InstagramKöşe Yazarlarımız

Arif Hasan Tahsin’in Romanı






Arif Hasan Tahsin’in yazılarını, kitaplarını, mücadelesini veya en azından adını duymayan bilmeyen Kıbrıslıtürk yoktur herhalde.

Aynı Yolu Yürüyenler Farklı Yere Varamazlar” adlı ilk kitabı 1988’de yayımlanmıştı. “Söz” gazetesinde çıkmış bu yazılar.

Neredeyse bütün yazıları/ makaleleri “EVET” diye başlıyor bu kitapta.

Bunun yanında, “Geçmişten Geleceğe Bir Kıbrıs Hikayesi” (Işık Yayınları, 1999): Avrupa gazetesinde yazdığı yazılar var bu kitapta.

Kavgamız Denktaş’la değil, Denktaş düzeniyle…” başlığı pekâlâ özetleyebilir kitabın içeriğini.

Bir Sese Hasret” (2000): 1999 yılında yine Avrupa gazetesinde yazdığı seçilmiş makalelerini içeriyor, Galeri Yayınlarından çıkan bu kitap.

Bir parça çocukluğunu ve o zamanın Lefke’sini anlatan “Yaşam Yaşama Ulanık” adlı yazısı harika.

Ve son olarak “Nigose Baba” (1997) adlı kitabı bulunuyor kütüphanemde.

Bu yazıda Nigose Baba adlı kitabı üzerinde durmak istiyorum esas olarak. Nigose Baba, birinci tekil şahıs ağzından anlatılan oto-biyografik bir roman, aslında novella yani kısa roman.

Işık Kitabevi yayınları arasından çıkmış.

Nigosa Baba, yukarda isimleri geçen kitaplar arasında en neşeli, en eğlenceli kitabı. Pek bilinmeyen, tartışılmayan bir eseri.

Bu romanda Dillirga bölgesini, bu köylerdeki günlük yaşamı, bu köylerde yaşayan K/Türkler ile K/Rumların portrelerini ve birbiriyle ilişkisini anlatıyor.

Güneş Mali tepesini aşıp yüzünü Mansura’ya gösterirken, Papaz atının üstünde, Asproya’nın inişinden köye yaklaşıyordu” cümlesiyle başlıyor roman.

Kıbrıs’ın kendine özgü kültürü, Türk, Rum, Latin ve İngiliz kültürlerinin karışımından oluşuyor diyebiliriz (Arap ve Afrika etkisini de unutmamak lazım).

İşte bu kitap tam da bunu yansıtıyor.

Şakası, esprisi, mizahı bol bir roman. Küfürler ve pornografik diyebileceğimiz cümleler var romanda. Yerel ve gerçekçi bir roman. Kıbrıslı ağzıyla yazılmış diyaloglar.

Devrik veya bozuk olsa da her zaman sıcak cümlelerle kurulmuş bu uzun anlatı.

Kıbrıs’ın ilk komünistleri Allah’ın var olmadığını kanıtlamakla çıkmışlardı yola” diyerek bunu nasıl yaptıklarını anlatıyor.

Kıbrıslıların açmazı işte buradadır. Ortak değerlere birlikte sahip çıkmamak” diyor ve çok iyi özetliyor adadaki anlaşmazlığı.

1997’den bugüne birkaç arkadaşıma hediye ettim Nigose Baba’yı. Yeni bir tane daha aldım, Aya Napa’da yaşayan Faik’e vermek için.

Yayıncısı Nahide’ye söyledim, önde bir yere, vitrine koyun bu kitabı. Değerli bir çalışma, gündemde ve dolaşımda olmayı, daha çok okunmayı hak ediyor.

Her son, bir yeni başlangıçtır meğer” diyor Arif Hoca yazılarından birinde. Tam da yıl sonuna ve yıl başına uygun bir cümle olduğu için, bununla bitiriyorum…









Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu