Roboski ve Powertrans Şirketi

100 lira için “kaçak”a gitmek zorunda olan insanların bombalandığı, resmi alavere dalavere ile Irak’tan milyarlarca liralık kaçak petrol getirildiği, halkın milyarlarca dolar cezayı sırtlanmak zorunda bırakıldığı açgözlü bir yönetim anlayışı iktidarda.

Paris Tahkim Mahkemesi’nin, Türkiye’yi, Bölgesel Kürt Yönetimi ile birlik olup Irak Petrolünü “kaçak” sattığı için 1.4 milyar dolara mahkum ettiğini duyunca…

17 yaşındaki Aslan Encü’yü,
19 yaşındaki Şirvan Encü’yü,
gene 19 yaşındaki Nevzat Encü’yü,
18 yaşındaki Özcan Uysal’ı,
20 yaşındaki Hüseyin Encü’yü,
16 yaşındaki Celal Encü’yü,
17 yaşındaki Cemal Encü’yü,
16 yaşındaki Salih Ürek’i,
13 yaşındaki Bedran Encü’yü,
18 yaşındaki Salih Encü’yü,
16 yaşındaki Yüksel Ürek’i,
19 yaşındaki Adem Ant’ı,
22 yaşındaki Selam Encü’yü,
21 yaşındaki Hamza Encü’yü,
30 yaşındaki Hüsnü Encü’yü,
17 yaşındaki Mahsun Encü’yü,
14 yaşındaki Şivan Encü’yü,
16 yaşındaki Selahattin Encü’yü,
14 yaşındaki Savaş Encü’yü,
17 yaşındaki Şerafettin Encü’yü,
15 yaşındaki Serhat Encü’yü,
20 yaşındaki Fadıl Encü’yü,
17 yaşındaki Vedat Encü’yü,
13 yaşındaki Orhan Encü’yü,
25 yaşındaki Zeydan Encü’yü,
16 yaşındaki Bilal Encü’yü,
21 yaşındaki Seyithan Enç’i,
38 yaşındaki Selman Encü’yü,
25 yaşındaki Nadir Alma’yı,
31 yaşındaki Osman Kaplan’ı,
13 yaşındaki Muhammed Encü’yü,
13 yaşındaki Erkan Encü’yü,
19 yaşındaki Cihan Encü’yü ve
24 yaşındaki Ali Tosun’u anımsadım…

Çünkü onlar da Irak’a mazota, “kaçak”a gitmişlerdi.

28 Aralık 2011 gecesi savaş uçaklarının bombardımanı sonucu paramparça oldular…

12 yıldır da katliamın suçluları cezalandırılmadı.

Özenle korunuyorlar…

xxxxxxx

Halbuki “köylülerin geçimlerini temin etmek için yapmak zorunda oldukları kaçakçılık, yüzyıldan fazla bir zamandır yapılmakta olup bölgedeki herkesin, askeri ve idari yetkililerin bildiği bir husustu.”

“Sınır ticareti yaparak köyden Irak tarafına katırlarla yapılan gidiş geliş yaklaşık altı saat sürmekte, sigara, mazot, çay gibi getirilen malzemeler sonucunda, bir kişinin eline geçen para 100-150 TL arasında değişmekteydi.”

xxxxxxx

Türkiye’nin Paris Tahkim Mahkemesi’nde sadece 2014-2018 yılları arası işlediği suçlar için 1.4 milyar dolar ödeyeceği “kaçak” işi ise çok farklıydı…

Irak-Türkiye Ham petrol Boru Hattı Anlaşması 2010 yılında uzatılır uzatılmaz, 6 Temmuz 2011 tarihinde Hükümet toplandı ve Türkiye’de kurulu şirketlere ham petrol ve jet yakıtını Türkiye üzerinden transit geçirme izni verdi.

Böylelikle de birkaç ay önce kurulan PowerTrans A.Ş, petrol ticaretinde adeta tekel haline getirildi.

Tolga Tanış’ın “Potus ve Beyefendi” adlı kitabını bulup, bütün hikayesini okuyun…

xxxxxxx

“Erbil’den, Yumurtalık’a uzanan 120 kilometrelik boru hattındaki ham petrol Irak’tan çıkışta Fishabur’da ölçüm istasyonuna geliyor.

Burada, Türk tarafında da bir ölçüm istasyonu bulunuyor.

Merkezi hükümet görevlilerinin bulunmadığı bu ölçüm istasyonu, Kuzey Irak Kürt petrolünde boru hattıyla yapılan vurgunun başlangıç noktası.

İddialara göre hattan geçen petrol miktarı düşük gösteriliyor ve Türkiye’deki son durakta da aynı işlem yapılıyor.

Elde edilen kazanç da hem Türkiye’deki hem de Kuzey Irak Kürt bölgesindeki iş ortakları arasında pay ediliyor.”

Organize işler sonucu resmi “kaçak”a böyle gidiliyor…

xxxxxxx

Bunca yıldır elde edilen “kaçak” kazanç, PowerTrans Şirketi ile Bölgesel Kürt Yönetimi- Barzani’ye gitti.

2017-2022 yılları arasında 51 milyar 294 milyon dolar değerinde 922.8 milyon varil ham petrol sevk edildiği bilinince neden söz ettiğimiz daha iyi anlaşılır…

Mahkemenin soruşturmayı derinleştirip tüm “kaçak” organizasyonunu gözler önüne sermesinden korkulduğu için Tahkim kararına resmi itiraz olmadı…

Ancak Tahkim Mahkemesi’nin cezasını gene biz ödeyeceğiz…

Neden ?

Suç işleyen ödesin…

Siyasal destek ile milyar dolarlarca “kaçak”a giden malum şahıslar ödesin…

xxxxxx

Levent Gök, “Roboski, Uludere’nin Gözyaşları” adlı kitabında 34 insanımızın nasıl paramparça edildiğini resmî belgeleriyle anlatıyor…

PowerTrans Şirketinin hikayesini de Tolga Tanış…

Roboski ve Powertrans Şirketi…

xxxxxxx

2011 yılında askeri savaş uçaklarıyla kendi insanımızı acımasızca imha ettiğimizde de Irak petrolü üzerinden siyasal organizasyonla kaçakçılık yapıldığının ortaya çıktığı bugün de ülkeyi yöneten aynı siyasal iktidar…

100 lira için “kaçak”a gitmek zorunda olan insanların bombalandığı…

Resmi alavere dalavere ile Irak’tan milyarlarca liralık kaçak petrol getirildiği…

Halkın milyarlarca dolar cezayı sırtlanmak zorunda bırakıldığı insafsız ve açgözlü bir yönetim anlayışı iktidarda.

41 gün sonra seçim var…

Neyi oylayacağımızı unutmayalım istedim…