SORGULAMIYORUM ARTIK!
Türkiye’de barışı savunan…
Halkların kardeşliğine inanan…
Din, dil ve ırk ayrımı yapmadan tüm insanları kucaklayan Selahattin Demirtaş, sırf bu yüzden yıllardır hapiste yatıyorsa “Türkiye’deki iktidar beni ülkesine neden almıyor” diye sorgulamıyorum artık!..
Demirtaş ve onun gibiler, sırf barışı savundukları için demir parmaklıklar ardına atılmışsa veya kendi vatanından göç etmek zorunda bırakılmışsa, benim o topraklara alınmamam değil sanırım alınmam sorgulanmalıdır!..
Dikta bir rejimi, “Beni neden ülkesine kabul etmiyor” diye sorgulamak kadar aptalca bir şey olabilir mi?
Veya dikta bir rejim yüzünden, “Acaba ben ne yaptım ki kabul edilmiyorum” diye kendi kendimi sorgulamak!..
Tam bir saçmalık!..
Esas kendini sorgulaması, toplum tarafından da sorgulanması gereken dikta rejim tarafından topraklarına kabul edilenlerdir!..
“Biz neyi savunuyor veya savunamıyoruz” diye sorgulanmalıdır!..
Gerek siyasetçilerimiz, gerek aydınlarımız, gerek yazarlarımız, gerekse de gazetecilerimiz!..
Türkiye’ye giriş yasağı olanlar değil olmayanlar kendilerini sorgulamalıdır!..
Ben neden alınmadığımı biliyorum!..
-Çünkü laikliği savunuyorum…
-İrademe sahip çıkıyorum…
-“Özgürlük ve barış” diye haykırıyorum!..
-Ankara’daki iktidara da, buradaki kuklalarına da boyun eğmiyorum!..
Tıpkı diğer Türkiye’ye alınmayan ve alınmayacak dostlarım gibi!..
Bizim sorgulayacak veya sorgulanacak bir yanımız yok!..
Bizler ‘terörist’ değiliz!..
O nedenle “Ben de bunları savunuyorum” iddiasında bulunan ama aynı zamanda da Türkiye’ye giriş izni olanlar kendilerini sorgulamalı ve toplum tarafından sorgulanmalıdır!..
Yeterince laikliği savunuyorlar mı?
İradelerine yeterince sahip çıkıyorlar mı?
Özgürlük ve barışa yeterince sahip çıkıyorlar mı?
Yeterince Ankara’daki iktidara ve buradaki kuklalarına karşı dik durabiliyorlar mı?
İşte bunlar sorgulanmalı!..
Yoksa bizim ne savunduğumuz ve neden Türkiye’ye alınmadığımız ortada!..
Gram bulanıklık yok!..
Tam da bu nedenle ülkeme ve toplumuma karşı vicdanım rahat!..