (Örneğin Merit Otel Kervansaray plajının bir kısmını kullanmaya çalışıyor), halkın plajlara ve denizlere erişimi engelleniyor.
Halbuki bu hak Anayasa’ya belirlenmiştir yani belediyenin yetkisini Anayasa belirlemiştir. Bu yetki çerçevesinde gerekenler yapılacaktır, kimsenin şüphesi olmasın.
“Girne’nin göbeğinde de denize girilebilsin istiyoruz”
Sahile erişimle ilgili projelerimiz var; Girne’nin göbeğinde de denize girilebilsin istiyoruz, Girne Kalesi arkasının olduğu taraflarda da.
Tabi bunların proje olarak grafiklerle sunulması maddi kaynak ister, biz gönüllülerle seçim kampanyası yaptığımız için birkaç örnekle çıkabiliyoruz yola.
Bu projenin hem video hem de görsellerini hazırladık ve sahile erişimi sadece var olan kumsallardan değil, (Örneğin Hırvatistan’da Zazar kentindeki gibi; denize erişimi sağladılar, doğayı ve çevreyi katletmeden. Hem şehre değer kazandırıyorlar hem vatandaşın şehrin göbeğinde denize girmelerini sağlıyorlar) her yerden sağlamak istiyoruz. Tabi esnafta şekilleniyor böylece ihtiyaçlar doğrultusunda.
“İnsanların güvende hissetmesini sağlayacağız”
Arıtma sistemi ve kanalizasyonun düzenlenmesi ve denize lağım sularının akmaması ana projemiz olacak. Bir diğeri ise kent güvenliği; insanların orada yazın bikinisiyle, şortuyla çoluk çocuk rahatça yüzebilsin, güneşlenebilsin diye.
Çevre, turistler ve vatandaşlar korunabilsin diye 7/24 kent bekçilerinin Girne’de devriye dolaşması sağlanacak. Çünkü bu güvenlik talebini sadece polisten bekleyemeyiz.
Teşkilat şeması gereği polis sayıları belli, şu anda bile yetersiz, biz belediye olarak kendi zabıta birimlerimizle kent güvenliğini sağlayarak, insanların güvende hissetmesini sağlayacağız.
“Gerçek nüfus üzerinden devlet katkı payı alınması için YİM’E başvurup yasal mücadele vereceğiz”
Her alanda nüfusun artması ve nüfusun bilinmeyen bir rakam olması ciddi sıkıntılar yaratır çünkü kendinizi yaratacağınız projelerde neye daha çok yatırım yapmanız gerektiğini konusunda geride bırakırsınız, yanlış ya da yetersiz yaparsınız, sürekliliği sağlayamazsınız.
Girne’de nüfus 33 bin 200 yazıyor yıllardır ancak yasal olarak Girne’nin son 2022 vekilliği seçimlerinde 10 olan vekil sayısı 11’e çıktı, demek ki seçmen sayısı arttı.
Eskiden Meclis Üyesi sayısı 12 idi şimdi 14 oldu. Burada yapılması gereken su sayaçlarının sayısı da göz önünde bulundurarak, Yüksek İdare Mahkemesi’ne (YİM) ‘Girne nüfusu tabelada yazan gibi değil daha fazladır ve yasal katkı payı doğru rakam üzerinden verilmiyor’ diyerek başvurmaktır.
Bununla ilgili yasal mücadeleyi başlatma hakkımız vardır. Neden yapılmadı? Cesaretimiz yaptığımız icraatlarda, eylemlerimizde olacak.
Diğer taraftan da vizyonumuz, projelerimiz ve geçmişte yaptıklarımızla ilgili de insanlar değerlendirme yapıyor.
Ama hiçbir şey yapmadan büyük partilerin arkasına saklanarak oy talep etmek, ilerde size onlara karşı yargı yoluna gitmeniz gerektiğinde gidememeyi getirir. Kim ne derse desin.
“Tüm projelerimizi alanında uzman arkadaşlarla çalıştık”
Alsancak-Lapta tarafında yapılacak olan birinci ve ikinci etap Lapta Çevre Yolu nasıl başladı? Alsancaklılar ve Laptalılar sokağa döküldü diye. Mevcut Başkan bağımsızdı orada da.
İş yapmıyorsan ve sadece partiden oy istiyorsan o zaman da böyle sessiz kalırsın. Nüfusla ilgili de cesur davranacağımız adımlarımız olacak.
