Masada Olmayan Tek Taraf Biziz
Ersin Tatar ve şürekası, ilkokul çocukları gibi her şeyi oyun sanıyor ve şımarıklık yaparak büyük iş becerdiğini sanıyor!..
Bakınız, istisnasınız herkes Ersin Tatar’ı bir cumhurbaşkanı veya bir lider olarak değil dalga geçilecek ve eğlenilecek bir kişi olarak görüyor!..
Hani vardır herkesin yaşadığı bölgede mahallenin bir tane akıllısı, hah işte Tatar tam da bu konumda toplumun gözünde!..
Eğlenmek isteyen Tatar’a yazıyor, hatta onu arıyor hatta onun videolarını izleyip kendine eğlence çıkartıyor!..
Bir cumhurbaşkanı için utanılacak olan bu durumdan Tatar pek de rahatız değil!..
Çünkü adamın başka bir meziyeti yok!..
*
Bakınız adam o kadar şuursuz ki, Kıbrıslı Türklerin Avusturalya’ya göç edişinin 80. yılını kutlamak için Avusturalya’ya gittiğini övünerek basına servis ediyor!..
Evet, yanlış okumadınız, bir cumhurbaşkanı, kendi toplumunun göç edişini, göç ettiği ülkeye giderek kutlayacağını açıklıyor!..
Yukarıda da bahsetmek istediğim “Utanmıyor” söyleminin aslında net olarak açılımı bu kutlamalara katılıştır!..
Bir cumhurbaşkanı için üzüntü duyulası, kahredici, utanç verici olan toplumunun göç edişini bu adam hiç utanmadan bir kurtuluşmuş gibi kutluyor!..
*
Bu tür konularda kılı dahi kıpırdamayan ve rahatsızlık duymayan Tatar, kendisini eleştiren gazetelere ve gazetecilere ise peşi sıra dava açıyor!..
Son olarak hedefine Yenidüzen Gazetesi’ni koymuş durumda!..
Gerçi kendi insanını Türkiye’deki iktidara jurnalleyen ve Türkiye’ye girmelerine engel olan bir adamdan ne beklenir ki?
*
Aynı Tatar, “KKTC tanınsın da ona göre masaya oturacağım” diyor!..
Yahu kardeşim, bırak Rum’u, dön yüzünü kuzeye ve söyle anavatanına “Gel önce sen bizi resmen tanı ve tanımanın yükümlülüklerini yerine getir ki ben de gidip Hristodulis’ten bizi tanımasını isteyim” de!..
Bu toplum seni alnından öpmezse bana dilediğini söyle!..
Gelsin Galatasaray ve Fenerbahçe, Çetinkaya ve Kaymaklı ile maç yapsın!..
Egemenlik senin için bu kadar kutsalsa Sayın Tatar, sanırım sadece Rum’a karşı değil tüm dünyaya karşı bir duruş ortaya konmalı!..
Ve öncü olarak da bunu ilk uygulayan ülke elbette senin anavatanın olmalı!..
Bak anavatanın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’i mükemmel bir şekilde karşıladı ve ağırladı!..
Aynı masaya oturdu, müzakere etti ve birlikte basın toplantısı düzenledi!..
Peki, Erdoğan ve Türkiye bu görüşmeden dolayı bir şey mi kaybetti?
Hayır!..
Aksine Erdoğan, Yunanistan için “Aramızda çözülemeyecek sorun yok” dedi.
Peki, iki azılı “düşman” ülke liderleri çıkıp aralarında çözülemeyecek bir sorun olmadığını ilan ederken, aynı adayı paylaşan iki toplumun ne tür bir çözülemeyecek sorunu olabilir ki?
Veya var olduğu iddia edilen sorunları masaya yatırmanın ve bu sorunları çözmek için müzakere etmenin kime ne zararı olabilir!..
Herkes masada Bay Tatar!..
Yunanistan masada…
Türkiye masada…
Kıbrıslı Rumlar masada…
Ancak en çok masada olmaya ihtiyacı olan Kıbrıslı Türkler senin ve şürekan yüzünden masadan kaçan pozisyonda!..