Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Meclis Üyesi ve LTB Başkan adayı Mehmet Harmancı‘nın ekibinden yeniden Meclis Üyesi adayı olan Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) Genel Sekreteri Murat Kanatlı, “LTB gelirlerini toplayamıyor” eleştirilerine yanıt verdi
Kanatlı: Tahsilat yüzde 60 yazar da bir sor bakalım o neyin 60’ı diye
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Kanatlı, isim vermediği açıklamasında bazı LTB Başkan adaylarının Lefkoşa Belediyesi mali yapısına dair iddiaları olduğunu ve tahsilat oranının yüzde 60 olarak belirtildiğini söyleyerek, “Kaynak nedir?” diye sorduklarında da “Bütçe” cevabını aldıklarını belirtti.
Kanatlı, “Dediler ki; ‘Eylül sonu itibariyle verilere baktık, tahsilat orada yüzde 60 yazar, gelir kaybı var’, doğru yüzde 60 yazar da bir sor o neyin 60’ı diye. 12 aylık bütçenin 9 aylık gerçekleşme oranıdır bu, tahsilat değil. Ayrıca temel bilgidir, bütçede yazılan kalemler öngörüdür, veri değil ama verilere dayanması önemlidir. İyi bir öngörü yaparsanız bütçeniz yılsonunu görür. Çok fazla ek bütçe ve bütçe aktarımı yapmazsınız. Bizim bütçeler bir ek bütçe bir aktarma ile son dönemde tamamlanır. Sanırım burada rahatlıkla öngörülerimiz sağlıklı diyebiliriz” dedi.
“Kamu Maliyesi 101; Öngörü tahakkuk demek değildir”
Kanatlı, “Konunun uzmanı Ceren Ataker Etçi mikrofonu uzatalım. O anlatsın, tahsilat ne, öngörü ne, hep beraber öğrenelim, öğretelim” diyerek şunları kaydetti;
“Kamu Maliyesi 101; Öngörü tahakkuk demek değildir.
Tahsilat oranları öngörü üzerinden değil tahakkuk üzerinden değerlendirilir. Öngörü makro- ekonomik politikaların parçası olarak ülke ekonomisindeki büyüme, hayat pahalılığı, özel sektörde beklenen yatırımlar, nüfus artışı, işsizlik oranları vs. gibi birçok etkenin değerlendirilmesi sonucu yapılır. Gerçekleşenin ne olacağı ise söz konusu etkenlerin de gerçekleşmesine bağlıdır.
Örneğin; Su sayaçları gelirinin bir sonraki yılda 4 milyon olacağını öngörülebilir. Bu öngörü geçmiş yılın gerçekleşen verilerine ilaveten makro-ekonomik etkenlerle ilgili öngörüler örneğin yerleşim büyüme hızı, inşaatlardaki beklenen artış, ya da Maliyenin bölgesel olarak özel sektördeki beklenen büyüme hızı gibi belirlenen başka öngörüler de dikkate alınarak yapılırsa sapma azalır.
Eğer öngörülen makro-ekonomik beklentiler gerçekleşmezse, ya da bu gibi veriler mevcut değilse buna bağlı olarak da herhangi bir kurumun kendi bütçesinde öngörülen gelirin de gerçekleşmesi mümkün olmaz.
“Ortada hak edilip tahsil edilmeyen bir gelir yoktur”
Dolayısıyla öngörü ile gerçekleşen daha geniş çerçevede bir ekonomik ilişkidir.
Tahakkuk gerçekleşen üzerinden hak ediştir. Tahsilat ise bu hak edişin toplanmasıdır. Kamu bütçeleri ise tahakkuk usulü ile değil nakit usulü ile işleme alınır. Dolayısıyla gerçekleşen veriler tahakkuku değil tahsilatı temsil eder.
Kısaca, Belediye bütçeleri üzerinden dönen tartışmada öngörü ile tahsilatın karşılaştırılıp aradaki farkın “gelir kaybı” diye tanımlanması yanlıştır. Ortada hak edilip tahsil edilmeyen bir gelir yoktur”