Biz… Sahi Neyiz Biz?

“Girit’te dağılan saçlarını
Efes’te toplayan
Okyanus gibi kabarıp
Olimpos dağı gibi patlayan.
Dostum Mikis
Söyle, kimiz biz?…”

…diye sorar yakın dostu ve yoldaşı Mikis Theodorakis’e, çok sevdiğim “Kimiz Biz” adlı şarkısında Zülfü Livaneli.

Özgür Gazete ve sosyal mecradaki yazılarımın temelinde, kendim de dahil olmak üzere insan ve toplum yaşantı ve davranışlarına dair yaptığım gözlemler ve değerlendirmeler yer alır.

“Kimiz biz?” sorusuna olan merak vardır tüm bu gözlem ve değerlendirmelerin odağında.

Bir sosyolog titizlik ve bilgisi ve akademisyen bilimselliği ve iddiası taşımayan, Kıbrıslı Türklere dair “kimiz biz?” sorusuna çeşitli alanlarda cevap veren ve esasen çelişkilerimizi ön olana çıkaran yorumu da kendi içerisinde taşıyan gözlemlerim aşağıda.

Bunların bazılarında kendimizi göreceğiz.

Peşin not, bu satırların sahibi de aşağıdaki yorumlardan azade değildir, pek çoğunu defalarca yapmıştır, bundan sonra da yapmaya edecektir.

BİZ

-Biz asla ırkçı değiliz ama “Arapları” pek sevmeyiz.

-Biz Kıbrıs’ta çözüm isteriz ama eşdeğer malımıza ve çözümsüzlükten elde ettiğimiz avantamıza bir şey olmasın isteriz.

-Biz trafik kurallarına saygılıyız ama kırmızı yandıktan sonraki ilk üç saniye kavşaktan geçmeyi ihmal etmeyiz, yay geçidinde durmayı sevmeyiz, park ederken de iki dakika ne olacak, arabamı şuraya koyayım deriz.

-Biz çevreye saygılıyız ama çöpleri arabaya atmaktansa yola atmayı tercih ederiz.

-Biz değişimden ve yenilikten yanayız ama bizim iş yeri bu kadar hızlı değişimi ve yeniliği kaldırmaz, önce başka yerlerde yapsınlar, sonuçları görelim, sonra biz de düşünürüz.

-Biz bağımsız devletimiz var deriz ve bununla öğünürüz ama her işimize karışan bir anamız olmasını da yadırgamayız.

-Biz toplu taşımacılık olmasını isteriz ama 4 kişilik ailede 4 araca sahibiz ve her yerde lüks araçlarımızı kullanmak isteriz.

-Biz illa ki çevreciyiz, doğayı da çok severiz ama soğuk kış günlerinde şömineye bol bol odun atmayı da pek severiz.

-Biz gençlerin önü açılsın, onlara fırsatlar verilsin isteriz ama bizim zamanımızda her şeyin farklı olduğunu, bizim jenerasyonun bir başka olduğunu söyleyip şimdiki gençliğin ne kadar bozulduğundan ve yetersiz olduğundan da mutlaka bahsederiz.

-Biz sporda fanatizme karşıyız ama bizim takımın “en iyi” olduğundan ve rakip takım taraftarlarının “ısgarta” olduğundan kesinlikle eminiz.

-Biz imar yasaları ve kat sınırı mutlaka olsun isteriz ama bu sınırlamalar bizim arazimizi kapsamasın isteriz. Biz inşaatımızı bitirince gene kat sınırı olsun isteriz.

-Biz partizanlığa kesinlikle karşıyız ama sayın başkandan bizim çocuğa da iş bulmasını isteriz. (…veya terfiler veya burs veya atama)

-Biz son derece demokratız ama bazen de demokrasi de bir yere kadar, daha sert olunmalı diye düşünürüz.

-Biz sürat limitlerine de saygılıyız ama limitin az bir şey üzerinde yakalandığımızda (Yüzde 50 mesela) ceza yazılmamasını isteriz.

-Biz asla homofobik değiliz ve saygılıyız ama bizim ailede ve yakın çevremizde olmasınlar isteriz.

-Biz parasız eğitimden yanayız ama çocuğumuzu devlet okuluna değil özel okula göndeririz, özel dersin bir ihtiyaç olduğundan da eminiz.