KARMA OY KALKIYOR, NORVEÇ DEMOKRASİSİ YOK OLUYOR…!!!
Bu Norveç olayını ilk olarak sevgili dostum Ulaş Barış başlattı, ben de ondan gördüm, özümsedim, sonra da birçok yazımda kullandım, neticede Kuzey Norveç’e kadar geldik…
O kadar ki bir diğer sevgili dostum Serhat İncirli, programına “Günaydın” yazsam, “Norveç’ten Mahmut Anayasa” ironisi yaparken, Serhat’ın daimi takipçilerinden birisi beni restoranda görünce, “Ne zaman Norveç’e taşındınız ama?” diye sorabilmektedir…
Bu Norveç konusunda benim geldiğim son nokta ise şu;
KKTC’de mahallenize taşınan karşı komşunuzun Norveçli olma ihtimali kaçtır…???
Milyonda bir…
Geçen hafta karşımıza taşınan yabancı bir çift ile sohbet ediyoruz
Evi 2012 yılında satın almışlar, senede iki hafta tatile geliyorlar…
Havadan, sudan sonra, “Nerelisiniz?” diye sordum,
Adam “Norway” demez mi…
Benim şok olduğumu görünce de;
“Evet, çok uzak bir yol” deyiverdi…
Ne bilsin adam benim Norveç takıntımı…
İşte “Karma” budur, söyleye, söyleye getirttim…
Peki nedir bu Norveç benzetmesinin sebebi…???
Bu kıçı çakırdaklı ada yarısında çitayı öyle bir yükselttik ki, beklentilerimiz Norveç kıvamına geldi…
Vatandaşı, siyasetçisi bazen öyle yorumlar yapıyor, öyle beklentilere giriyoruz ki, gerçekten Norveç’te yaşadığımızı düşünüyor, Lefkoşa’yı da Oslo zannediyoruz…
Girne kapısından sola dön Oslo, sağa dön fiyortlar, o derece…
Faiz Sucuoğlu kurultayı kazanınca bazılarımız yine bir “Norveç” sendromuna kapıldı…
Ne bekliyordunuz yani…???
Devrim komitesi…???
Ardından gündeme ne geldi…???
Karma oyun, yani tik atmanın kaldırılması…
Neymiş bu “Tik”…???
“Kızımın doktoru”
“Bacanağımın damadı”
“Örgüt başkanının oğlu”
“Arkadaşımın gelini”
“Halamın genablası”
“Bu benim oğlanı kadroladıydı, bas bir tik”
“Bu angonimi sünnet etti, bas bir tik”
“Bu babamın cenazesine geldiydi, ver bir tikcik”
Seçim değil, demokrasinin Demo’su…
Bence sadece karma oyu değil, sandıkları komple kaldırın, yakın gitsin…
Kimilerimiz “İşgal”
Kimilerimiz “Alt yönetim”
Kimilerimiz “Vali talimat verdi”
Kimilerimiz “Türkiye idare eder bunun içini” diyoruz…
Ama her defasında sandık başına gidip de oy kullanınca, bu garabet düzeni legalize ediyoruz…
Peki dünya ne diyor…???
Dünyanın da çok umurundaydı…
Hade bu ülkeyi yakından takip edenler diyelim…
Onlar ne diyor…???
“Aha bak %60 seçime katılım var, demokrasi tıkır tıkır işliyor”…
İşlemediğini biliyorlar da, “Mış” gibi yapıyorlar aslında…
Başımıza ne geldiyse, AB’den, BM’den, İngiliz’den, Amerika’dan gelmedi mi…???
Tam 47 yıldır ölü taklidi yapmıyorlar mı…???
Siz zannederseniz ki Kıbrıs’ta bir avuç Kıbrıslı kaldı diye karalar bağlayacaklar, yanılırsınız…
Yoktur öyle bir şey…
Herkesin derdi, millet olarak bu Kıbrıs’tan ne koparacağı…
Amerika’nın derdi petrol
Avrupa’nın derdi gaz
İngiliz’in, Türk’ün, Yunan’ın derdi toprak…
E? Kıbrıslı…???
Yahu pişir bir molehiya
Fırça at şeftali kebabını pişiremeyen arkadaşa
Senede 70 tane de ota, boka panayır yap, “Eko” yap da tamamdır…
“Dillirga’dan gece geçtim”, hem “Gullurukya yerlidir”…
Gadalaves…???
“Karma oyu kaldırtmayız, hazmetmeyiz”…
On ayda beş bin vatandaşı hazmettin ama…
İşgal…???
Onu zaten çoktan hazmettin…
