InstagramKöşe Yazarlarımız

Eşşeklere, Eşek Katliamını Anlatmaya Çalışmak Bir Nevi Eşşeklik Mi?






İnsanlığın çöküşü bazen savaşlarla, bazen açlıkla, bazen de bir kurşun sesiyle ilan edilir.

Karpaz’ın göbeğinde, tarih boyunca var olmuş, kimsenin malı olmayan, kimseye zarar vermeyen eşekler vahşice katledildi.

En az 14 eşek, karnındaki yavrusuyla doğum yapmaya çalışan bir anne de dahil, yakın mesafeden vurularak öldürüldü.

Ve biz ne yaptık? Yine hiçbir şey!

Bu adada vahşet sıradanlaştı. İnsanlık katlediliyor, hayvanlar katlediliyor, doğa talan ediliyor, ama herkes hayatına devam ediyor.

Bugün Karpaz’da sıkılan kurşunlar, dün bir köpeğin boynuna geçirilen iple aynı eller tarafından düğümlendi. Ve biz sadece izledik.

Öfke duyanlar sosyal medyada birkaç satır yazdı, sonra gündem değişti. Unuttuk! Her zaman unuttuğumuz gibi.

Polis soruşturma başlattı mı? Evet.

Sonuç alır mı? Hayır.

Çünkü bu adada hiçbir suç gerçekten cezasını bulmaz. Kamera kaydı yok, tanık yok, bölge halkı sessiz. Devlet dediğimiz mekanizma zaten yok.

‘Yetkililer’ dediğimiz kitle, bu hayvanları koruyacak yasaları çıkarmaya dahi tenezzül etmeyen, kendi koltuklarından başka bir şeyi umursamayan bir grup kukladan ibaret.

Eğer Karpaz’daki katliam sizi öfkelendirmediyse, asıl problem budur. Çünkü bizler katliamlara alıştık.

Bizler, çocuk yaşta evlendirilen kızlara, işkence gören sokak hayvanlarına, çöken binaların altında kalan insanlara alıştık. Artık hiçbir şey vicdanımızı harekete geçirmiyor. Çünkü toplum olarak ölüyüz!

Eşekleri öldürenler sadece tetiği çeken eller değil. Sessiz kalan herkes suç ortaklığı yaptı. Hayvan haklarını ceza yasasına dahil etmeyenler, bu cinayetlere göz yumanlar, rant uğruna doğayı satanlar, ‘Bize ne!’ diyenler…

Hepiniz suçlusunuz!

Bugün Karpaz’daki ölü bedenler, yalnızca eşekler değil. Orada vicdanlarımız da öldü. Ve eğer biz buna tepki göstermezsek, bir gün kendi yaşam hakkımız için de ses çıkaracak kimseyi bulamayacağız.













Başa dön tuşu