Kıbrıslıtürklerin ve diğer tüm dünya halklarının refah ve huzur içinde yaşamasının tek koşulunun, sınıf temelli bir örgütlülükle barış için savaşmak olduğunu savunan Baraka Kültür Merkezi, 1 Eylül Dünya Barış Günü‘nü kutlayarak, halkı barış temelli tüm eylem ve etkinliklere katılmaya davet etti
Baraka Kültür: Sistem, emeğimizi ve doğamızı sömürerek var oluyor
Baraka Kültür Merkezi, yaptığı yazılı açıklamada; sistemin “emeğimizi ve doğayı sömürerek” var olduğunu, büyüme krizlerini aşmak ve doğal kaynaklara ulaşmak için de yıllardır savaşlar çıkarmakta olduğunu belirtti. Bu bağlamda, sitemin milliyetçiliği ve düşmanlığı dayatarak “meşrulaştırdığı” savaşların; dünya halkları gibi Kıbrıs halklarını da hem mağdur hem fail durumuna getirdiğini vurguladı.
“Her şeye rağmen barışın dilini konuşan ve bunun için mücadele eden insanlar da vardır”
Baraka Kültür; “Dostlar birbirine silah doğrultmakta, komşuların arasına dikenli teller çekilmektedir. Ama aynı zamanda bu kirli savaşlara ortak olmayan, barışın dilini konuşan ve bu uğurda yıllardır mücadele eden insanlar da vardır. Ve 1 Eylül, egemenlerin karşısına dikilip barışın tarafında çoğaldığımız gündür” şeklindeki ifadelerle devam ettiği açıklamada, Kıbrıslıtürklerin barıştan yana iradesine rağmen son yıllarda, ‘adamızdaki bölünmüşlüğü perçinleyenlerin’, federasyona olan inancı da ortadan kaldırmaya çalıştığını vurguladı.
“Türkiye kökenli Kıbrıslıtürkler de bölünmüşlükten nasibini alıyor”
Açıklamada, kendi halkına en büyük kötülüğü yapanların, Kıbrıslıtürk kimliğinin dünyadaki tüm uluslar nezdinde kabul görmesini de engellemiş olduklarının, bilhassa Kıbrıs Cumhuriyeti tarafından da ayrımcılığa uğrayan Türkiye kökenli Kıbrıslıtürkleri bu ada yarısının imkan(sızlık)ları ile başbaşa bıraktıklarının altı çizildi.
Açıklama şöyle devam etti:
“Daha “ana”ları ile eşit ve egemen ilişki kuramayanlar, aklımızla alay edercesine, dünyanın tanıyacağı bir devletten bahsediyorlar! Güya ana muhalefet edenlerse, barışı, sanki sınıfsız bir kavrammış gibi, emperyalist kurumların altın tepside sunmasını bekliyorlar.
Oysa Kutlu Adalı’nın dediği gibi ‘Aklın silahı barıştır.’ Gerek Kıbrıslı Türk halkının gerekse dünya halklarının refah ve huzur içinde yaşamasının tek koşulu, sınıf temelli bir örgütlülükle barış için savaşmaktır.
Bu inançla 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü kutlar, halkımızı barış adına yapılan eylem ve etkinliklere katılmaya, sokağa davet ederiz.”