
Bağımsızlık Yolu Parti Meclisi Üyesi Cansu N. Nazlı, çocuklara yönelik hak ihlallerine neden olan ve kamuoyunda tepkilere yol açan tüzüğe ilişkin açıklamalarda bulundu. Nazlı, söz konusu düzenlemenin tıpkı uzmanların aktardığı gibi çocuklar üzerinde psikolojik baskı oluşturduğunu ve kimlik karmaşası ile sosyal dışlanma gibi ciddi sonuçlara yol açmaya başladığını belirtti
Nazlı: Çocuğun yüksek menfaati, serbest irade geliştirebilecek bir yetişkinliğe erişene kadar baskı altına alınmamasıdır
Nazlı, konunun gündeme gelmesiyle birlikte psikologlar, pedagoglar ve psikolojik danışmanlar tarafından yapılan uyarıların ne kadar yerinde ve haklı olduğunun bir kez daha görüldüğünü vurguladı. “Çocuğun yüksek menfaati, serbest irade geliştirebilecek bir yetişkinliğe erişene kadar baskı altına alınmamasıdır” diyen Nazlı, çocukların bu şekilde istismar edilmesinin asla kabul edilemez olduğunu ifade etti.
Başörtülü çocuğun İstiklal Marşı sırasında ayağa kalkmaması olayının, başörtüsü krizinin suniliğini ve çocukların siyasete alet edilerek istismara uğratıldığını açıkça ortaya koyduğunu belirten Nazlı, devletin çocukları ihmal ve istismardan koruyacak etkili bir mekanizması bulunmadığını, çocuk izlem merkezlerinin bir an önce kurulması gerektiğini kaydetti.
Tüzüğün yürürlükte kalmasının, çocukların telafisi mümkün olmayan zararlarla karşı karşıya kalmasına neden olduğunu söyledi.
İstismara uğrayan çocuklara bir an önce psikolojik ve sosyal destek sağlanması için çağrı
Nazlı, bu şartlar altında çocukların gerici uygulamalara teslim edilmesine asla izin vermeyeceklerini belirterek, tüzüğün derhal geri çekilmesi gerektiğini vurguladı. Aynı zamanda üzerinden başörtüsü krizi yaratılarak istismara uğrayan çocuklara bir an önce psikolojik ve sosyal destek sağlanması için yetkilileri göreve çağırdı.
“Çocukların göz göre göre zarara uğramasına asla sessiz kalmayacağız! Çocuklar haklarıyla vardır!” sözleriyle açıklamasını sonlandıran Nazlı, çocukların haklarını savunmaya devam edeceklerini belirtti.