
Bağımsızlık Yolu Omorfo Bölge Sorumlusu Celal Özkızan, hükümetin ortaokullarda başörtüsünü serbest bırakan yeni Disiplin Tüzüğü’ne sert tepki gösterdi. Özkızan, bu kararı Kıbrıslı Türk tarihinin en büyük ihanetlerinden biri olarak nitelendirdi ve toplumun geniş kesimlerinin bu dayatmaya karşı birleştiğini vurguladı
Özkızan: Sağcısından solcusuna, Türkiye kökenli ve Kıbrıs kökenli, gençlerden yaşlılara kadar herkes bu dayatmaya karşı çıkıyor
Özkızan, sağcısından solcusuna, Türkiye kökenli ve Kıbrıs kökenli vatandaşlardan, gençlerden yaşlılara kadar herkesin bu dayatmaya karşı çıktığını belirtti. Hatta UBP tabanı ve milletvekillerinin bile ciddi tepki gösterdiğini ifade etti. Devletin kurucusunun oğlu Serdar Denktaş’ın da bu konuda sert eleştirilerde bulunduğunu hatırlattı.
Tüm bu tepkilere rağmen hükümetin yeni bir Disiplin Tüzüğü ortaya koyduğunu belirten Özkızan, bu tüzükle başörtüsü dayatmasının liselerde tamamen normalleştirildiğini ve ortaokullarda da tamamen önünün açıldığını söyledi.
Kıbrıslı Türk toplumunun tarihinde Osmanlı ve İngiliz sömürge dönemleri ile 1963-1974 arasındaki Kıbrıslı Elen şovenizmi dönemi de dahil olmak üzere bu türden bir dayatma ile çok az kez karşılaştığını belirten Özkızan, meselenin artık sadece başörtüsü, din ve inanç özgürlüğü, laiklik ve çocuk hakları meselesinin ötesine geçtiğini ifade etti. Bu dayatmanın, toplumun kaygılarına, iradesine, endişelerine ve hassasiyetlerine karşı yapılmış acımasız bir saldırı olduğunu belirtti.
“Bu tarihi dayatmaya karşı tarihi bir direnişle cevap vermenin herkesin boynunun borcu”
Özkızan, siyasi görüşü, kökeni, inancı, değerleri, desteklediği parti ve önceliği ne olursa olsun, bu tarihi dayatmaya karşı tarihi bir direnişle cevap vermenin herkesin boynunun borcu olduğunu söyledi.
Son olarak, ortaokula başörtüsü girmesi gerektiğini samimi olarak düşünen insanlara seslenen Özkızan, bu konuda hemfikir olmadıklarını ve bu konuyu demokratik bir çerçevede tartışabileceklerini belirtti. Ancak hükümetin, elçiliğin ve AKP’nin de baskısıyla, toplumdaki bütün demokratik teamülleri hiçe sayarak zorbaca bir dayatmaya girişme kararı aldığını ifade etti.
Özkızan, bu dayatmaya karşı çıkılmadığı takdirde, inanç özgürlüğü, din özgürlüğü, başörtüsü özgürlüğü ve demokrasi gibi kavramların ciddiye alınmayacağını ve niyetin özgürlük değil zorbalık olduğunun görüleceğini belirtti.