Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Rum Bakanlar Kurulu’nun 14 KKTC yetkilisinin ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ pasaportunu iptal kararını eleştiren açıklamasına cevap verdi
Anastasiadis: Tatar’ın açıklamaları desteksiz ve çelişkili
Rum radyosuna göre Anastasiadis, Tatar’ın eleştirileri ‘desteksiz ve çelişkili’ bulduğunu belirttiği yazılı açıklama yaptı.
Anastasiadis eleştirilere bir bir verecek cevabı olmasına rağmen, Doruk Anlaşmaları, BM kararları ve Avrupa müktesebatı temelinde çözüm istediği için iki konuya cevap vermekle yetineceğini kaydetti.
Tatar’ın Rum Bakanlar Kurulu kararını ırkçı ve vatandaşlar arasında ayrım yaptığı için de insan haklarına aykırı bulduğunu hatırlatan Anastasiadis, “Sayın Tatar’a, kamuoyuna açıklamalarında ‘farklı bir ırkız. Türkçe konuşuyoruz. Dinimiz İslam, vatanımız Türkiye’ dediğini hatırlatmak isterim” ifadelerini kullandı.
“Pasaport kararı sınırlı sayıdaki kişileri kapsıyor”
Nikos Anastasiadis, Rum yönetiminin Kıbrıslıtürklerin haklarına saygı duyduğunu ve 97 bin seyahat belgesi, 110 binden fazla da kimlik belgesi verdiğini söyledi. Anastasiadis, pasaportlarla ilgili kararın Kıbrıslıtürklerin tamamını değil sadece sınırlı sayıdaki kişiyi kapsadığını kaydetti.
Anastasiadis, Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin iki halkın ortak cumhuriyeti olduğu ve pasaportların da Kıbrıs Cumhuriyeti Kuruluş Antlaşması’ndan doğan doğal hak olarak alındığı, bu hakka saygı gösterilmesi gerektiği açıklamasına “doğru tespit” nitelemesinde bulundu. Anastasiadis, bu tespitinin, vatandaşları iki halk olarak veya iki devlet olarak ayırmasının yine kendisinin atıf yaptığı Kuruluş Anlaşmalarını ihlal ettiği görüşünü ortaya koydu.
Anastasiadis, şu ifadeyi kullandı:
“Sayın Tatar, söylediklerini kast ediyor ise Rum toplumu, Kıbrıslı Türklerin 1960 Anayasası hükümleri tahtında gerek yürütme, yasama ve yargı erklerine, gerekse geriye kalan dairelere geri dönmesi ile anayasal düzeni rehabilite etmeye ve aynı zamanda her bir toplumun idari sorumluluğunda olacak bölgeleri belirlemek üzere BM kararları temelinde müzakerelere başlamaya hazırdır.”