Kıbrıs Türk Tabipler Birliği (KTTB) Yönetim Kurulu, artış göstermeye başlayan Covid-19 vakalarıyla ilgili yaptığı açıklamada, aşılara ve korunma yöntemlerine erişim hakkına her yaş grubu ve her sosyal statüdeki birey kadar; çocukların da erişebilmesinin önemi ve gerekliliğine değindi
KTTB: Pandemi bitmedi
Pandeminin başından beri çocuklarda Covid-19 enfeksiyonlarının hafif geçirildiği yönünde veriler mevcut olsa da; her yaştan çocuğun bu enfeksiyona yakalanıp bu süreci beklenenden daha ağır geçirebileceği, özellikle 1 yaş altı ve belirli risk faktörü olan çocuklarda ciddi hastalık risklerinin bulunabileceği vurgulandı.
“Yoğun bakıma ve solunum desteğine ihtiyaç duyulabilir”
Bu enfeksiyonu hiçbir semptom göstermeden atlatabilen çocukların yanı sıra; obezite, diyabet, astım, doğumsal kalp hastalığı, bazı genetik ve/ya sinir sistemini, metabolizmayı etkileyen herhangi bir hastalığı bulunan çocukların bu süreci ağır geçirme risklerinin yüksek olduğu hatırlatıldı. Bazı çocukların hastaneye yatma ihtiyacı olabileceği, yoğun bakım ünitesinde tedavi ihtiyacı veya solunum desteği ihtiyaçları olabileceği belirtildi.
Çocuklarda Covid-19’un belirti ve semptomları nelerdir?
COVID-19’lu çocukların hiçbir şikayetleri olmayabileceği gibi birçok semptomları da gösterebileceklerini aktaran KTTB; en çok rastlanan semptomların öksürük ve ateş olduğunu vurguladı.
Dikkate değer diğer bazı semptomların ise; göğüs ağrısı, yeni tat veya koku kaybı, ayaklarda ve ellerde renksiz alanlar gibi ciltte değişiklikler, boğaz ağrısı, mide bulantısı, kusma, karın ağrısı veya ishal, titreme, kas ağrıları, aşırı yorgunluk, şiddetli baş ağrısı ve burun tıkanıklığı gibi semptomlar olduğu hatırlatıldı.
Semptomlar çocuklarda kaç günde gözlenebilir?
COVID-19 semptomlarının SARS-CoV2 virüsüne maruz kaldıktan ortalama 6 gün sonra ortaya çıktığını söyleyen KTTB; çocuklardaki semptomların grip ve alerjik hastalıklarla karışabildiğini ve bu nedenle de ilgili doktor tarafından ayırıcı tanı yapılmaasının önemli olduğunu vurguladı.
Bu viral enfeksiyonu diğer viral üst solunum yolu enfeksiyonlarından ayırmanın esas yolunun çocuğa Covid-19 PCR veya antijen testinin yapılması olduğu yeniden hatırlatıldı.
Covid-19 Enfeksiyon süreci, çocuklarda nasıl seyredebilir?
“Çocuklarda özellikle tanımlanan Multi Sistem İnflamatuvar Sendrom (MIS-C); kalp, akciğer, böbrek, beyin, cilt, gözler veya mide-bağırsak organları dahil olmak üzere farklı vücut bölümlerinin iltihaplanabileceği, hayati risk oluşturabilecek ciddi bir tıbbi durumdur.
- Çocukta geçirilmiş COVID-19 enfeksiyonu sonrası, dirençli ateş ve karın ağrısı, kanlı gözler, ishal, baş dönmesi, deri döküntüsü veya kusma şikayetleri olursa MIS-C olasılığı nedeni ile çocuğunuzu mutlaka doktorunuza veya acil servise götürünüz.
COVID-19 enfeksiyonundan sonra görülen uzamış-Covid-19 (long Covid-19) sendromu, hafif enfeksiyonlardan sonra bile ve çocuklarda da görülebilir. Uzamış Covid-19, kalp, beyin, akciğer, mental sağlık gibi insan vücudunun birçok bölümünü olumsuz etkilemektedir.”
Yukarıdaki saptamalara yer verilen basın açıklamasında; varsayılanın ve beklenenin aksine çocukların da bu süreci oldukça ağır geçirebileceğinin altı bir kez daha çizildi.
İki yaş üzeri çocuklara kapalı alanlarda maske takılması, fiziksel mesafe kurallarına dikkat edilmesi, düzenli el hijyenine dikkat edilmesi, kapalı ortamların havalandırılması ve aşılamanın önemi pandeminin başından itibaren vurgulandığı şekilde; bir kez daha hatırlatıldı.
“Çocuklarımızı da bu enfeksiyondan korumamız hayati derecede önemlidir”
Kıbrıs Türk Tabipler Birliği’nin dünyadaki bilimsel verilere ve istatistiklere dayanarak yaptığı açıklamanın devamı şöyle:
“Aşılama sonrası ciddi yan etkiler oldukça nadirdir ve aşılamadan birkaç gün sonra ortaya çıkmaktadır. En sık görülen yan etkiler ateş, kas ağrısı, aşı yerinde şişlik, kızarıklıktır. Fakat en korkulan yan etki kalbin katmanlarının enfeksiyonu; miyokardit ve perikardittir. 5-11 yaş arasına ABD’de Kasım 2021’den beri uygulanmaya başlanan mRNA aşısına (Pfizer-BioNTech) bağlı miyokardit, 18.1 milyon dozda 20 olarak rapor edilmiştir.
Özellikle 12-15 yaş arası erkek çocuklarda milyonda 70 vaka, 16-17 yaş arası erkek çocuklarda 105 vaka olarak bildirilmiştir. Covid-19 geçirildiğinde ise miyokardite 100.000 vakada 11 olarak daha sık rastlanmaktadır.
FDA (Amerikan Federal İlaç Birliği), 5-11 yaş arasına çocuklarda 1/3 oranında azaltılmış dozda kullanılan mRNA aşısının 3 hafta ara ile 2 doz uygulanmasını ve 12-17 yaş arası için 3-8 hafta aralarla 2 doz uygulanmasını ve bunun özellikle ağır enfeksiyondan koruyucu olduğunu bildirmektedir.
12-18 yaş arasında 2 doz aşının Covid-19 sonrası görülen MIS-C’ye karşı %92 oranında koruyucu olduğu açıklanmıştır.
Özellikle daha önceden 2 doz Pfizer-BioNTech aşısı olmuş12 yaş üstü çocuklara mutlaka hatırlatma dozlarının 5 ay sonra yapılması, enfeksiyon geçirmişlerse enfeksiyondan 3 ay sonra hatırlatma dozlarının uygulanması önerilmektedir.
Biliyoruz ki, bazı kişiler Covid-19 aşılarına, özellikle çocuklara uygulanmasına karşı çıkmaktadır. Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği olarak, pandeminin başından beri, uluslararası geçerliliği olan bilimsel dergilerdeki makaleleri ve saygın kuruluşların önerilerini takip ederek bu süreçteki önerilerimizi ortaya koyduk. Özellikle son dönemde ülkemizde çocuklar arasında ağır Covid-19 vakalarında, yoğun bakım yatışlarında artış dikkat çekmektedir. MIS-C ve uzamış Covid-19maalesef ülkemiz çocuklarında da görülmektedir.
Bilimin yolunda, geleceğimizin büyükleri ve geleceğimiz olan çocuklarımızı Covid-19 enfeksiyonundan korumamız, onları daha sağlıklı yetiştirmemiz gereklidir. Bunun yolu maske, mesafe, hijyen ve aşılamadan geçmektedir. Aşı kriterlerine uyan çocuklar mutlaka aşılanmalıdır”