InstagramKıbrısManşetSiyaset

Zekai: Süreç geciktirilmekte ve çıkmaza sokulmaktadır






Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Eğitim Sekreteri Adnan Zekai, Eğitim Bakanlığı‘nın, yasayı, tüzüğü hiçe sayıp, nakilleri yapmayarak ve müfredatı değiştirerek ne yapmaya çalıştığını sordu

Zekai: TC’li özel şirkete milyonlarca TL ödeyerek peşkeş çekilen MEBBİS üzerinden onlarca hatayla liste hazırlandı

Sendika adına yazılı açıklama yapan Zekai, Eğitim Bakanlığı’nın yasa, tüzük ve teamüllere göre öğretmenlerin yer değiştirmelerini yetkili sendika ile birlikte çalışması gerekirken, öğretmenin ve sendikasının haklı mücadelelerini öne sürerek yasaya aykırı bir şekilde yer değiştirme işlemlerini tek başına yaptığını belirtti.

Zekai, “T.C menşeli özel bir şirkete milyonlarca TL ödeyerek peşkeş çekilen MEBBİS yazılımı üzerinden onlarca hatayla liste hazırlanmış ve bakanlık tarafından yayınlanmıştır. Ayrıca MEBBİS üzerinden hatalı bilgilerle onlarca yeni başvuru formu bakanlık tarafından alınmıştır” dedi.

“Gerekli hukuki ve eylemsel mücadele verilecektir”

Zekai şöyle devam etti;

“Formlardaki hata ve listedeki hataların birleşmesi ile MEBBİS üzerinden yayınlanacak 2025-2026 Öğretmenlerin Yer Değiştirme Listesi’nde yüzlerce hatanın oluşması kaçınılmazdır.

Hatalı listeler üzerinden yapılacak yer değiştirme işlemleri sonucunda ciddi hak kayıpları oluşacak ve bu hak kayıplarından Kamu Hizmeti Komisyonu ve Eğitim Bakanlığı sorumlu olacaktır. Hak kaybına uğraması muhtemel öğretmenlerimizin yasal hakları saklı olup, gerekli hukuki ve eylemsel mücadele verilecektir.

“Süreç geciktirilmekte ve çıkmaza sokulmaktadır”

‘Ben yaptım oldu’ anlayışından kaynaklı olarak Öğretmenlerin Yer Değiştirme Tüzüğüne göre nakil formlarının nisan ayında alınması gerekirken, nakil formlarının alınması 21 Mayıs 2025 tarihine kadar uzamıştır.

Sendikayla istişare edildiği dönemlerde yeni listenin hazırlanıp yayınlanması 3 iş gününü geçmezken, 21 Mayıs 2025 tarihinde form teslim tarihinin tamamlanmış olmasının üzerinden 12 gün geçmesine rağmen eğitim bakanlığı tarafından henüz 2025-2026 Öğretmenler Yer Değiştirme Listesi yayınlanmamış ve itiraza açılmamıştır.

Öğretmenlerin yer değiştirme işlemleri süreci bakanlık eli ile kasıtlı olarak geciktirilmekte ve çıkmaza sokulmaktadır.

Eğitim bakanlığı yaptığı geciktirmeler ile nakillerin yapılması için gerekli zaman tükenmiş olduğundan, oluşacak hak kayıpları için yargıya başvurulmasının önünü kapatmayı veya hukuku kötü emellerine alet ederek nakillerin yapılmasını engellemeyi mi hedefliyor?

Eğitim Bakanı atmış olduğu adımlar ile öğretmenlerin yer değiştirme işlemlerini ve dolayısıyla 2025-2026 eğitim yılında yeni atanacak öğretmenlerin atanma işlemlerini riske etmektedir.

“Niyet nakilleri yapmak mıdır?”

Eğitim Bakanı yasanın emrettiği işbirliğini reddederek öğretmen ihtiyaçlarının ve ders dağılım çizelgelerinin belirlenmesinde de kaos yaratmaktadır. Haftalık ders dağılım çizelgeleri müfredat içeriğidir ve hangi okul türünde hangi derslerin kaç saat okutulacağını göstermektedir.

Ders dağılım çizelgeleri eğitimde planlama ve strateji temel alınarak ve paydaşlarla istişare edilerek belirlenmelidir. Ancak Eğitim Bakanlığı ders dağılım çizelgelerini paydaşlar ve sendikamız ile istişare etmeden, bilimsellikten ve şeffaflıktan uzak bir şekilde günü birlik kararlarla değiştirmeye çalışmaktadır.

Daire müdürleri tarafından el yordamı ile sözlü olarak üç kez gelişi güzel değiştirilen ders dağılım çizelgeleri eğitimde ciddi sıkıntılar yaşanmasına sebep olacaktır.

