Köşe Yazarlarımız

AKP STYLE KURTAR-MA…!!!

6 Şubat’taki deprem sonrası Türkiye bütün dünyadan uluslararası yardım talep etmişti.

Bu çağrıya uyan onlarca ülke seri bir şekilde arama kurtarma ekiplerini bölgeye gönderdi

Film işte burada başlıyor

-Koordinasyon eksikliği yüzünden onlarca ekip indikleri havaalanında saatlerce bekletildi

-Saatler süren yolculuklardan sonra ise ekipler deprem bölgelerine geldi

-Zaten depreme ilk müdahale konusunda binlerce cana mal olan ölümcül bir gecikme söz konusu iken, deprem bölgesindeki çalışmalar da 72. Saate kadar tamamen kontrol dışıydı…

-Kıbrıslı öğrencilerin Adıyaman’da bir otel enkazının altında kaldığı haberi hepimizi şok etmişti

Bundan dolayı deprem bölgesinden haber alabilmek için delice kanalları karıştırıyoruz

New York’ta 5 yıldızlı otellerde siyasilere güzelleme yapmak için 9 bin km yol gidebilen sözüm ona “Devlet” televizyonu BRT, kendi çocuklarımız göçük altında kalınca 500 km’lik yolu bir türlü gidemedi…

Bir zahmet depremden bir hafta sonra “Lütfen” bölgeye gelmiş, iş işten geçtikten sonra da ertesi gün bölgeden ayrılmıştır…

İlk 3-4 gün havuz medyasına mahkum kaldıktan sonra ise Özgür gazeteden sevgili Kadir’in bölgeye gitmesi ile biraz olsun haber alabildik ve fakat iyi haberler alamadık…

BRT’nin rezilliklerine bir çentik daha atmak için buraya bu notu da düşelim…

Depremin ilk dakikalarında AFAD aracılığı ile hem bağlı olduğu İçişleri Bakanlığı, hem Milli Savunma Bakanlığı, hem de Turizm Bakanlığı felaketten haberdar edilir…

Deprem sonrası normal protokolü uygulayan Milli Savunma Bakanlığı, Bakanın Jandarma Genel Komutanını arayarak ordunun deprem bölgelerine müdahale talimatı ilk anda uygulamaya konmasına rağmen, sabahın ilk ışıkları ile haberdar edilen RTE’nin bu kararı iptal ettiğine dair çok ciddi iddialar var…

Zaman içerisinde bu olayın da gerçek yüzünü öğrenmiş olacağız…

Yabancı ekipler konusuna dönersek bir dizi skandal ile karşılaşırız

Arama kurtarma çalışmaları devam ederken, her ekip başka bir şehirde ve başka başka yıkıntılar arasında ve çok zor şartlarda görev yapmaya çalışıyorlardı…

Bu çalışmalar sırasında yabancı ekipler canlı birinin olduğu enkazlarda 8-10 saatlik bir uğraştan sonra göçük altında kalan kişiye ulaştıkları anda birden AFAD ekipleri kameralar eşliğinde olaya müdahale ediyor ve kurtarılan kişiyi kendileri kurtarmış gibi “Allahu ekber” nidaları ile ambulansa götürüyordu…

Dış dünyadan gelen tonlarca yardım malzemesi ise belli bir alanda bekletiliyor ve sanki yardımı kendileri yapıyormuş gibi kolilerin üzerine “AKP” mührü vurularak o cehennem içerisinde depremzedeler üzerinden seçim propagandası yapılıyordu…

Depremden kurtulan binlerce insan, sahra hastanesi, doktor, gıda, su, çadır ve battaniye beklerken, AKP’li belediyeler deprem bölgesine mobil mescit ve kuran kursu için hacı, hoca gönderiyordu…

Bu arada yabancı ekipler o kaos içerisinde çalışırken, sağdan, soldan yağmayı bitiren insanlık dışı varlıklar, ekiplerin malzemelerini, alet, adavatını da çalmaya başlamıştı…

Depremde enkaz kaldırılmadan en az 12 gün arama, kurtarma yapılması gerekirken, hükümet, altında binlerce canlı olabileceği gerçeğini es geçerek, altıncı gün verdiği talimatla iş makinelerini enkazın kaldırılması için devreye soktu…

Aceleleri vardı, hem ölü sayısını az açıklayacaklardı, hem de delilleri bir an önce kaldıracaklardı…

Bu karar üzerine bir çok yabancı arama kurtarma ekibi;
“Biz bu cinayete ortak olmayız” diyerek bölgeden ayrıldı ve Türkiye’yi terk etti…

İsrail düşmanı yandaş medya ise İsrail ekibini casus ilan etti, gerisin geri gönderdi…

Dünya üzerinde bir depremzedeleri “Kurtarma Ma” operasyonu ancak bu kadar başarıya ulaşabilirdi,
O da AKP ile Türkiye’ye nasip oldu…

Evet, hiç kimse bu cinayetlere ortak değildir;

AKP rejimi
Sahtekar müteahhitleri,
Göbekten bağlı belediyeleri,
Her şeye göz yuman kurumları,
Her şeyi onaylayan idarecileri,
Ve “İmar barışı” diye naralar atan RTE hariç…!!!











Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu