Düşük Faizli Beşerî Sermaye

Beşerî sermaye nedir?

Beşerî sermaye bir toplumun, ülkenin veya yapının insan sermayesi, beyin gücü olarak açıklanabilir. Kesinlikle devletin kasasındaki paradan daha önemli bir sermayedir.

Önemli olmasının yanı sıra, geliştirilmesi en pahalı sermaye türüdür. Geliştirilmesi sadece yüksek meblağlar değil aynı zamanda uzun bir de zaman alır.

Mesela sınıflarda tarih, özellikle de yakın tarihi anlatırken, dünyanın Eurocentric (Avrupa merkezli) olduğunu belirterek başlarız.

Bunun nedeni de nitelikli beşeri sermayenin Avrupa’da yetişmesi veya başka ülkelerin yetiştirdiği nitelikli beyinlerin Avrupa’ya kaymasıdır.

Yakın tarihe geldikçe insan gücünü geliştirmek isteyen diğer ülkelerin çok yüksek maaşlar ile çekim merkezi olmaya çalıştığını görebiliriz. Arap ülkeleri buna güzel bir örnek.

Avrupa, maddi gelir olarak Arap ülkeleri kadar çekici olmasa da özgürlükler, demokrasi ve sunduğu sosyal devlet anlayışıyla hala çok ciddi bir çekim merkezi durumunda.

Yer altı zenginlikleri çok olan birçok Afrika ülkesinin ne kadar fakir kaldığını, nitelikli iş gücü yüksek olan ülkelerin ise ne kadar zenginleştiğini gören bütün ülkeler beşerî sermayesini arttırmaya çalışıyor.

Bu yarışa kısa süre önce KKTC olarak biz de girdik. Öncelikle gençlerimizi, nitelikli iş gücümüzü adada tutmak için ciddi adımlar attık(!)

Avrupa’nın, Arap ülkelerinin, Asya ülkelerinin ciddi bir mücadele verdiği bu yarışa düşük faizli ev kredileri açıklayarak biz de katıldık.

Böyle bir adım karşısında eminim ki çoğu ülke şaşırıp kalmıştır.
Yanlış anlaşılmasın, eleştirim yapılana değil yapılmayanadır.

Tek başına böyle bir adım atılınca, durum bu yukarıda yazdığım gibi görülüyor.
Peki ne yapmalı?

Bu yazıya sadece iki öneri sığdırabileceğim.

Öncelikle ciddi bir istihdam politikası gerekiyor. En başarılı üniversiteleri listeleyen sıralayan araştırma merkezlerinin raporlarına bir bakınız. Bu en başarılı 500 üniversiteden mezun olan gençlerimize ayrı istihdam koşulları getiriniz.

Bu zor, hatta eşitliğe aykırı mı diyorsunuz?

Şu anda Birleşik Krallık benzer bir uygulamayı kendi vatandaşı olmayanlara bile yapıyor. Birleşik Krallık işgücüne bu üniversite mezunlarını çağırıyor. Hem de bunu Birleşik Krallık’ın ciddi bir beşeri sermaye sorunu olmamasına rağmen yapıyor.

Bir diğer önerim ise bedelli askerlik ile ilgili.

Yine aynı listede bulunan üniversitelerde lisans, yüksek lisans mezunu olmuşlara da bedelli hakkı tanıyın.

Bu üniversitelerden mezun olan gençlere herkes kapılarını açıp, önüne fırsatlar yığarken, bari biz bu engeli kaldıralım. Onları işgücümüze dahil edelim.

Beşerî sermaye niteliği arttıkça bunun meyvelerini toplum olarak hep beraber yiyeceğiz. Bu tarih boyunca böyleydi, yine böyle olacak. Bizim de ileride nasıl yaşayacağımız bu konu ile ilgili atılacak adımlara bağlıdır.