KıbrısManşet

Maviş: Bakanlık okulları birleştirme ile ilgili gerekçelerini bilimsel verilere dayandırmalı




Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, Çayönü-İncirli Okul Aile Birliği ve Güvercinlik RRD İlkokulu Okul Aile Birliği’nin düzenlediği eyleme destek vererek, konuya dair açıklamalarda bulundu

Maviş: Eğitim Bakanlığı katılımcı demokrasi yolunu yine izlemedi

Maviş, Bakanlar Kurulu’nun 29 Ağustos tarihinde yerel koşulları değerlendirmeden her iki okulun birleştirilmesi ile ilgili merkezi bir karar aldığını belirterek, bu kararın her üç köyde de tepki yarattığını ifade etti.

Okulun ilk günü ailelerin eylem yapmasına neden olan kararın katılımcı demokrasiden yoksun olarak alındığını belirten Maviş; Eğitim Bakanlığı’nın ortaya koyduğu “birleştirme gerekçelerinin” aileler ve eğitim paydaşları ile paylaşılmadığını ifade etti.

“Bakanlık birleştirme ile ilgili gerekçelerini bilimsel verilere dayandırmalı”

Maviş, Eğitim Bakanlığı’nın her iki okulda öğrenci sayılarının az olduğu iddiasına karşı, Çayönü-İncirli İlkokulu’nda geçen yıl 73, Güvercinlik İlkokulu’nda ise 62 öğrenci bulunduğunu ve bu sayıların köy ilkokulları için ideal olduğunu belirtirken; “Eğitim ve eğitimin verimli olması” gerekçesinin de anlaşılır olmadığını söyledi.

Maviş, ilgili bakanlığa ‘Akademik bir sıkıntı var mı?’ sorusunu sorarak, denetmenlerin bu yönde bir raporu varsa toplumla paylaşmaları ve bir istişare ortamı yaratmalarının doğru olacağını vurguladı. Bakanlığın birleştirme ile ilgili gerekçelerini de bilimsel verilere dayanarak açıklamasının yararı olduğuna işaret etti.

“İncirli’den yola çıkan 4 yaşındaki bir çocuk bu kararla günde 30 km yol gidecek”

Bakanlığın “Ben yaparım olur” mantığı ile hareket ettiğini söyleyen Maviş, bu tavrın anti-demokratik olduğunu ve bakanlık kadrolarının her üç köye de ziyarette bulunup ön çalışma yapması ve eğitimin tüm paydaşları ile istişare etmesi gerektiğinin altını çizdi.

Maviş, yol güvenliğinin tartışıldığı bir bölgede küçük yaştaki çocukların taşınmasının aileleri endişelendirdiğini belirterek, İncirli’den yola çıkan 4 yaşındaki bir çocuğun bu kararla günde 30 km yol gideceğini söyledi.

“Eğitim/öğretim hizmetinin verimliliği yerine öğretmen tasarrufu çabası var”

Maviş, okul aile birlikleri tarafından kararın mahkemeye taşındığını belirterek, bunun tarihte ender karşılaştıkları bir dava süreci olduğunu söyleyerek; kararın ardından okullarda yapılan uygulamaya bakıldığında, eğitim/öğretim hizmetinin verimliliğinden çok, okulların öğretmen kadrolarından tasarruf edilme gayreti ve taşımacılığı finanse etme çabası olduğunu gözlemlediklerini belirtti.

Maviş, BM Çocuk Hakları Sözleşmesi‘nin “Devlet, mahkemeler, yasalar çocukları ilgilendiren faaliyetlerde çocuğun yararını temel alır” maddesine atıfta bulunarak Eğitim Bakanlığı’nın her durumda öncelikle çocuğun yararını düşünerek, kararı yeniden değerlendirmesi veya bir ara çözüm önermesi gerektiğini belirtti.

Ailelerin okullarına ve çocuklarına sahip çıktığını belirten Maviş; ortaya koydukları kaygıların dikkate alınması gerektiğini, Eğitim Bakanlığı’nın katılımcı demokrasi ilkesi çerçevesinde konuyu yeniden düşünmesinin önemli olduğunu vurguladı.

“Uzaktan direktifle öğretmenler zorda bırakıldı”

Maviş, okulun ilk gününde ailelerin eylem yapacağının bilinmesine rağmen, Eğitim Bakanlığı yetkililerinin köylere gelmediğini ve Lefkoşa’dan direktifler vererek ortamı daha da gerdiğini belirtti.

Uzaktan direktifle öğretmenlerin zorda bırakıldığını söyleyen Maviş, bu tavrın devam etmesi halinde sendika olarak olaya müdahil olacaklarını ifade etti.









Başa dön tuşu