Girne’nin hak ettiği katkı payını almasıyla projelerimizi yapabilecek kaynaklarımız olacak ve daha hızlı yapabileceğiz. Dört yıla yayacağımız projelerimiz belki iki yılda tamamlanacak ve bunun da üstüne koymaya başlayacağız.
Çünkü belediyenin mevcut durumunda yapılabilecek olanlar var, bir de mali durumu düzelttikten sonra yapılabilecek olanlar var.
Tüm projelerimizi alanında uzman arkadaşlarla çalıştık. Mesele trafik konusunu Şehir Planlama’da trafik konusunda uzman bir arkadaşla, yeşil alanları ve dereleri ve bisiklet yollarını da alanında uzman kişilerle çalıştık.
Gençlerin, çocukların, kadınların yaşam alanları ve sosyal yaşamlarıyla ilgili, yaşlılarımızın özellikle hayatlarına nasıl daha iyi dokunabiliriz noktasında uzman ve sosyolog arkadaşlarla çalıştık ve toplumun karşısına çıktık.
“Belediyede baskı ve adam kayırmacılığın olduğu bir durum var”
Girne Belediyesi’nin bir kadrolu personeli var, bir sözleşmeli personeli var bir de Bel-Paz personelleri var. Şu an kaosun olduğu, iş barışının olmadığı ve adam kayırmacılığın olduğu bir durum ve baskılarını artıran bir yönetim var.
Benim Bakanlık yaptığım dönemde de ne personel durdurdum ne de Müdür ve Müsteşarımı farklı partiden olmasına rağmen görevden aldım. Çünkü liyakate bakıyorum. Şahsımızı ve Bakanlığımızı iyi noktaya götürecek kararlarda bize destek oldukları için.
Ben farkındayım; Belediyede içlerinde gerek trafik, yeşil alanlar, şehir estetiği, sokak hayvanları ve yaşlılarla ilgili hemen her konuda fikirleri olan ve bunları yapmak için hırs edinen arkadaşlar dinlenmiyor, kale alınmıyor:
Biz amirlerle haftalık toplantılar yapacağız. Onlar ne görüyor? Oturup hep beraber konuşacağız. Nasıl hissediyorlar, ne bekliyorlar, oldukları birimden mutlular mı? Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi eğitimi aldım. Çalışma Bakanlığı dönemimde de bu bilgilerden hareketle çalıştım.
“Madem ki Zeki sizin için risk değil, neden Zeki’nin yanında duran herkes tek tek aranıyor?”
Bel-Paz’la ilgili sendikalaşma ve Toplu İş Sözleşmesi (TİS) kesinlikle yapacağız. Çalıştığı ve verimli olduğu sürece, herhangi bir sorun yaşatmadığı sürece kimse ne benim ne benden sonra geleceklerin iki dudağı arasında kalacak.
Zeki Çeler’in sosyal medyadaki paylaşımına beğeni atan personel direk çağırılıp uyarılıyor. Buna esnaf da dahil. Nedir bu siz Zeki’ci misiniz? Yakıştıramadım oğlunu kızını Zeki’nin yanına gördüm gibi baskılar var.
Madem ki Zeki sizin için risk değil, neden Zeki’nin yanında duran herkes tek tek aranıyor? Neden Zeki’nin yaptığı paylaşımlara beğeni attığı zaman gözetlenip telefonları çalıyor?
Gidin demokratik olarak hakkınızı sandıkta kullanın. Ne kadar tehdit ederseniz edin, vaat verirseniz verin, korku salın, vatandaş yapacağını sandıkta yapacak.
Trafik ve arıtma
Bu noktada projeler konusunda bir ayrıştırma yapmamız gerekir. Çünkü Zeki Çeler’in kendi vizyonu çerçevesinde genelleme olarak ne yapmak istediği ki bu da Girne’nin markalaşması dijitalleşmesi ve daha yaşanabilir Girne’dir. Bu esas vizyondur.
Bunun içinde insanların daha yaşanabilir bir şehirde yaşamasını ve onu sağlamanın da en büyük hedefi insan yaşamını kolaylaştıracak ve rahatlatacak adımlar var. Mesela bir alt başlık olan; Trafik. Arıtma da aynı derecede büyük sorundur o yüzden göreve gelir gelmez bunları düzelteceğiz.
Arıtmanın güçlendirilmesi ve denize belediye tarafından lağım sularının arıtılmadan atılmasını engellemektir. Denetimlerle de bunu dışardan yapanların tespit edilmesi ve gereken yaptırımın yapılmasıdır ki yapılacaktır.
