Seçmen ne zaman ceza keser?
Avrupa’daki seçimlere bakarsanız ülkelerdeki parlamento veya başkanlık seçimleriyle Avrupa Birliği Parlamentosu ve yerel seçimler arasında ciddi farklılıklar göreceksiniz.
Sonuçlardaki bu farklılığın, adayların farklı olmasından seçime katılım oranlarına kadar birçok farklı sebebi var.
Ancak, en önde gelen sebeplerden biri de seçmenin çok ‘ciddi’ görmediği seçimlerde normalde oy verdiği partiyi cezalandırması, memnuniyetsizliğini göstermesidir.
Türkiye’deki yerel seçim sonuçlarını bu şekilde değerlendirmek en doğrusu olacaktır. CHP oylarını arttırsa da sandığa gitmeyen seçmen ve AKP’ye tepki olarak CHP’ye ‘emanet oy’ veren seçmenler sonucu belirlemede büyük rol oynamıştır.
CHP’li belediyelerin AKP’li belediyelere kıyasla daha başarılı olması, CHP’nin kendi içindeki değişimi gerçekleştirip daha aktif bir muhalefet yapması CHP’nin AKP’ye verilecek ceza için adres olması sonucunu doğurmuştur.
CHP bu ‘emanet oyları’ tarafına çekebilecek mi, üstüne daha fazla koyabilecek mi, yoksa bu oylar geri mi gidecek, onu CHP’li belediyelerin performansı ve parti merkezinin muhalefetteki başarısı belirleyecek.
Şimdi bir de bizim kürkçü dükkânına bakalım.
Yolsuzluk iddialarını geçtim, sadece halkın geldiği duruma baktığımızda bile hükümete ilk seçimde büyük bir ceza kesilebileceğini görüyorum.
Marketlerde durmaksızın artan fiyatlar, kalp çarpıntısı eşliğinde ailecek kontrol edilen faturalar büyük bir cezanın habercisidir.
Özellikle de bu et meselesi bizim ahali için hayati bir meseledir. Fukaralığa kurban gitti ama, 2000’li yıllara kadar her Pazar tüm ilçeler mangal tüterdi.
Üzerimize sinen is kokusu Şahane Pazar adlı yarışma programı öncesinde veya sonrasında yıkanınca ancak çıkardı.
Size “Eskiden hayat daha zordu” diyen büyüklerinize bu konuyu bir sorun, gülümsemelerini saklayarak size yılın 52 pazarı çoğu evde mangal yandığını doğrulayacaklardır.
Konumuza dönelim…
Ahali hükümete ilk cezayı 2023 Milletvekilliği Ara Seçimi’nde Sami Özuslu’yu büyük bir farkla milletvekili seçerek vermişti.
CTP’nin muhalefette ve elindeki belediyelerdeki performansının yorumunu size bırakıyorum. Ancak, şurası kesindir ki, sular çekiliyor ve bu defa karıncalar balıkları yemek için ellerini ovuşturuyorlar.
Kıbrıs meselesinde de yeni gelişmeler yaşanıyor. Dedikodular üzerine hiç yazmadım, yazmayı da kesinlikle istemem.
Şu kadarıyla yetineyim; tek çıkış yolumuzun Kıbrıs sorununun çözümü olduğunu herkes daha iyi anlamış durumda ve bu gelişmelerin de önümüzdeki seçimlerde en az ekonomi kadar büyük rol oynayacağını düşünüyorum.
