InstagramKıbrısManşetSiyaset

Maviş: Lefkoşa ile Ankara arasında sıkışmış siyaset; toplumsal varlığımızı tehdit ediyor




Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, Özgür Gazete‘nin bugünkü manşetine atıfta bulunarak, Kıbrıslıtürklerin olduğu “yasaklı listesi” her gün büyürken, gazeteci ve öğretmenlere nefret kusan komutana vatandaşlık verilmesine tepki gösterdi

Maviş: Yaşananlar toplumsal varlığımızı tehdit eder hale geldi

Yazılı açıklama yapan Maviş, Kıbrıslı Türk toplumunun, bölünmüşlük ve çözümsüzlükten kaynaklanan ağır yaralar almaya devam ettiğine işaret ederek, Lefkoşa ile Ankara arasında sıkışmış siyasetin, uluslararası hukuk dışı kaldığını ve toplumun varlığını tehdit eder hale geldiğini kaydetti.

Maviş, “Kurucu eşit ortak olduğumuz Kıbrıs Cumhuriyeti’nden doğan haklarımıza erişim, Kıbrıslı Rum siyasi elitler tarafından ‘kuzeyde yaşadığımız’ gerekçesiyle engellenmektedir. Karma evliliklerden doğan çocukların vatandaşlık hakları gasp edilirken, uluslararası kaçakçılara aynı pasaportların altın tepside sunulması siyaseti ise adanın güneyinde devam etmektedir” dedi.

“Öğretmen ve gazetecilere nefret kusan komutana vatandaşlık verilmesi bunun son örneğidir”

Adanın kuzeyinde ise Bakanlar Kurulu’nun “golifa” gibi vatandaşlık dağıtmaya devam ettiğine vurgu yapan Maviş, Özgür Gazete‘nin bugünkü manşetine atıfta bulunarak, “Öğretmen ve gazetecilere nefret kusan, adamız ile hiçbir bağı olmayan bir eski komutana Bakanlar Kurulu kararı ile vatandaşlık verilmesi bunun son örneğidir” dedi.

Maviş, “Hesap verilebilir, şeffaf bir nüfus ve vatandaşlık politikasının mevcut siyasetin işine gelmediği açıktır. ‘Kalabalık’ olarak açıklanan bir nüfusa sahibiz. Bu nüfus yoğunluğuna okul, hastane, mahkeme, hapishane, yol, öğretmen, doktor, hemşire, hakim, savcı, gardiyan, polis yetiştirmek mümkün değildir” ifadelerini kullandı.

“Kıbrıslı Türklerin dahil olduğu ‘yasaklı liste’ sayısı gün geçtikçe artmaktadır”

Maviş şöyle devam etti;

“Bir yandan Bakanlar Kurulu suçluların ülkeye girişine onay verebiliyor, sınır dışı edilenleri affedebiliyor ve üstüne Pinochet zihniyetinde olan eski komutana vatandaşlık armağan edebiliyorken, diğer yandan Kıbrıslı Türklerin dahil olduğu ‘yasaklı liste’ sayısı gün geçtikçe artmaktadır.

AKP rejiminin ‘N82’ kodu ile Kıbrıslı Türk aydınların Türkiye’ye girişini yasaklaması ve ifade özgürlüğüne yönelik baskıları, tutuklamalara kadar varan bir aşamaya gelmiştir. Bu noktada Evrim Hınçal’ın maruz bırakıldığı davranışa karşı dayanışmamızı belirtiriz.

“Mücadeleye devam edeceğiz”

Kıbrıslı Türklerin, her iki taraftan gelen baskıyı azaltmak ve uluslararası hukukta yer almak için çözüme ve AB ile doğrudan ilişki kurma hedefine ısrarla yönelmesi elzemdir.

Bu anlamda, hem AKP rejiminin Kıbrıs’ın kuzeyini siyasal ve ekonomik nüfuzu altında tutarak özelleştirme, muhafazakârlaştırma ve ifade özgürlüğüne karşı yürüttüğü gerici politikalara karşı çözümü savunmaya devam edeceğiz, hem de kurucu eşit ortağı olduğumuz Kıbrıs Cumhuriyeti’nden doğan haklarımızı gasp eden ve istediğinde baskı aracı olarak kullanan Kıbrıslı Rum siyasi elitlerine karşı haklarımızı ve çözümü talep edeceğiz”









Başa dön tuşu