Bir taraftan bu konu düzelirken, orta vadede doğu ve batı cephesine yapılacak olan arıtma tesisiyle koku yaymayan yöntemler uygulanacaktır. Güneş enerji sistemlerinin kullanılacağı projelerdir bunlar.
Bu işin bir tarafı, orta vadede yapılacak olan.
“Ben her şeyi bilemem; herkesin uzmanlık alanına saygı duymak benim görevim”
Girne’nin insanlarını bezdiren en büyük sorun trafiktir. Maalesef mevcut yönetim Haziran’a kadar yapması gerekenleri şimdi yap-boz tahtası gibi yapmaya çalışınca allem gallem etti ortalığı.
Bizim projemiz; Şehir Planlama uzmanı arkadaşın projesidir. Ben her şeyi bilemem ben Siyaset Bilimi okudum, herkesin uzmanlık alanına saygı duymak benim görevim.
Ben vizyonumu anlatırım, uzmanlar projeleri hazırlar biz de halka ve vatandaşa bunları anlatırız. Budur Başkanın görevi. O yüzden anlattılar ve anlatıyorum.
Girne’de halka sistemini hayata geçirmektir önemli olan. Bir an önce, kısa vadede ve ekstra para ödemeden.
“Trafikte akışkanlığı sağlayacağız”
Ecevit Caddesi’nden, Mahkemeler, hastane önü, yeni limanın oradan yukarıya doğru o yol olduğu gibi çift şerit tek yöne dönecek ve böylelikle akışkanlık sağlanacak.
Karakum’dan gelen trafik de rahatlayacak. Tabi arada kaçış yolları vardır. Türk mahallesinin içinden geçen yollar gibi bunların da yönlendirmeleri doğru şekilde yapılacak.
Trafikte akışkanlığı sağlayacağız. A noktası başlangıç B noktası da varış noktamdır. A’dan B’ye normalde 5 km yol 35 dakikada gidilir. Bizim yapacağımız projede bu mesafe 8 km olacak örneğin ama 15 dakikada gidilecek.
Tedarikçiler, bir yere yetişmesi gereken insanlarımız zaman konusunda kazanacaklar.
Acil durumlarda da çok ciddi sıkıntı var, Girne’de bir ambulansın trafiğin sıkışık saatlerinde herhangi bir yol üzerinden bir yerden bir yere gitmesi çok zor. Hala gündüz en sıkışık saatlerde beton dökülüyor mesela buna müsaade ediliyor.
Bakanlık dönemimde bile bu konularda ‘Hafta sonu ya da gece yapın izin vereceğiz size’ demiştik. O zaman da duyarlı davranmıştık. Önemli olan kamuya zarar vermemektir. Bu vizyonumuz ve tecrübemiz var.
Maalesef 38 yıllık geçmişiyle bunu bir türlü düzene sokamayan bir yönetim var.
“Orta vadede Doğanköy deresinin üzerine bir köprü öngörüyoruz”
Bu bizim kısa vadede para harcamadan yapacağımız bir projedir. Bunun sayesinde de otomatik olarak bisiklet ve scooterları da çekeceğiz bu yollara. Hem de belediye ek gelir elde edecek. Parkometreyi hayata geçireceğiz.
Orta vadede Doğanköy deresinin üzerine bir köprü öngörüyoruz. Bunu yapığımızda; özellikle doğuda 10-12 tane okulumuz var, o sıkışıklık Ozanköy bölgesinde felce neden oluyor.
O köprüyle biz vatandaşı Lapta, Lefkoşa çevre yoluna bağlayabileceğiz. 30 metrelik bir köprü maliyeti 6 milyon TL’dir.
Hem kaynakların değerlendirilmesi hem de arada askerle ilgili iş birliği olabilirse; tıpkı Lefkoşa’da kiKaymaklı – Çağlayan arasında askeri yolun sivile açılması gibi, Girne’de de yapabilirsek bunu en azından mesai başlangıcı ve bitişlerinde müthiş rahatlama olacaktır.
Asker buna müsaade etmez deniyor ancak ben doğru anlatımla hayır diyeceklerini sanmıyorum. Çünkü insan hayatıdır önemli olan, bırak işine erken gidip gelmeyi, acil durumlar var.
Merkezi hükümete baskı yaparak Doğu çevre yolunun tamamlanması da sonraki uzun vadede hedefimiz olacak.
