Hayat pahalılığının 4 aylığına dondurulmasına ilişkin tasarılara Cumhuriyet Meclisi’nde ivedilik alındı
Özyiğit: Kriterler yeniden değerlendirilmeli
TDP Milletvekili Cemal Özyiğit, değişen ekonomik ve sosyal yaşam koşullarından dolayı hayat pahalılığının hesaplanmasında kullanılan kriterlerin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Ekonomi bakanının göreve gelirken piyasayı ucuzlatacağı vaadinde bulunduğunu hatırlatan Özyiğit, bütçenin denkleştirilmesi için sürekli daha fazla katkı beklerken ekonomiyi canlandıracak ödemeleri azalma yoluna gidildiğini belirterek, eleştirilerde bulundu.
“Önerilerimiz dikkate alınmadı”
Kaynak yaratma konusunda sürekli öneriler yaptıklarını ancak kimsenin bunları dikkate almadığını kaydeden Özyiğit, pandemi döneminde yapılmayanları sıraladı. Özyiğit, dövizin bu kadar yükseldiği bir dönemde hayat pahalılığını dondurma değil de, durdurmanın vicdansızlık olacağını vurguladı.
Özersay: kimse elini taşın altına koymaktan çekinmez
Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, ülkedeki herkesin gerçekten ihtiyaç olduğunda elini taşın altına koymaktan çekinmediğini belirterek, geri ödemeyle ilgili bir öngörü olmamasına rağmen, bundan önceki dönemde maaş kesintisi de dahil yapılan hiçbir kesintiye kimsenin itiraz etmediğini söyledi.
“İlk adımın kapıların açılması olmasını beklerdik”
Özerasay, dövizden dolayı insanların zaten hızla fakirleştiği bir dönemde hükümetin ilk adımının kapıların açılması yönünde olmasını beklediklerini söyledi. Hükümetin, negatif bir yaklaşımla “zaten biz kapamamıştık” gibi söylemler içine girdiğini kaydeden Özersay, Kıbrıs’ın güneyinin tüm geçiş kapılarıyla ilgili öneri yaptığını ancak hükümetin herhangi bir adım atmadığını belirtti.
Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin bugünkü olumlu gelişmeleri de dikkate alarak, insanların en azından günübirlik testlerle geçişlerine imkan sağlamasının yerinde olacağını söyleyen Özersay, bu girişimlerin tüm kapılar için yapılmasının da önemli olduğunu vurguladı.
“Güven yoksa insanlar yanaşmaz”
Hayat pahalılığı konusunda hükümetin güven oluşturamadığını yineleyen Özersay, bu kesintiden elde edilecek kaynağın nereye harcanacağı noktasında da hiçbir açıklama yapılmadığına işaret ederek, “Güven yoksa, insanlar da, sendikalar da yanaşmaz.. İnsanlara ilk baştan bilgi verip, plan programla açıklama yapsaydınız, onlar da dahil olur ve biz de destek verirdik” dedi.
Amcaoğlu: Elimizden geleni yapıyoruz
Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu, eğitimin bu ülke için ne ifade ettiğinin bilincinde olduğunu ve ülkenin geleceği için ellerinden geleni yaptıklarını ancak yapmaya çalıştıklarının itibarsızlaştırılmaya çalışılmasını kabul edemeyeceğini belirtti.
2021 yılı için 71 bin öğrencinin muhacerete başvurarak, harçlarını ödediğini açıklayan Amcaoğlu, yüz yüze eğitime geçilmesinin yollarının aranacağını kaydetti.
Amcaoğlu, son 10 yılda sadece bir okul yapılırken kendilerinin 14 yeni projeyi hayata geçirmeye çalıştıklarını söyledi.
Amcaoğlu, devletin okul öncesi eğitimde yüz yüze eğitime geçilmezken özelin kesintisiz devam etmesine ilişkin soruyu yanıtında, okulların eğitim değil bakım amaçlı açıldığını belirterek, önümüzdeki günlerde bu konunun yeniden değerlendirileceğini kaydetti.
Özdenefe: Hükümet ‘ben yaptım olur’ mantığıyla adım atıyor
CTP Milletvekili Fazilet Özdenefe, tüm yasa tasarılarında hükümetin “ben yaptım olur” mantığıyla adım attığını, yapılan eylem sonrasında uzlaşı için adım atılacağının söylenmesine rağmen bugün herhangi bir değişiklik olmadığını öğrendiklerini söyledi.
“Halk baskı altına alınıyor”
Her ay maşların ödenemeyeceğiyle ilgili açıklamalar yapılarak halkın baskı altına alınmaya çalışıldığını kaydeden Özdenefe, diğer yandan da hukuk tanımazlıkların başını alıp gittiğini belirtti.
Ülkenin her sektöründe sıkıntı yaşanırken hükümetin gündemde sürekli atamalar olduğunu söyleyen Özdenefe, kimsenin kamu ve özeli birbirine düşürmeye hakkı olmadığını vurguladı.
Özdenefe, Anayasa’nın verdiği grev hakkının bile insanların elinden alındığını hatırlatarak, hayat pahalılığını hangi kıstaslarla durdurulacağının da kriterlerle belirlendiğini vurguladı.
Meclis çalışanları grevdeyken, hükümetin grev kırıcılık yaparak Anayasa’ya aykırı hareket edildiğini savunan Özdenefe, grevle ilgili Anayasa maddesini okudu ve bu yapılanın suç olduğunu söyledi.
Pandemi içinde bütçelerin geçmesi için muhalefetin özveride bulunduğunu, yüzde 6,29 öngörülen hayat pahalılığının da bütçeye hükümet tarafından konduğunu hatırlatan Özdenefe, yapılanlarla söylenenlerin birbirini tutmadığı bir dönemde insanların hükümete güvenmemesinin normal olduğunu belirtti.
Oğuz: Geçmişte de durduruldu
Maliye Bakanı Dursun Oğuz da, hayat pahalılığının geçmişte de durdurulduğunu hatırlatarak, öteledikleri hayat pahalılığıyla yapılan ödemeleri sıraladı.
Bütçe açığının herkes tarafından bilindiğini ve kaynak talebinin sadece maaş ödemeleri için olmadığını dile getiren Oğuz, yapılacak tasarrufun da Covid 19’la mücadele için kullanılacağını kaydetti.
“Vergi gelirlerinde azalma var”
Öngörülen ödemelerle ilgili bilgi veren Oğuz, 2 bin adedin üstündeki PCR’lar için anlaşmalı kurumlara para ödediklerini belirtti.
Oğuz, öngörülmeyen giderlerin devam ettiğini ve ivedi ödemeler haricindekileri de ötelediklerini söyleyerek, vergi gelirlerinde de azalma olduğuna işaret etti.
DENKTAŞ: Gelirleri artıracak sistemler düşünmek gerek
DP Milletvekili Serdar Denktaş da, maliyenin durumunu anlayışla karşılasa da böyle dönemlerin tasarruf tedbirleriyle atlatılamayacağını belirterek, koşulların aynen devam edeceğini kabullenerek gelirleri artıracak sistemler düşünmek gerektiğini söyledi.
Bunun ek bir vergilendirme olacağını ve piyasaya düşebilecek paranın engelleneceğini kaydeden Denktaş, kamu maliyesinin gelirini arttırmak için yapılabileceklere örnekler verdi.
Denktaş, tasarruf tedbirleri çerçevesinde alınacak kararların gelecekte daha büyük sorun yaratacağını, kendisinin bu tasarıya kesinlikle olumlu oy vermeyeceğini belirtti.
İçinde bulunulan ortamdan nasıl çıkılacağının el birliğiyle atılacak adımlarla belirlenmesi gerektiğini vurgulayarak, komiteden gelecek tasarıya nisap desteği de vermeyeceğini söyledi.
Erhürman: Atılan taş ürkütülen kurbağaya değmeyecek
CTP Milletvekili Tufan Erhürman da, hayat pahalılığı konusunun uzun zamandır gündemde olduğunu ifade ederek, yasa gücünde kararnameyle ek mali yükümlülük getirilemeyeceğini söyledi.
Ara emri alınmış konunun da yok hükmünde olduğunu kaydeden Erhürman, bu tasarı yasallaşırsa, o zaman da geriye yasa çalışmadığı için sadece haziran için geçerli olacağını belirterek, “Atılan taşın ürküttüğü kurbağaya değmeyeceği” değerlendirmesinde bulundu.
“Her yıl külfete sebep olacak”
Bu yapılmaya çalışılanın her yıl ek külfetlere sebep olacağını belirten Erhürman, bunun böylesi bir dönemde yapılmasının da çok yanlış olduğunu kaydetti.
Yapılmaya çalışılanın ne hukuki, ne ekonomik akla uygun olduğunu yineleyen Erhürman, bu kesintiden sadece yüksek gelirlinin ya da memurun değil, asgari ücret veya sigorta parasıyla yaşayanların da etkileyeceğini hatırlattı.
Erhürman, hayat pahalılığı ödeneğinin kesilmesiyle özel sektörün kazancına da engel olunduğunu, üzerine vergi bindirince maliyenin para da toplayamayacağını belirtti.
Erhürman, Güney Kıbrıs’ın kapıların açılmasıyla ilgili bir öneri yaptıysa, üzerine düşülmesi gerekenin bu olduğunu kaydederek, ülke siyasetini doğru olmayan bu siyasetten çıkarmak gerektiğini söyledi.
Angolemli: Para yok diye ağlayanlar Ercan’ın borcunu 2 yıllığına bağışladı
TDP Milletvekili Hüseyin Angolemli ise, vergi toplamanın bile bilinmediğini söyleyerek, “Para yok diye ağlayanlar, 2 gün sonra Ercan’nın borcunu 2 yıllığına bağışladı ve 3 gün sonra da hayat pahalılığını kesti. Aklım almıyor’ dedi.
7 milyon sterlin alacağı olan Vakıfların bu parayı ödemesi gereken kişilerin ismini açıklayamamasını da eleştiren Angolemli, tek çıkış noktasının tarım olduğunu ve gençlere başka bir gelir kaynağı kalmadığını belirtti.
Angolemli, kaynak yaratmak için yapılabileceklere örnekler vererek, fiyatların denetlenmesinin bile hayat pahalılığını önleyeceğini söyledi.
Kamu Çalışanlarının Aylık (Maaş-Ücret) ve Diğer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasasının Hayat Pahalılığı Ödeneği Hakkını Düzenleyen 9’uncu Maddesinin Uygulanmasının 4 Ay Süre İle Durdurulmasına İlişkin (Geçici Kurallar) Yasa Tasarısı’nın ivediliğinin oy çokluğuyla kabul edilmesinin ardından hayat pahalılığının durdurulmasına ilişkin diğer tezkereler ele alındı.