Kuzey Kıbrıs’ta Yerel Gündem: Bir Başka Bakış Açısı
Doğası, her köşesinde izleriyle bugünlere kadar gelen zengin sosyal ve kültürel tarihi, tarih kokan sokaklarıyla kuzey Kıbrıs, bu zenginlikleri ve güzellikleriyle değil, sıradanlaşmış olan ama aslında hiç de alışık olmadığımız bize yabancı sıradanın ötesindeki yerel gündemlerle meşgul.
Kuzey Kıbrıs’ın bir Türlü Duyulmayan Sessiz Çığlıkları
Yerel gündemde, usulsüzlük, sahtekarlık, yolsuzluk, kirlilik, pahalı enerji, yetersiz altyapı ve çevre talanı, ve rant var buralarda , dünya gündemi iklim krizi, enerji krizi, gıda krizi, yapay zeka, çatışmalar ile meşgulken!!
Sevgili Filiz Besim’in Sim Radyo’daki programını izliyordum dün arabada giderken. Sağlık alt yapısının yeterli olmadığını anlatırken, İskele ve Gaziveren bölgesindeki verimli tarım toprakları üzerinde habire dikilen konutların yer aldığı arsız yapılaşmadan söz ediyordu.
Binlerce konut ve yüz binlerle ifade edilen nüfusun bu yeni yerleşen alanlarında sağlık ve eğitim hizmetleri ve alt yapı için hiç bir planlama olmadığını söylüyordu.
Ne kadar da doğru ve gerçeği yansıtan bir saptama diye düşündüm!!
Bugünse, Sami Uslu’nun Meclis’te gündeme taşıdığı, Mesarya’da Ercan Havaalanı bölgesinde 30 bin kişilik yeni bir “kent“, yerleşim alanı inşa edileceği konusunu duydum, hayretler içinde!!
Hayretler içinde diyorum. Çünkü başta şehir plancıları olmak üzere, yer bilimcilerinin, kentsel tasarımcıların, mimarların ve mühendislerin haberi var mı diye geçti aklımdan!!
Ya da bazılarının haberi vardır ya da hatta proje süreci içinde yer alıyorlardır da biz mi haberdar değiliz diye düşündüm!
Bir başka can alıcı konu daha var; günlerdir, hatta haftalardır, çevre gruplarının adeta çığlık çığlığa dikkat çekmeye çalıştığı. Bugün basın toplantı vardı bu konuda; ormanlara musallat olan çam kese böceği!
Ormanlar biyolojik çeşitliliğin bir parçası ve birçok canlı türünün de yaşam alanı…
Basın toplantısında dile getirilen konulardan birisi de şuydu; “Evet çam kese böceği ormanlar için adeta bir yangın, doğanın kendi döngüsü içinde bir yangın, peki ya insan eliyle fütursuzca kiralanan, üzerine inşaat yapılan orman alanlar ne olacak, onlarla nasıl mücadele edilecek?”
Malum son haftalarda sevgili Mete Hatay’ın sosyal medyada gündeme taşıdığı Vasilya yani Karşıyaka’da bir orman, çevre tecavüzünün ayak sesleri konusu var, bir çok birey ve grubun mahkemeye taşımaya hazırlandığı ŞİPŞAK PROJE ONAYI nedeniyle!!
Vasilya, İskele, Lefke, Gaziveren, Karpaz, Mesarya… Daha bir çok örnek var…
İmar Yasası’ndan kurtulma çabaları, usulsüz planlama onayları, denetimi yapılmayan kaçak yapılaşma, mahkeme emrine itaat edilmeyerek hukuksuz verilen ruhsatlar, yürünemeyen kaldırımlar, erişilemeyen kıyılar, lağım akan denizler, kanalizasyonsuz, haberleşme alt yapısı olmayan lüks konut alanları, taşkın alanları üstüne dikilmiş koca koca apartmanlar, bir tek kültürel alanı, çarşısı, okulu, sağlık alt yapısı olmayan konut deposu yeni yerleşim alanları!
Liste uzar gider daha da sıralayacak olursak.
Gün geçmiyor ki basında, sosyal medyada bir inşaat nedeniyle çevrenin katledilmesine yol açan, açabilecek olan insan faaliyeti gündeme düşmesin!
Kuzey Kıbrıs adeta betonla örülmüş bir labirent haline dönüşüyor. Bu labirentin içinde, çevre, kentli hakları ve yapılaşma konularında sessizce haykıran birçok hikâye var. Yerel gündem bu işte!
Son Söz
Yıllardır şehir plancıları, çevre grupları ve aklı başında duyarlı çeşitli toplum kesimleri ve kişiler bu konulara işaret ediyor ancak yazık ki ülkeyi teslim almış durumdaki rantçı anlayış, çıkarcı tutumlar içinde olanlar anlamamakta direniyorlar!
Aslında sağlıklı yaşam hakkını, çevre hakkını, kentli haklarını ihlal ediyorlar da ya farkında değiller ya da at gözlükleri parasal çıkarları o kadar kör etmiştir ki; kendilerini kendilerinin ve çocuklarının da kentli haklarının ihlal edilmekte olduğunun bile farkında değiller!!
Kuzey Kıbrıs rantın, sahtekârlığın, yolsuzluğun, betonun gölgesindeki kent ve çevre hakkı çığlığını duymalıdır!!
Ve Haftaya
İyi de kent hakları ne? Böyle bir haklar manzumesinin ne kadar farkındayız? İnsan haklarının neresinde kentli hakları?
Avrupa Kentli Hakları Sözleşmesi’ni hiç duydunuz mu daha önce? Kaçımız bu haklarımıza sahip çıkıyoruz?
Haftaya KENT HAKLARI konusunda yeniden buluşmak üzere…