“Duraklara ve minibüslere GPS sistemi takılacak”
Dolmuşların Girne’de hem kendi aralarında sıkıntıları var hem de trafiği sıkıştıran ve insan hayatını tehlikeye atan trafik magandası haline dönüştüler.
Aralarında yarış ve para kavgası var. Bu konuda bir proje yaptık ve çok beğenildi.
Birincisi şirketleşmeye gidilmesini sağlamak, bu araçların sahipleriyle birlikte, T izinlerinin sahipleriyle belediyenin de ortak olacağı bir kurumsallaşmaya gidildiğinde güzergah sayılarını artıracağız; mesela Bellapais’e minibüs gitmiyor, oraya da gidecek.
Hem de diğer köylere de daha fazla hizmet gidecek. Durak sayıları artacak, vatandaş daha çok kullanmaya başlayacak.
Duraklar için cepler oluşturacağız, duraklara ve minibüslere GPS sistemi takılacak.
Hem biz belediye olarak onların durakların dışında durup durmadığını denetleyeceğiz, vatandaşı da sadece duraklarda durması yönünde etkileyeceğiz. Uyulmazsa gereken ne ise yapılacak.
Bu sistem hayata geçirildiğinde vatandaş gideceği yere en yakın durağa minibüsün ne zaman geleceğini de görebilecek. Akıllı ekranlardan da duraklarda görebilecekler ve bir kullanım alışkanlığı getirecek.
“Ciddi bir kaynak ister bu proje ama kaynak hazır”
Dünyada artık toplu taşıma araçları hep reklamlarla donatılmıştır, belediyeler KDV’si yüzde 10 olmak kaydıyla reklam geliri alır, biz bu geliri almayacağız. Konuştuğumuz turizm acenteleri, GSM operatörleri var. Dedik ki; böyle bir şey yapacak olsak siz bu araçların içini dışını yeniler misiniz?
Ne dediler biliyor musunuz? Gerekirse biz yenisini alırız çünkü bu ciddi bir reklam ve prestij meselesidir. Mesela Kent Kart uygulamasını getirmek istiyoruz; oradan yükleyecekler insanlar ücretlerini ve oradan ödeyecekler dolmuş ücretlerini.
Bunlar dünyada yapılan şeylerdir.
“Eski ve yeni Girne başlığında Girne’nin markalaşması için çalışmalar yapacağız”
Mevcut binaların yıkılması mümkün değil, gerçekçi olmak gerekiyor. Bazı binalar var ki; sahiplerini araştırıyoruz, örneğin Semih Sancar Caddesi’nde yapılan inşaat, tamamen kaldırımla bir çıktı, 10 ayak çekilişi yok.
Bunu araştırıyoruz hem kimindir hem de nasıl izin verildi diye.
Göreve geldiğimizde de araştıracağız bunları. Eski ve yeni Girne başlığında Girne’nin markalaşması için çalışmalar yapacağız:
Mesela Bellapais, Ozanköy, Zeytinlik, bu bölgelerin turizme daha da açık olması gerekiyor.
Bizim turizmi bu anlattığımız şekilde şekillendirmemiz lazım. Butik otellerde kalan, gündüz-gece dışarıda dolaşan, alışveriş yapacak turisti çekmemiz lazım Girne’ye, esnaf o zaman kazanacak
Kumarcı turistin hedefi kumar oynamaktır. Biz zorlayamayız insanları çarşıya inmesi için. Bu konseptleri yaptığımızda kendiliğinde gelmeye başlayacaklar zaten.
İmar konusunda özellikle eski Girne’yi kurmamız ve oranın canlı hale gelmesini sağlamamız lazım, tıpkı Lefkoşa’daki Zahra Sokak gibi.
Old Town konsepti Lefkoşa’da varken neden Girne’nin o Bandabulya mahalleleri canlanmasın?
Biz Girne’de Bandabulya’nın olduğu eski Lüzinyan mahallesini canlandıracak, ışıklandıracağız.
Girne’de kooperatifçiliği ön plana çıkarmamız lazım. Bu konuda Girişimci İş Kadınlarıyla iş yapmayı çok isteriz. Bu işin bir tarafı, diğer taraftan yeşil alanları hatırlatmak isterim, gelen turiste ve vatandaşlımıza yeşil alan sunmamız lazım.
Ballapais, Ozanköy ve Zeytinlik dereleri içine bisiklet parkurları yapmayı hedefliyoruz”