Ayrıca bu durum, okul idarelerinin önümüzdeki yılın planlanması için önemli olan öğretmen ihtiyaçlarını belirlemesini imkansız hale getirmiştir. Ders dağılım çizelgelerinde yapılan değişimlerle genel liselerde Almanca/Fransızca/Yunanca gibi dil dersleri saatleri haftada 3 saatten 2 saate düşürülmüştür.

Matematik/Fizik gibi temel derslerin haftalık ders saatleri mevcut ders dağılım çizelgesinde esnek bir şekilde okul idareleri tarafından seçim yaptıkları seçmeli derslerde gruplandırma yapıldığından dolayı sınıf düzeylerine göre azaltılmıştır. Yapılan ders saati azaltmalarının ne mantığı, ne planı ne de eğitim sistemine hiçbir uygunluğu bulunmamaktadır.

Eğitim Bakanlığı;

-Azalttığı derslerin yerine ne koymuştur? Seçmeli mi? Bazı dersleri azaltıp, bazı dersleri artırarak ne amaçlamaktadır?

-Hangi bilimsel veriye göre ve hangi eğitim hedefiyle örneğin yabancı dil dersleri azaltılmıştır?

-Daha fazla ders saati ile yetiştirilemeyen matematik/fizik gibi derslerin ders saatleri ile oynanmasının arkasında hangi siyasi, ideolojik amaç bulunmaktadır?

Yapılan ders sayısı azaltmalarının herhangi bir bilimsel veya eğitim açısından anlamlı açıklaması yoktur.

Tıpkı tam gün konusunda olduğu gibi Eğitim Bakanlığı almış olduğu emirler doğrultusunda eğitimden, bilimsellikten ve katılımcılıktan uzak bir yaklaşımla ders dağılım çizelgelerinde yapılan keyfi düzenlemeler ile eğitimi dizayn etmeye çalışmakta ve ideolojik amaca göre hareket etmektedir. Bilim, nitelik, laiklik vs. umurunda bile değildir.

Eğitim Bakanlığı tarafından yaratılan ders dağılım çizelgelerindeki belirsizlikler, öğretmen ihtiyaçlarının belirlenememesi, öğretmen nakillerinin yapılamaz hale gelmesi gibi sorunlardan kaynaklı olarak 2025-2026 eğitim yılına okulların büyük oranda öğretmen ve yönetici eksiklikleriyle başlaması gibi devasa bir sorunla karşılaşmamız kaçınılmazdır.

2025 yılının ekim ayında yapılması planlanan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin seçim yasaklarından dolayı 2025-2026 öğretmen atamalarının zamanında yapılabilmesi için, hızlı bir şekilde tamamlanması gereken öğretmen ihtiyaçları ve nakilleri eğitim bakanlığı tarafından bilinçli ve kasıtlı olarak geciktirilmektedir.

Arka arkaya yaratılan dayatmalar ile Eğitim Bakanı;

1) Öğretmen nakillerini T.C. kaynaklı şirketlere teslim ederek rant sağlamak mı istiyor?

2) Yasa ve tüzüklere göre öğretmen yer değiştirmelerinde öğretmenin gözü olan sendikasını sürecin dışına atarak şeffaflıktan uzak, torpile dayalı bir sistem mi kurmak istiyor?

3) Ders dağılım çizelgelerindeki yasaların emrettiği işbirliğinden kaçınarak bilimsellikten uzaklaşıp müfredatı biat kültürüne uygun hale mi getirmek istiyor?

4) Yarattığı sorunlar (ders dağılım çizelgelerindeki belirsizlikler, öğretmen ihtiyaçlarının belirlenememesi, öğretmen nakillerinin çıkmaza sokulması) ile öğretmen atamalarını yapılamaz hale mi getirmek istiyor?

5) Öğretmen ihtiyaçlarının belirlenme sürecini baltalayarak kişiye özel öğretmen atamaları mı hedefliyor?

6) Öğretmen atamalarını yapılamaz hale getirip bu yıl ilköğretimde yapılan 250’ye yakın geçici öğretmen ataması gibi 2025 yılı cumhurbaşkanlığı seçimlerinde “oy karşılığı geçici öğretmenlik” ile siyasi rant mı elde etmeye çalışıyor?

7) KHK 1-15 Temmuz tarihleri arasında nakilleri her yıl sendika-bakanlık çalışmalarına bağlı olarak yapmaktadır. Nakillerin ve öğretmen atamalarının yapılamaması tehdidine karşı KHK’dan neden ses çıkmıyor?

Sendikamız, sadece almış olduğu emirleri yerine getiren eğitim ile ilgili hiçbir gailesi kalmayan işbirlikçi Eğitim Bakanı’nın kendine rant sağlamak amacı ile kendi elleriyle yaratmış olduğu sorunları bahane ederek eğitimi daha büyük kaosun içerisine sokmasına izin vermeyecek ve mücadelesine devam edecektir.

Bilimsel, laik eğitim ve toplum yapımız için mücadele etmeye devam edecek, dayatmalara boyun eğmeyecek ve mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğiz”











Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu