KıbrısManşet

Ünsal protesto edildi: Dayanışma içinde mücadeleye devam ediyoruz




Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal, dün gerçekleştirilen eylemle Din İşleri Başkanlığı önünde protesto edildi, eyleme 40 örgüt destek verdi

Ünsal protesto edildi: Dayanışma içinde mücadeleye devam ediyoruz

“Kadın cinayetleri politiktir”, “Emeğimiz, bedenimiz, haklarımız bizimdir”, “Ahmet Ünsal istifa”, “Erkek şiddetini durduracağız” gibi sloganların atıldığı eyleme, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Genel Sekreter Asım Akansoy, CTP Kadın Örgütü Başkanı Doğuş Derya ve bazı milletvekilleri de katıldı.

Ortak basın açıklaması öncesinde kısa bir konuşma yapan CTP Kadın Örgütü Başkanı Doğuş Derya, karanlık günlerden geçildiğine işaret ederek hükümetin maalesef iki haftadır yapılan açıklamalara karşın Türkiye’den atanan Ahmet Ünsal’ın görevden alınması için tek bir adım atmadığının altını çizdi.

Yaptığı açıklamalarla tepki toplayan Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal’ın görevden alınması için gerçekleştirilen eylemde yapılan basın açıklaması şu şekilde:

“Din İşleri Başkanı olarak Türkiye’den atanan Ahmet Ünsal’ın insan haklarını yok sayan, toplumumuzun çağdaş, laik ve demokratik yaşam şekline müdahale eden sözlerinin basına yansımasının üzerinden iki hafta gibi bir süre geçmiştir.

Bu süre içinde toplumumuzun çok farklı kesimlerinden yükselen itirazlara ve “görevden alınma” talebine karşılık Bakanlar Kurulu, Ahmet Ünsal ile ilgili soruşturma başlatıldığını duyurmuş ancak daha sonra böyle bir soruşturmanın söz konusu olmadığı aynı kabinenin bir bakanı tarafından açıklanmıştır.

Devlet yetkililerinin toplumla dalga geçercesine tutarsız söylemleri, bu konuda bir adım atmaya yetkili ol(a)madıklarının da göstergesidir. Ahmet Ünsal, görev ve yetkilerini suiistimal ederek, Anayasa ve Milli Eğitim Yasası başta olmak üzere, yasalarımızı yok sayarak ortaya koymuş olduğu gerici faaliyetleri hiçbir şey olmamış gibi devam ettirmektedir.

Kamuoyu önünde açıkça yalan söylediği ifşa olan Ahmet Ünsal’ın istismar ettiği Din İşleri Başkanlığına devam etmesine, çocuklarımızın laik ve eşitlikçi eğitim hakkının “din sömürüsü” üzerinden suiistimal edilmesine ve kadınlara yönelik ayrımcı faaliyetlerin sürdürülmesine sessiz kalınması kabul edilebilir değildir.

Ahmet Ünsal, yanında Vakıflar İdaresi ve dışardan finanse edilen dernekler aracılığı ile modern hukuk sistemimize, laik anayasal düzenimize ve eşitlikçi toplum anlayışımıza yönelik din sömürüsü üzerinden yapılan saldırılar ülkemize dayatılan toplum mühendisliğinin parçalarıdır.

Toplumumuzun çağdaş, laik ve demokratik yapısına yönelik saldırılara karşı direnen örgütler ve bireyler olarak, bizlere dayatılan muhafazakârlaştırma politikalarına “DUR” demek için yan yana ve dayanışma içinde mücadeleye devam ediyoruz.

Ülkemizde yaşayan her bir bireyin dili, dini, etnik kökeni, sınıfı, cinsiyeti ya da cinsel yönelimi dolayısıyla ayrımcılığa maruz kalmadan yaşamasını savunan bizler, talep ve önerilerimizin hayat bulması için mücadele etmeye kararlıyız.

Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal derhal görevden alınmalı, anayasal düzenimizi tehdit eden faaliyetlerinden ötürü, kendisine verilen istisnai vatandaşlık iptal edilmelidir.

Eğitim Bakanlığı gereken denetimleri yaparak, çocukların maruz bırakıldığı istismarı engellemeli ve Milli Eğitim Yasası’na aykırı faaliyet gösteren yapılanmalara müdahale etmelidir. Okullardaki din dersleri, çocukların soyut düşünce yeteneklerinin geliştiği çağlarda, zorunlu değil seçmeli şekilde müfredata dâhil edilmelidir.

Daha küçük yaştaki çocuklar için uygulanmamalıdır. Din dersi kitapları, farklı din ve inançları içermeli, felsefi ve bilimsel şekilde hazırlanmalıdır. Bu dersler okullarda Sosyoloji ve Felsefe öğretmenleri tarafından verilmelidir. İnsan haklarına ve toplumsal cinsiyet eşitliğine dair dersler müfredata dahil edilmeli, ilkokuldan başlayarak cinsiyetçi ve ayrımcı ifadeler ders kitaplarımızdan çıkarılmalıdır.

Hem Vakıflar İdaresi’nin hem de Din İşleri Başkanlığı’nın yapısı ve yasal dayanağı yeniden gözden geçirilerek, devlet eliyle topluma tek bir din ve inanç dayatılmamalıdır. Sağlıkta, eğitimde ve sosyal hizmetlerde yaşanan sorunlar ortada iken, Din İşlerine ayrılan bütçenin büyük bir kısmı söz konusu alanlardaki sorunları çözmek için kullanılmalıdır”









Başa dön tuşu