InstagramKıbrısManşetSiyaset

Toplumun yüzde 82’i artan Ankara müdahalesi ve din baskısından rahatsız!






Göç Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi‘nin (CMIRS) 500 kişi ile yüz yüze yaptığı anket sonuçlarına göre; her dönem en güvenilir kurumlar arasında olan Cumhurbaşkanlığı‘na olan güvende ciddi şekilde düşüş var. Ayrıca toplum depresif bir toplum olma yolunda ilerliyor ve yolsuzluklar sadece kurumlara değil bireylerin birbirilerine güvenmesini de engelliyor

Yücel: Ön plana çıkan konular; kurumlara güvensizlik

CMIRS Direktörü Mine Yücel‘in geçtiğimiz günlerde yayınlanan anketle ilgili açıklaması şöyle;

“Bu çalışma, Eylül ayı döneminde 500 kişi ile yüz yüze anket şeklinde yürütülmüş olup CMIRS’ün her 3 ayda bir düzenli olarak gerçekleştirdiği çalışmanın devamıdır.

CMIRS olarak her üç ayda bir düzenli olarak Kıbrıslıtürklerin siyasi güven, sosyal güven, bireysel özgüven ve mutluluk algısını ölçmekte ve bu oranların zaman içerisinde birbiriyle ilişkisi yanında yaşadığımız gelişmelerden ne şekilde etkilendiğini de gözlemlemekteyiz.

Bu ankette ön plana çıkan konular arasında siyasi kurumlara, özellikle de geçmişte her dönem en güvenilir kurumlar arasında olan Cumhurbaşkanlığı’na, güvenin ciddi şekilde düşmüş olması ve ankete katılanların ülke yönetiminde şeffaflık ve hesap verebilirlik noksanlığı yanında gelir adaletsizliğinden de şikayetçi olmasıdır.

Yine aynı şekilde bu dönemde sosyal güvenin de düşük seviyelerde olması demokrasi ve toplumun geleceği adına oldukça düşündürücüdür.

“Siyasi güven ve sosyal güven birbirleriyle paralel ilerler”

Sosyal güven toplumda bireylerin birbirlerine olan güveni ile açıklanabilir. Bu oran yüksek olduğu durumlarda bireyler, toplumu ve ortak çıkarlarını iyileştirmek için eşit olarak iş birliği yaparlar. Demokrasiler doğru yolda ilerlediği zaman bireyler birbirlerine güvenir ve toplum adına büyük hedefler için birlikte çalışırlar.

Siyasi güven ve sosyal güven birbirleriyle paralel ilerler. Yönetimlerde oportunizm ve yolsuzluklar devlete olduğu kadar bireylerin birbirlerine olan güvenini de sarsar. Her atılan adım kısa dönemlik avantajlar sağlamak için atılır, kimsenin geleceğe ve toplumun diğer bireylerine dair güveni kalmaz.

“Bireylerin birbirlerine olan güveni de ciddi şekilde aşınmıştır”

İşte toplumumuzda da uzun bir süredir bu güven erozyonunu görmekteyiz. Siyasete olan güvenin her geçen gün daha da düşmekte olduğu bu ortamda bireylerin birbirlerine olan güveni de ciddi şekilde aşınmıştır.

Bundan dolayıdır ki var olan durumdan bu kadar şikayetçi olsalar bile bireyler bir araya gelip de ‘ortak çıkarlar’ için mücadele edememektedir. ‘Ortak çıkar’ diye bir kavrama inanç da kalmamıştır.

Böyle bir ortamda düzeni değiştirme iddiası olan kurum veya aktörlerin öncelikle o güven ortamını yeniden inşa etmesi gerekmektedir.

“Türkiye’nin KKTC’nin içişlerine artan müdahalesi…”

Özellikle yolsuzlukların ciddi bir sorun olduğu bu ankette ön plana çıkmıştır ki bu yolsuzlukların yargı yoluyla cezalandırılması toplum genelinde bir adalet duygusunun yeniden yerleşmesine yol açabilecek olumlu bir adım olabilecektir.

Bu ankette yine ön plana çıkan konular arasında Türkiye’nin KKTC’nin içişlerine artan müdahalesi ve bunun olumsuz olduğuna dair inanç yanında dinin artan etkisi ve bunun olumsuz olduğuna dair görüşler de bulunmakatadır.

2016 yılında gerçekleştirmiş olduğumuz ankette aldığımız cevaplara kıyasla giderek artan oranda kişinin bu müdahalelerden rahatsız olduğu görülmektedir.

“Yaşanabilirlik puanı 10 üzerinden 4.91”

Yönetimden şikayetçi olan katılımcıların bu müdahalelere zemin sağlayan, hesap verebilirliği ve şeffaflığı olmayan yönetim anlayışından da şikayetçi olduğu açıktır. Ülke yönetiminde ciddi zaaflar olduğu bir noktada katılımcıların ülkenin yaşanabilirlik puanı olarak 10 üzerinden 4.91 vermiş olması oldukça doğaldır.

Hayat kalitesinin ve hayattan mutluluğun yanında sosyal güven ve siyasi güvenin oldukça düşük olduğu bir ortamda bireylerin kendine güvenleri de en düşük seviyelerdedir.

Depresif bir toplum olma yolunda ilerlerken ve toplumun kendine güvenini yeniden kazanması gerekmekteyken dıştan gelen müdahaleler de bunu engellemektedir.

Toplumun adalet duygusunu yeniden kazanmaya ve iyi yönetim örnekleri görmeye ihtiyacı vardır.

Anket sonuçları şöyle;

 









Başa dön tuşu