Köşe Yazarlarımız

CİNNET!






-Bir gazete veya gazeteci sizin istemediğiniz bir haber mi yapıyor?
-Sizin beğenmediğiniz bir köşe yazısı mı yazıyor?

O zaman ona aynı yolla cevap verirsiniz!..
Yani fikirle!..

*

-Yapılan haber veya yazı size göre hakaret mi?
-Şahsınıza karşı yapılmış bir haksızlık mı?
O zaman da yargıya gidersiniz, haklıysanız adalete güvenirsiniz!..

*

Bunların dışında verilen her tepki yazılan ne isterse olsun suçtur, vahşettir, ahlaksızlıktır!..
Düşünsenize;

-Bir gazete sahibinin kafasında beyzbol sopası kırdılar!..
Bu normal mi?
Bence cinnet!..

Fakat bunu normalleştirenler var!
“E o da yazmasaydı” veya “X kişinin ayağına basmasaydı”…

Ne kadar kolay değil mi?
Yazma kardeşim, birilerini de rahatsız etme!..

Hatta “Memleket süper, Putin bizi kıskanıyor” diye de manşet at!..

Bakınız konu “Y” kişi ile alakalı değil!..
Daha önce de benzer olaylar yaşandı!..

Bu ülkede bir gazeteci katledildi…
Bir gazete bombalandı ve kurşunlandı!..

Hatta aynı gazetenin çalışanları linç edilmeye çalışıldı!..
Neden?

Sırf manşetleri beğenilmediği için!..
Attıkları manşet hakaret içeriyormuş diye!..

Olaya bakar mısınız?
Ne kadar ucuza yaşıyoruz değil mi?

*

Bana olmadı diye arkamı dönecek değilim…
Çağlar Yüksel dayak yemedi, resmen öldürülmek istendi!..

Bu öldürmeye teşebbüstür!..
Ve polis bu olayı çözmekle mükelleftir!..

Aksi takdirde arabamıza binmeye korkar bir ülkede yaşamaya devam edeceğiz!..
Tekrar ediyorum, yazılan her ne isterse olsun bunun karşılığı darp ya da cinayet olamaz!..

Ya fikirle ya da yargıyla karşılık verirsin!..

Herkes kendini yargının yerine koyup kendi hesabını kendisi verecekse, bu ülkede mahkemelere ihtiyaç kalmaz, eli kalem tutan yürekler de konuşamaz!..









Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu