KıbrısManşet

Maviş: Hep birlikte hem sokakta hem de sandıkta mücadele etmemiz kaçınılmazdır




Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, ülkesini seven örgütlerin uzlaşıya dayalı, demokratik çıkış yolu bulması gerektiğini kaydederek, sokakta ve sandıkta mücadelenin kaçınılmaz olduğunu söyledi

Maviş: Sandığı hizmet için, toplumsal barış için ve bu adada insanca bir gelecek için kullanın

Yazılı açıklama yapan Burak Maviş, uzun süredir siyasette akıl tutulmaları yaşandığını, toplumsal değerlere, kimlik algısına, siyasi ve demokratik kültüre her geçen gün daha fazla zarar verildiğini söyleyerek; “Yerel seçimleri ulusal bir davaymış gibi lanse edip, bayrağın arkasına saklananların topluma verecek bir hizmeti yoktur. Sığ siyasete dur deme zamanıdır. Sandığı hizmet için, toplumsal barış için ve bu adada insanca bir gelecek için kullanın” diye konuştu.

“Kıbrıslı Türk toplumunda uzunca bir süredir siyaseten tam bir akıl tutulması hali hakimdir”

Maviş’in açıklaması şu şekilde:

“Kıbrıslı Türk toplumunda uzunca bir süredir siyaseten tam bir akıl tutulması hali hakimdir. Bu hal toplumsal değerlerimize, kimlik algımıza, siyasi ve demokratik kültürümüze her geçen gün daha fazla zarar vermektedir. Geldiğimiz noktada;

• Kıbrıslı Türk akademisyenler, gazeteciler, siyasiler ve aydınlar Türkiye’ye girişte deport edilmekte;

• Toplumun 85 yıllık yükseköğrenim kurumu Atatürk Öğretmen Akademisi kapatılarak öğretmenin niteliği değiştirilmek istenmekte ve öğretmenlik mesleği itibarsızlaştırılmakta;

• Barış kültürü eğitimi ‘sakıncalı’ bulunurken, kadın sağlığıyla ilgili bilgi paketi kitabının ‘cinsel içerikli’ olduğu gerekçesiyle dağıtımına izin verilmemekte;

• Ülkede karayolları kurulduğundan beri soldan akan trafiğin yönü ‘ben yaparım’ denilerek değiştirilmek istenmekte;

• Bir yandan ‘Maraş’ı TMK aracılığıyla eski sahiplerine iade edeceğim’ denilip, her geçen gün seçim ganimetine dönüştürülmeye fırsat aranmakta;

• Sn. Tatar ve KHK Yönetim Kurulu üyesi tarafından tarafsızlık ve yansızlık ödevi çiğnenmekte;

• Yerel hizmetleri yönetecek kişileri belirleyecek seçimi, ulusal bir dava gibi lanse edip toplumu ayrıştırmaya ve kamplara bölmeye çalışılmakta;

• Türkiye halkı ile Kıbrıs Türk toplumu arasında sorun varmış gibi yansıtılıp, ülkeler arası düşmanlık örülmekte;

• Vatandaşları ‘federasyoncu, Rumcu, hain’ diye niteleyip hamasi yöntemlerle oy devşirmeye kalkışılmakta;

• Yıllardır Kıbrıs Türk toplumuyla bu topraklarda iç içe ve barış içerisinde yaşayan Maronitlerin kendi köylerinde yapacakları muhtarlık seçiminde gösterdikleri aday kabul edilemez gerekçelerle ‘uygunsuz’ bulunmaktadır.

“Akıl tutulmasına karşı hep birlikte hem sokakta hem de sandıkta mücadele etmemiz kaçınılmazdır”

Bu ülkeyi seven tüm örgütlere düşen görev, akıl tutulmasının toplumu getirdiği noktadan, ortak uzlaşmaya dayalı ve demokratik bir çıkış yolu üretmektir. Bu bağlamda, akıl tutulmasına karşı hep birlikte hem sokakta hem de sandıkta mücadele etmemiz kaçınılmazdır.

Yerel seçimler en basit tabiriyle vatandaşa doğrudan sunulan hizmeti anlatır. Yerel seçimleri ulusal bir davaymış gibi lanse edip, bayrağın arkasına saklananların topluma verecek bir hizmeti yoktur. Sığ siyasete dur deme zamanıdır. Sandığı hizmet için, toplumsal barış için ve bu adada insanca bir gelecek için kullanın!”

 









Başa dön tuşu