KıbrısManşet

Büke: KKTC Yükseköğretimi adına tarifsiz derece talihsiz ve üzücü buluyorum






YÖDAK Başkanı Prof.Dr.Akile Büke, dün bir haber sitesinde yayınlanan “YÖDAK yapıcı ve çözüm odaklı çalışmaya başladı” başlıklı yazı ile ilgili açıklamada bulundu

“Doğruluğu araştırılmadan ve tarafımdan bilgi istenmeden tek taraflı olarak yazılmıştır”

“Şahsımla ilgili aslı sorulmadan yapılan haberlere 27 Ocak 2021 tarihi itibarıyla maalesef bir yenisi daha eklenmiş bulunmaktadır” diyen Büke, “Bir haber sitesinde dün yer alan ‘YÖDAK yapıcı ve çözüm odaklı çalışmaya başladı’ başlıklı haberde bazı üniversite Mütevelli Başkan ve üyelerinin yapmış oldukları açıklamalar doğruluğu araştırılmadan ve tarafımdan bilgi istenmeden tek taraflı olarak yazılmıştır” ifadesini kullandı.

“Bazı konularda düzeltme yapma gereği duymaktayım”

Büke, “Yazılanlar ile ilgili değerlendirmeyi yine Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği Etik Kurulları ve Basın Yayın Yüksek Kuruluna; yazılanların amacının ve perde arkasının değerlendirmesini kamuoyuna bırakarak bazı konularda düzeltme yapma gereği duymaktayım” dedi.

Büke, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a bu tür haberlerin KKTC yükseköğretimine olan olumsuz etkilerini ve zararlarını bildirmek amacıyla konu ile ilgili kararların tarih, sayı ve içerikleriyle birlikte daha ayrıntılı bir şekilde iletildiğini de belirtti.

Prof.Dr.Büke, düzeltmeleri şu şekilde aktardı:

Düzeltme 1: Cumhurbaşkanlığı seçim yasakları nedeniyle yazılı ve sözlü hukuk görüşleriyle gündeme getirdiğim öğretime başlama izinlerinin görüşülmemesi önerim kurul tarafından reddedildiği için öğretime başlama izinleri bu süreçte görüşülmeye devam etmiştir. Cumhurbaşkanlığı seçim yasakları nedeniyle herhangi bir bekleme olmamıştır. Bu yanlı bir söylemdir.

Düzeltme 2: Öte yandan 65/2005 sayılı yükseköğretim yasasında yeni YÖDAK Başkanı atanıncaya kadar eski başkan görevine devam eder ifadesi olmasına rağmen öğretime başlama izinleri kurul üyeleri çoğunluğu tarafından gündeme getirilerek durdurulmuş, iptali için 4 kez gündeme getirmeme rağmen gündemden çıkarılmış ve benim adadan ayrılmamdan sonra (son kararda bahsi geçen Cumhurbaşkanlığına bırakılan takdir nedeniyle) gündeme alınmıştır. Öğretime başlama izinlerini benim görüştürmediğim/gündeme almadığım ifadesi tamamen yanlı ve yanlıştır.

Düzeltme 3: Yasal mevzuata göre bölüm açmak için 18 doktoralı öğretim üyesi gerekmemektedir. YÖDAK’ın böyle bir talebi yoktur. Bu ifade tamamen yanlıştır.

Düzeltme 4: 2017 yılında denetimleri bizzat başlatmış bir başkan olarak çok sayıda denetim ve değerlendirme ziyaretinde bulunmuş olup halen gerekli durumlarda ziyaretlere katılmaktayım. Bu ifade yanlı ve yanlıştır.

Düzeltme 5: YÖDAK bir kuruldur. 65/2005 sayılı yasa ile Başkan’ın gündemi hazırlama yetkisi olsa da üyelerin gündeme ek öneri yapma ve gündemden kaldırma hakkı mevcuttur. Başkanın yasaya göre tek oyu bulunmaktadır. Kurulun sadece başkanın inisiyatifi ile herhangi bir işlemi durdurması mümkün değildir. Hatta 6’ya 1 oyu olması nedeniyle tam aksi geçerlidir. Dolayısıyla başkanın engel olduğu ifadeleri tamamen yanlı ve yanlıştır.”

“Öğretime başlama izinlerinin görüşülmesini memnuniyetle karşılıyorum”

Büke, son olarak, YÖK Başkanı Sayın Prof. Dr. Yekta Saraç ile görüşmesinin ardından önemli bir yanlıştan dönülerek “kendisinin daha önce önerdiği şekilde” öğretime başlama izinlerinin görüşülmesini memnuniyetle karşıladığını da ifade etti.

“KKTC Yükseköğretimi adına tarifsiz derece talihsiz ve üzücü buluyorum”

Büke, “Başkanlıktan ayrılacağımı resmi olarak açıklamış olduğum bu süreçte aslı olamayan ve/veya yalan ve/veya iftira içeren haberlerle, yasa gereği görevine devam etmekte olan Başkanın ve şahsında başkanlık makamının karalanmaya çalışılmasını son derece etik dışı bulduğumu; kaliteden akademik ve etik değerlerden konuşulması gerekirken çeşitli yollarla ve özellikle basın aracılığıyla Başkanlık makamını yıpratma çabalarının adeta bir alışkanlık haline geldiğini; küresel bir sağlık sorunu ile karşı karşıya olduğumuz, insanlığın pandemiden kırıldığı bu dönemde, ve görevimden ayrılmak üzere olduğum son günlerde yapılan bu tür açıklamaları KKTC Yükseköğretimi adına tarifsiz derece talihsiz ve üzücü bulduğumu; hukuki haklarımı saklı tutarak belirtmek isterim” dedi.









Başa dön tuşu