Demokrat Parti (DP), Birleşmiş Milleter (BM) Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar ile online görüşme gerçekleştirdi
Son gelişmeler ele alındı
Görüşmede, 5+1 gayrı resmi toplantı, Kıbrıs sorununda gelinen son aşama, Maraş konusu ve Covid-19 pandemi sürecinde AB ve BM’nin Kıbrıs Türklerine yönelik uyguladıkları aşı politikaları ele alındı. DP heyeti, Spehar’a, yakın bir tarihte gerçekleştirilmesi düşünülen 5+BM gayri resmi konferans hakkında Demokrat Parti’nin duruşunu aktardı.
Ataoğu: Katkı koymaya hazırız
DP Genel Başkanı Ataoğlu, yakın bir tarihte gerçekleştirilmesi planlanan 5+BM gayri resmi konferansın, eşit iki taraf statüsünde gerçekleştirilmesi halinde DP olarak katkı koymaya hazır olduklarını, gayri resmi konferansın olumsuz geçmesi halinde de Kıbrıslı Türklerin eşit iki taraftan biri olarak yoluna devam edeceği görüşünü Spehar’a iletti. Ataoğlu ayrıca, gayri resmi 5+BM konferansının olumlu bir şekilde tamamlanması halinde başlayacak müzakere sürecine de, her iki tarafın kabul edebileceği bir çözüme ulaşılması halinde, DP olarak katkı koymaya hazır olduklarını Sphear’a aktardı.
“Kaldırılması gerekiyor”
DP Genel Başkanı Ataoğlu ayrıca, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin geçtiğimiz günlerde aldığı karar doğrultusunda, Güney Kıbrıs havalimanlarından Ada’ya gelecek olan AB üyesi olmayan ülke vatandaşlarının geçişlerinin yasak getiren uygulamasının, iyi niyetten uzak ve bir an önce kaldırılması gereken bir uygulama olduğunu da bildirdi. Aşılar konusunda ise Ataoğlu, adaya 84 bin aşının geldiğini, bunun 80 binlik kısmının Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nden, 4 bin aşının ise AB tarafından Rum Yönetimi vasıtasıyla makamlara iletildiğini belirtti. Ataoğlu, bu rakamın, hem Güney Kıbrıs’ın aldığı aşı sayısı hem de Kuzey Kıbrıs’ın nüfusuna oranla çok az olduğunu ifade ederek, aşılanmanın çok hızlı bir şekilde tamamlanması için AB ve BM’nin konuya daha hassas yaklaşması gerektiğini Spehar’a iletti.
“Zaman kazanılmasından ibaret”
Maraş konusunun da ele alındığı görüşmede, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in, Maraş’ın al-ver sürecine konu olabileceği yönündeki açıklamaları hatırlatılarak, bu açıklamanın sadece zaman kazanma çabasından ibaret olduğu kaydedildi. Maraş’ın çok uzun zamandan beridir görüşmelerde bir başlık olduğu, görüşmelerin kapsamından çıkarılarak tek başına ele alınmasının doğru olmadığı, Maraş’ın BM kararları çerçevesinde ve Taşınmaz Mal Komisyonu mahareti ile ele alınıp, bütünlüklü bir çözümün parçası olarak ele alınması gerektiği Spehar’a iletildi.
