KıbrısManşet

İHP: Sadece ekonomik gücü olanların sesini duyurabilmesi, geriletici bir adımdır






“Sadece ekonomik olarak gücü elinde bulunduranların sesini duyurabilmesi hem ifade özgürlüğü hem de demokrasi için geriletici bir adımdır” açıklamasına yer veren İnsan Hakları Platformu (İHP), ‘televizyon yayıncılığının yıllar içerisinde getirildiği noktayı’ tehlikeli olarak niteledi

İHP: Çoksesliliğe ve demokrasiye zarar verecek tehlikeli bir adım

İnsan Hakları Platformu tarafından yapılan yazılı açıklamada; “Sadece ekonomik olarak gücü elinde bulunduranların sesini duyurabilmesi hem ifade özgürlüğü hem de demokrasi için geriletici bir adımdır. İnsan Hakları Platformu olarak televizyon yayıncılığının yıllar içinde getirildiği noktayı tehlikeli olarak değerlendiriyoruz. Bunun toplumun farklı bakış açılarına ve kaynaklara erişimi konusundaki çeşitliliğe zarar vereceğini öngörüyor ve bunun demokrasiye de zarar vereceğinin altını çizmek istiyoruz” ifadelerine yer verildi.

“Yapısal olarak ekonomik gücü olmayan kanallar kendilerini çok zor bir durumda buldu”

Açıklama şöyle devam etti:

“Karasal yayınların 4G ve 5 G için GSM operatörlerine devredilmesinin ardından, geçiş süreci için yerel televizyonların Türksat uydusudan hizmet alması ve bu hizmet bedelinin devlet tarafından desteklenmesi uygulaması hem çok uzun sürmüş, bu arada gerekli adımlar atılmamış ve gelinen noktada devlet desteğini Bakanlar Kurulu kararı ile azaltmıştır. Bu durumda yapısal olarak ekonomik gücü olmayan kanallar kendilerini çok zor bir durumda bulmuştur.

İfade özgürlüğü ve özellikle medya çeşitliliği açısından diğer gelişmeler ile değerlendirildiğinde, bu konu daha da endişe yaratmaktadır. Geçtiğimiz Eylül 2022’de gündeme gelen Kamu ve Özel Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları yasasında yapılan değişiklikle yabancı sermaye oranı yüzde 20’den yüzde 49’a çıkarılmıştır.

“İnsan Hakları Platformu olarak ifade özgürlüğünü geriletici tüm adımların karşısında olacağız”

Her ne kadar yasanın içeriği belli alanlarda iyileştirilmiş olsa ve yasa değişikliği sırasında ilgili paydaşların dahiliyeti sağlanmış olsa da o dönemde rekabeti ve dolayısıyla yayıncılık kalitesini arttıracağı öne sürülerek bu adım atılmıştır. Ancak ülkedeki özel televizyonların, ülkenin ekonomik ve özel şartlarından dolayı ekonomik kapasitesinin düşük olması bu savı başka bir boyuta taşımaktadır.

Bir taraftan Fasıl 154 Ceza Yasası, Müfsidine Yayınlar Yasası ve Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasalarında yapılmak istenen değişiklikler rafa kaldırılmış olmakla birlikte hala masadan tam olarak kalkmış değildir. Diğer yandan dava okunan gazeteciler, sosyal medya paylaşımlarından dolayı dava açılan bireylerin sayısı artarken özel televizyonların bugün düştüğü durum ifade özgürlüğünü engelleyici tutumu gözler önüne sermektedir. İnsan Hakları Platformu olarak ifade özgürlüğünü geriletici tüm adımların karşısında olacağız.”

Platform Örgütleri

Evrensel Hasta Hakları Derneği
KUİR Kıbrıs Derneği
Kıbrıslı Türk İnsan Hakları Vakfı
Mülteci Hakları Derneği
Pozitif Düşün İnisiyatifi
Sivil Toplum İnisiyatifi Derneği
Üçüncü Toplum Forumu









Başa dön tuşu