Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Umut Ersoy, aile yakınlarının ‘provakasyon’ yapmakla itham edecek kadar ileriye gidilmesinin; yetkililerin krizi çözmek için değil kendi ikballerini ve koltuklarını korumak, sorumluluklarını gizlemek için hareket ettiklerinin en basit göstergesi olduğunu kaydetti
Ersoy: Neresinden tatarsan orasından dökülen ve insan yaşamını hiçe sayan sistem!
Yazılı açıklama yapan Ersoy, neresinden tutulursa orasından dökülen ve insan yaşamını hiçe sayan sistemsel sorunların maalesef bir bebeğin ölümüne, 6 bebeğin ise yaşam mücadelesi verdiği bir faciaya sebep olduğunu vurguladı.
Ersoy, “Bebeğini kaybeden ailenin acısını paylaşıyor ve sabır diliyoruz. Hayata tutunma mücadelesi veren bebeklerin ise en kısa zamanda sağlıklarına ve ailelerine kavuşmasını diliyoruz” dedi.
“Sorularına cevap vermemek için polisin arkasına saklanacak kadar korkak yetkililerin istifa etmesini değil hesap vermesini istiyoruz”
Ersoy açıklamasına şöyle devam etti;
“Sürecin başından itibaren ailelere en doğru bilgiyi aktarmakla sorumlu olan, acılı ve endişeli aileleri teskin etmek ve gerekliyse psikolojik destek sağlaması gereken Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek’in tam aksini yaparak, sorulan sorulara cevap vermek yerine polisin ardına saklanması, kendini odalara kapatması, özel kalem müdürünün ise sorularına cevap arayan aile yakınlarını ‘provakasyon’ yapmakla itham edecek kadar ileriye gitmesi; yetkililerin krizi çözmek için değil, kendi ikballerini ve koltuklarını korumak, sorumluluklarını gizlemek için hareket ettiklerinin en basit göstergesidir.
Ailelerin sorularına cevap vermemek için polisin arkasına saklanacak kadar korkak olan yetkililerin istifa etmesini değil hesap vermesini istiyoruz. Yaşanan faciayla ilgili pek çok soru cevapsız olarak durmaya devam ediyor. Basına yansıyan bilgiler ise su ile alkolün pet şişelerde ve aynı yerde muhafaza edildiğini gösteriyor. Süreci şeffaf bir şekilde yürüteceğiz diyenlerin sürecin en başından itibaren bilgi sakladığı anlaşılıyor.
Tüm kamuoyunun kafasında böyle bir ihmalin nasıl gerçekleştiği sorusu cevap bulamıyor. Böyle bir facianın gerçekleşmemesi, insan eliyle yapılan olası hataların önceden tespit edilip önüne geçilmesi için belli prosedürlerin oluşturulması, sağlık sisteminin belli bir disiplin içinde çalışması elzemdir.
“On yıllardır kamusal sağlık sitemimiz atıl bırakılmaktadır”
Bu insan hayatının söz konusu olduğu her alanda böyledir. Sistem, olası ihmalleri ve insan kusurunu da hesaba katarak oluşturulur. Sağlık sistemi ise bu disiplinin en katı şekilde uygulanması gereken alandır. Böylesi sonuçlar ancak sistemsel ve yapısal sorunların zincirleme bir şekilde birbirlerine eklenmesi ile oluşabilir.
On yıllardır kamusal sağlık sitemimiz atıl bırakılmaktadır. Gerek bütçe, gerek altyapı, gerek personel, gerek prosedür, gerek erişilebilirlik, gerek hizmet kalitesi, gerekse hasta hakları bakımından bilinçli bir şekilde, sırf özel hastanelere alan açılsın diye kamusal sağlık hizmetleri geriye götürülmektedir.
Sağlık parayla alınıp satılsın, birileri de bundan kâr sağlasın diye izlenen politikaların yarattığı yapısal ve sistemsel sorunlar insan hayatını hiçe sayan, sağlığı paraya tahvil eden bir düzen yaratmıştır.
Parası olanın özel hastaneye gidebildiği, parası olmayanın ise kaderine terkedildiği bir düzeni kabul etmiyoruz. En temel insan haklarından biri olan ve devletin en temel görevi olan kamusal sağlık hizmetleri için bütün kaynakların seferber edilmesi gerektiğini vurguluyoruz”