Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Güzelyurt İlçesi, Cypfruvex’te yönetim kaosu yaşandığını, bunun üreticiler arasında büyük tedirginliğe yol açtığını belirtti; Cypfruvex Şirketi’nin bir an önce şeffaf, demokratik ve katılımcılıkla yönetilmesini, sektöre özde destek vermesini ve üretici dostu olmasını talep etti
CTP Güzelyurt İlçesi: Cypfruvex’teki belirsizlik nedeniyle tüccar da piyasaya çıkamıyor
CTP Güzelyurt İlçesi, Cypfruvex Yönetim Kurulu ile Müdür arasında anlaşmazlık yaşandığını, kurumun şeffaflıktan ve bilimsellikten uzak tavrı bulunduğunu ve bunun üreticileri derinden etkilediğini belirtti.
Yazılı açıklamasında narenciye sektörünün plansız, bilinçsiz ve hesapsız yönetim anlayışı sayesinde bitme noktasına geldiğini belirten CTP Güzelyurt İlçesi, Cypfruvex’teki belirsizlik nedeniyle tüccarın da piyasaya çıkamadığı vurguladı.
“En son ortaya çıkan iddialar düşündürücü”
En son ortaya çıkan iddiaların düşündürücü olarak nitelendiği açıklamada şöyle devam edildi:
“2 bin ton king mandarinin paketlenerek buzluklarda bekletildiği ve ardından Mersin’e gönderildiği, yeniden paketlenen mandarinlerin 50-60 tona yakın miktarının satıldığı, ancak geriye kalanın ne olduğunun bilinmediği söylenmektedir. Aynı şekilde 13 bin ton valensiyanın da paketlenerek Türkiye’ye gönderildiği bilinirken, bu ürünün akıbeti de meçhuldür. Ayrıca Cypfruvex’in Merkez Bankası’ndan devlet garantili 5 milyon Dolar borçlandığı ve bu borcu geriye dönük olarak ödeyemediği için yakın dönemde Maliye’den 70 milyon TL’nin şirkete aktarıldığı, bu miktarın ise, 5 milyon Dolar’ın ilk taksiti olduğu konuşulmaktadır”
“Kurumun Ziraat Bankası’na da 10 milyon TL borçlu olduğu da bilinmektedir”
Kurumun adeta borç batağına sürüklendiği iddia edilen açıklamada, “Kurumun Ziraat Bankası’na da 10 milyon TL borçlu olduğu da bilinmektedir. Kurumda yaşanan çıkmazdan dolayı, çalışanlar üzerinden müdürlük tarafından baskı kurulmak istendiği de bilgimize getirilmiştir. CTP Güzelyurt İlçesi olarak talebimiz, narenciye üreticileri için kritik öneme sahip konumdaki Cypfruvex Şirketi’nde bir an önce şeffaf, demokratik ve katılımcılıkla yönetilmesi, sektöre özde destek vermesi ve üretici dostu olmasıdır.”