Cennet Ada Kıbrıs’tan Hakkadio’daya

Hakkaido, bir Japon adası.
Şubat ayı sonunda Hokkaido, Japonya’da koronavirüs nedeniyle olağanüstü hal ilan eden ilk bölgesel yönetim oldu.

Yerel yönetim, virüsün izini büyük bir titizlike takip ederek, hastalarla temas eden herkesi hemen bulunup izolasyon uygulandı. Bu kararlılığın sonucunda, Mart ayı ortalarına kadar yeni vaka sayısı düştü ve 19 Mart’ta ise olağanüstü hal kaldırıldırılarak Nisan ayı  başında okullar yeniden açıldı.

Ancak normal düzene geçilmesinden 26 gün sonra salgın adayı yeniden vurdu. Bu defa vaka sayısı günde 300’e çıktı ve herşey başa sardı. Bu başarı hikayesini mahveden en önemli hatalardan biri, önlemlerin kaldırılmasındaki erkencilik oldu. Aynen bizim gibi…

Ülkemizde, mart ayında tespit edilen ilk vakadan sonra, pandemik tedbirler çerçevesinde hasta takipli izlemi, karantina süreci, bazı bölgelerin kapatılması gibi hiç alışık olmadığımız bir dizi tedbir uygulandı ve kısa zamanda başarıya ulaştık.

Bu başarıda, kararları alanlar kadar, kararları uygulayan bizlerin de büyük payı vardı. Covid 19 gibi küresel bir salgınla nasıl başa çıkacağımızı bilmiyorduk, korktuk ve evlerimize kapandık. Özel sektörde çalışan birçok insan aç kalma pahasına kendini ve ailesini korumak için evine kapandı.

Bu kararlığın en büyük sebebi, sağlık sistemine olan güvensizlikti. Sağlık çalışanlarının özveri ile çalışacağını, hastaları iyileştirmek için kendi sağlıklarını tehlikeye atacaklarını hepimiz biliyorduk. Ancak, yetersiz ilaç, yetersiz sağlık hizmeti içinde bu insanüstü çabanın yetmeyeceğinin de fakındaydık.
Bu yüzden, herkes karantina sürecine katkıda bulundu ve ilk tehlikeyi ELBİRLİĞİ ile atlattık.

Bugün gelinen noktada, çabalarmızın boşa gittiğini, bağıra bağıra gelen salgının önünü kesmek için etkin ve verimli bir çalışma yapılmadığını ya da yapılamadığını görüyoruz.
Bugün, mart ayındakinden daha büyük bir tehlikenin içindeyiz. Kimin, ne zaman virüsle temas edeceği tespit edilemiyor, salgın zinciri kırılamıyor.
Yani bir nevi, Japon Adası Hakkadio’nun yaşadıklarını yaşıyoruz.

Ne demişler, “Tarih tekerrürden ibarettir, sadece şahıslar ve mekanlar değişir. Önemli olan, yaşanmışlıklardan ders çıkarmaktır”
Bu nedenle, her türlü politik kaygının geride bırakılarak bir an önce gecikmeden etkin adımlar atılması gerekirse geçici de olsa karantina sürecinin tekrar başlatılması gerekmektedir.

Bir Devletin varlık nedeni, vatandaşına hizmet etmektir. Vatandaşının sağlığını korumak Devletin en önemli görevlerindendir.
Nitekim Anayasasımız da bunu emretmektedir. O zaman,  BİZİ KORUYUN…