InstagramKıbrısManşet

Karahan: İlk kez Kıbrıslıların insan haklarına zarar veren bir gelişmeye tanık olduk




Kıbrıslılar Birliği Başkanı Oz Karahan, Kıbrıslıtürk Avukat Akan Kürşat’ın Mahkeme’de tüm suçalardan beraat etmesiyle ilgili açıklama yaparak, davanın geri çekilmesinin esasen Kıbrıs’ta işlenen savaş suçlarını ve insanlığa karşı işlenen suçları örtbas etmeye yönelik bir girişim olduğunu ve geri dönüşü olmayan gelişmelere katkıda bulunduğunu belirtti

Karahan: Kıbrıs halkı bu zulümleri ilk elden tecrübe etti

Yazılı açıklama yapan Karahan, yasadışı yerleşim politikalarının Cenevre Sözleşmeleri ve Roma Statüsü kapsamında “insanlığa karşı suç” olarak kabul edildiğini söyleyerek, bu iğrenç eylemlerin sadece doğrudan saldırı altındaki toplumu değil, aynı zamanda insanlığın değerlerini de hedef aldığını belirtti.

“Bir yerde bu tür suçların işlenmesine izin verildiğinde, diğerleri için de tehlikeli bir emsal oluşturulmuş olur” diyen Karahan, Kıbrıs halkının bu zulümleri ilk elden tecrübe ettiğini ve bunun sonucunda Kıbrıslıların önemli bir kısmının mülteci durumuna düştüğünü ifade etti.

“İlk kez Kıbrıslıların insan haklarına zarar veren bir gelişmeye tanık olduk”

Açıklamanın devamı şu şekilde;

“Dün Kıbrıs’ta 1974’ten bu yana yaşanan en karanlık günlerden biriydi, zira ilk kez Kıbrıslıların insan haklarına zarar veren bir gelişmeye tanık olduk.

Kürşat’ın tutuklanması, işgalin yarattığı rahatlık duygusunun parçalanmaya başlamasından korkan ve statükodan faydalanan her ‘ideolojik’ yelpazedeki Kıbrıslıtürk siyasi eliti sarsmıştı. Ancak Kıbrıs devleti duruşuyla bu gerçekliğe meydan okumadığı göründü.

“Kürşat davasının geri çekilmesi insanlığa karşı işlenen suçları örtbas etmeye yönelik bir girişimdir”

Kürşat’ın tutuklandığı dönemde, işgal altındaki topraklarda Türk yerleşimcilerin varlığının neden olduğu baskıdan muzdarip sıradan Kıbrıslıtürklerin umutlarını kendi devletleri olan Kıbrıs Cumhuriyeti’ne bağladıklarını vurgulamak önemlidir. İronik bir şekilde, Kıbrıslıtürklere haklar ve fırsatlar sunarak Kıbrıs Cumhuriyeti ile aralarındaki uçurumu kapattığını iddia eden aynı hükümet, işgal altındaki topraklardaki siyasi elitlere göz yumarak umutlarını yitirmelerine neden olmaktadır.

Özetle, dünkü karar Kıbrıslırum mültecileri mülklerinden ümitlerini kesmeye ve tüm Kıbrıslıları da topraklarını işgalcilerden geri almayı unutmaya teşvik etmektedir.

Kürşat davasının geri çekilmesi esasen Kıbrıs’ta işlenen savaş suçlarını ve insanlığa karşı işlenen suçları örtbas etmeye yönelik bir girişimdir ve geri dönüşü olmayan gelişmelere katkıda bulunmaktadır.

“Göz yumulan suç halkalarını ancak halkın iradesinin dağıtabileceğini kanıtlamıştır”

Dün, Kıbrıs’ın yurtsever vatandaşları, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve hepsinden önemlisi mülteci dernekleri arasında birliğe duyulan ihtiyacın altını çizen önemli bir an yaşanmıştır. Barolar Birliği sorumluluklarını üstlenmelidir çünkü yasadışı yerleşim politikalarının Kıbrıslırum avukatlar tarafından kolaylaştırıldığı açıkça ortaya çıkmıştır.

Dün, işgal çitinin her iki tarafında da adanın siyasi elitleri tarafından korunan ya da göz yumulan suç halkalarını ancak halkın iradesinin dağıtabileceğini kanıtlamıştır.









Başa dön tuşu