Yalanlar, Yalanlar, Yalanlar!
Karpaz bölgesinde, klasik yalanlar ve vaatler üzerine kurulu sistem işlemeye başladı.
Bu daha 1. bölüm.
Bunun devamını daha önce yaşadık, tekrar yaşayacağız. Bundan şüphe yok, zamanı geldikçe onları da yazacağım.
Belli ki seçim kokusu geldi burunlarına, vaatler havalarda uçuşuyor!
50 yıldır dile getirilen ve her seçim dönemi yalanlarla oyalanan, oyları aldıktan sonra milim yol alınmayan sorunlar.
Bozuk yollar, sorun yumağı eşekler, kırsal kesim arsaları, istihdam sözleri, yirmi yıllık emirnameler, kaderine terk edilmiş bölgeler ve daha birçoğu.
Her seçim dönemi, bu kısır döngü etrafında dönüyorlar. Dönmeye de devam edecekler. Çünkü bu yalanlar tuttu, tutmaya da devam ediyor maalesef!
Sıkıntıları çözecek irade ortaya koymadılar, koymayacaklar.
Neleri gördü bu gözler, neleri yaşadı bu halk.
Yol projesi dahi ortada yokken “yolları bitireceğiz” yalanlarını insanların gözlerinin içlerine baka baka söylediler, YAPMADILAR!
Eşeklerin telli bölgeye alınacağı, bölge halkının bundan çok çok paralar kazanacağı projeleri için 50 yıldır sözler verdiler, YAPMADILAR!
Emirnameler için festivallerde, köy kahvelerinde; “bitti, yırtıp atacağız, çözeceğiz” dediler, çalışma dahi başlatmayıp, hiçbir şey YAPMADILAR!
“İstihdam yaratacak projeler yapacağız” dediler, YAPMADILAR!
Kırsal kesim arsalarını her yerde verdiler, Dipkarpaz’da insanların gözlerine baka baka yalanlar atarak paralar dahi aldılar ama vermediler, YAPMADILAR!
Batak Belediyeleri kurtarmak için Dipkarpaz gibi stratejik öneme sahip, yüz ölçümü oldukça büyük Belediyeyi gözlerine baka baka kapattılar, kapanmaması için olumlu tek bir adım ATMADILAR!
Binlerce sözler verdikleri yerelden kalkınma yalanları attılar ama hiçbir şey YAPMADILAR!
Yazdığım sorunlar her ne kadar Dipkarpaz özeli gibi görünse de aslında bölgesel sorunlar yaşanıyor.
Eşek sorunu, Kumyalı sınırına dayanmış durumda, Zafer Burnu yol projesi tüm esnafı etkiliyor, Karpaz Emirnamesi tüm bölgeyi kapsıyor.
Karpaz bölge halkı, kader birlikteliği yapmak zorundadır. Ve bu birliktelik, siyasi parti rozetlerini dolaba koyarak başlamalıdır.
Bana göre en büyük kayıp, bölge halkının her anlamda siyaset yapma hevesinden yaşanıyor.
Bölgesel sorunlar için yola çıkıldığında, siyaset yapılmaz! Bölgesel sorunların masaya yatırıldığı, eyleme dönüştüğü noktada, tek bir amaç vardır; “Bölgesel çıkarlar ve toplumsal menfaatler”
Toplumsal menfaatlerin, bireysel menfaatlere dönüştürüldüğü ve/veya dönüştürülmeye çalışıldığı noktada, yerimizde saymaya devam ederiz.
Karpaz halkı, her alanda siyaset yapmaktan vazgeçmelidir. Aksi takdirde kullanılmaya devam edecektir.
Önüne koyulan bilimsel veriler ve somut çalışmaları desteklemeli, toplumsal kavgaları öne çıkarmalıdır.
Böl, parçala, yönet, yıllardır dünya genelinde kullanıldığı gibi ülkemiz siyasetinde de maalesef kullanılmaktadır.
İçinde bulunduğumuz kötü durumdan, hatta komadan çıkmak zorundayız. Bölgesel tüm sorunlarımızda tek yumruk, tek ses çıkarmak zorundayız. Elbette bu süreçte siyaset yapmak isteyen, şahsi çıkarlarını toplumsal çıkarların önüne koymak isteyenler olacaktır. Kulak tıkayıp, toplumsal çıkarlar için ilerlemek zorundayız.
Karpaz bölge halkının, siyasi kavga yaparak kaybedecek yılları yoktur. Yıllardır gözlerinin içine bakarak atılan yalanlara inanacak sabrı da kalmamıştır.
Halk, siyasilerin gözünde oy deposu olarak görünmekten arınmalı ve bu toplumun normal bir vatandaşı olarak görülmelidir. Bunun için de, ortaya dik bir duruş koyması gerekir.
Yıllardır bu siyasi yalanları atanlara, arkanızda durmayanlara, sizleri sadece oy deposu olarak görenlere tek bir defa olsun bölgesel çıkarlarımız için gerekeni yapın ve görün; “Kazanan bölgemiz olacaktır”
Biliyorsun, Biliyorum, Biliyorlar…
Güneşin Doğduğu Yerden, Herkese Selam Olsun.
