Sol Hareket Genel Sekreteri Abdullah Korkmazhan, UBP-DP-YDP Azınlık Hükümeti’nin son dönemde yaptığı zamlara tepki gösterek, çalışanları sefalete mahkum ettiğini söyledi
Korkmazhan: UBP-DP-YDP hükümeti halk düşmanıdır
Korkmazhan yaptığı yazılı açıklamada, UBP-DP-YDP hükümetinin atanmış bir hükümet olduğunu vurgulayarak, attığı her adımın halk aleyhine olduğunu belirtti.
Korkmazhan, “45 günde üçüncü kez akaryakıta zam yapılması, ekonomik yükün sürekli dar gelirli ve halkın omuzlarına yüklenmesi kabul edilemezdir” dedi.
Akaryakıta yapılan zamların iğneden ipliğe her kalemde zam ve hayat pahalılığını arttıracağının altını çizen Korkmazhan, “Astonomik zam ve vergiler ile halkın boğazına sarılan atanmış kayyum hükümeti, hayat pahalılığı ödeneğini de kaldırarak, çalışanları sefalete mahkum etmiştir” dedi.
“Ülkeyi meyhane masasından yönetiyorlar”
Korkmazhan, UBP-DP-YDP hükümetinin ekonomide olduğu gibi her alanda keyfi bir politika izlediğini söyleyerek, hukuku, mahkeme kararlarını, anayasayı ve meclis iç tüzüğünü yok saydığını, ülkeyi meyhane masasından yönettiğini belirtti.
Korkmazhan, “Seçim tarihini belirlemek ve ilgili yasal değişiklikleri yapmak için oluşturulan Ad-Hoc komitenin oy çokluğu ile onaylanması ile anlaşılmaktadır ki UBP-DP-YDP hükümetini atayanlar ülkede dikensiz gül bahçesi yaratmaya, her türlü toplumsal muhalefeti sindirmeye, toplumsal iradeyi daha da berhava etmeye çalışmaktadırlar” dedi.
“Muhalefet sine-i millete dönmeli”
Meclis ve hükümet yapısının toplumsal iradeyi temsil etmediğini ve bu şartlarda meclis içinde de temsiliyetin anlamını yitirdiğini kaydeden Korkmazhan, talimatlar ile toplumsal iradeye rağmen varlığını sürdürmeye çalışan entegrasyoncu ve biatçı anlayışın karşısısında tüm toplumsal muhalefetin bir araya gelmesinin kaçınılmaz olduğunu vurguladı.
Kormazhan son olarak şunları kaydetti:
“Muhalefeti mecliste yapmanın öznel koşulları bile ortadan kaldırılmış, sine-i millet’e dönmenin koşulları dayatılmıştır” diyen Korkmazhan, “Mecliste temsil edilen muhalefet partileri daha fazla bu keyfi anlayışa mecliste bulunarak meşru zemin sunmamalıdır. Sine-i Millet‘e dönmeliler, yüzlerini halka dönmeliler, güçlerimizi birleştirmeli, sokak ve meydanları harekete geçirmeliyiz” dedi.
