Yeni Kıbrıs Partisi (YKP), 23 Ocak seçimlerini boykot edecek olanların sayısının arttığını söyleyerek, seçimlerde Kıbrıs Türk toplumunun değil, Ankara‘nın iradesinin sandığa yansıyacağını belirtti
Keskiner: İktidar olmanın muktedir olmak olduğunu bilmiyorlar mı?
YKP Boykot Eylem Komitesi adına yazılı açıklama yapan Rasıh Keskiner, adına seçim dedikleri ve tamamen rejimin göstermelik vitrinlerinden bir tanesi olduğunu söylediği bir dönemin daha yaşandığını belirtti.
Keskiner, “Düzen partilerinin her seçim dönemi en büyük vaatleri iktidar olacakları yalanıdır. İktidar olmanın ne demek olduğunu bilmiyorlar mı? İktidarın nerede ve kimde olduğunu bilmiyorlar mı? Elbette biliyorlar. İktidar olmanın muktedir olmak olduğunu bilmiyorlar mı? Onu da elbette biliyorlar. O zaman niye sürekli, ‘tek başına iktidar’ veya ‘iktidara yürüyoruz’ diye tekrarlayıp duruyorlar?” diye sordu.
“TC her seçime müdahale ederek vitrini şekillendirmektedir”
“İktidara yürüyoruz diyenler, iktidarın Lefkoşa’daki yerine yürüyebiliyorlar mı ki bu iddiada bulunuyorlar?” diyen Keskiner, gerçek iktidarı görmek için oralara yürüyerek değil, uçarak veya yüzerek gidilebileceklerini de bildiklerini belirtti.
Keskiner, “Bütün bu gerçekleri bildikleri halde ‘iktidara yürüyoruz’ demek, halkı aldatmaya çalışmaktan başka bir şey değildir. TC’nin gelmiş geçmiş tüm yönetimleri ülkemizin kuzeyindeki her seçime müdahale ederek vitrini şekillendirmektedirler” dedi.
“Her şeye TC karar veriyor”
Partilerin kurultay sonuçlarını, başkanlarını ve nihayetinde başbakanları da TC’nin belirlediğini, hükmetme yetkisi kalmayan hükümetleri de TC’nin kurup bozduğunu belirten Keskiner, her bakanlığın perde gerisinde TC’den gerçek bakanların bulunduğunu söyledi.
Keskiner, “Yapılacak yatırımların ne olacağına, hangi alana yapılacağına onlar karar veriyor. Okul değil artık daha çok cami yapılacağına, hangi yolların yapılacağına onlar karar veriyor. İhaleler Ankara’da açılıyor ve TC’li yandaş müteahhitlere veriliyor” dedi.
“Seçimde toplumumuzun iradesinin yansıması mümkün mü?”
Keskiner şöyle devam etti;
“Ve istirdat projesi çerçevesinde (Osmanlının kaybettiği toprakların geri alınması projesi), Cenevre konvansiyonlara rağmen, ülkenin kuzeyindeki nüfus yapısını bir amaç için değiştirdiler. 1970’te 52,000 olan seçmen sayısı, 1976’da 76,000’e çıkarıldı. Bu seçmen sayısı 1990’da 101,000’e ulaştırılmıştır. 2018’de 190,553’e yükseltilen seçmen sayısı 2020’de tam 2 yıl sonra 199,029’a çıkarılmıştır. İki yılda 10,000 seçmen daha. Ve 2022 seçimleri için sadece 10 ayda seçmen sayısı 4,000 daha artarak 203,183’e ulaşmıştır.
Durum açık ve nettir. Bu nüfus aktarımı ve oluşturulan seçmen sayısı ile yapılacak seçimde toplumumuzun iradesinin yansıması mümkün mü? Mümkün değildir. Dolayısı ile iktidar palavraları ile toplumu yanıltmaya çalışanlar inandırıcılıklarını kaybettiler.
“Boykot günden güne büyüyor”
Toplumumuz rejimin çizdiği çember içinde seçim oyununu reddetmeye karar vermiştir.
Artık yeter!!! yeni kıbrıs partisi yıllardır rejimin kontrolünde yapılan seçimleri boykot etmektedir. Önümüzdeki seçimlere halk yığınları da katılmaktadır. Boykot günden güne büyüyor. Katılalım. Nerede olursak olalım, evde, tarlada, sokakta her yerde boykota katılalım. Boykot bir haktır ve bu varlığımız için bir görevdir”
