ALGI, ALIKLIK VE SAZAN AVI…!!!
Algı, psikoloji ile zihin ve zekânın işleyişini ele alan bilişsel bilimlerde duyusal bilgilerin alınması, yorumlanması, seçilmesi ve düzenlenmesi demektir…
Duyusal organlar tarafından alınan bilgilerin yakalanmasını sağlayan, bilgileri işleyen ve anlamlı hale gelmelerini sağlayan yetenektir…
Ne diyor…???
“Yetenek”…
Algı kalitesi, algıcının IQ’suna, ortalama zekasına, yeteneğine veya alıklığına bakar…
Son seçenek için tatlı su balıkları ve özellikle sazan, bu tip durumlar için evrim geçirmiştir…
Kıbrıs’ta “Gaz” denilen bir primat türünün olduğu da rivayet edilir…
Şehir efsanesi veya fantastik bir dedikodu da olabilir…
Millicilerin “Sonsuza dek yaşatacağız” dediği muzdan bozma bu “Republic”, uluslararası hukukun dışında yer aldığı müddetçe, ağızdan istifra etmeye devam edecek…
İşte sonsuz olan gerçek “Algı” budur…
Büyük abilerinin çıkardığı fasulye gazını, kendilerine bir yol gösterici olarak kabul eden ve sürekli bir algı operasyonu içerisinde olan işbirlikçi toplum mühendisleri, bu kalabalık cangılda kendilerine her zaman bir yer bulmuştur…
Arkadaşım Umut Faruk’un bu sistem için şahane bir tanım var;
“Gudurular”….
“Hallederik” Cumhuriyeti için efsane bir tanım…
Kıb-Tek konusunda son üç yıldır yaşanan kepazelikler işte bu tiplerin algı operasyonlarının sadece bir tanesidir…
Elektriğe gelen ürkünç zam, aslında yıllardır maliyetinin altında faturalamanın popülist bir yaklaşımı ve kurumun diğer KİT’ler gibi siyasi çiftlik haline getirilmesi idi…
Amaç, özelleştirme amacı ile Kıb-Tek’i batırmak, algı operasyonu ile kötülemek ve toplumun “Yeter yahu, satın gitsin” noktasına getirmek…
Sonuç başarılı…
Sistem şöyle çalıştı;
Önce elektriğe çok büyük bir zam yapıldı
Gündem, otomatik olarak oluştu
Millet sövdü, saydı, protesto etti, falan, filan
Önce şöyle tarife, böyle tarife denilerek kafalar bulandırıldı.
Herkes makine elinde hesap yapmaya başladı..
Algı yön değiştirdi, zam az bir miktar unutuldu.
Sonuç başarılı…
Sonra tepki doruğa ulaşınca
Şakkk,
Kesintiler gündeme geldi, plansız programsız, işkence gibi elektrik kesintileri başladı
Algı yine yön değiştirdi, zam tamamen unutuldu.
Millet , “Elektrikler kesilmesin de kaç para olursa olsun” kıvamına getirildi…
Sonuç başarılı…
Birden önümüze ihalesiz yakıt alımları skandalı servis edildi
Birileri zengin olduydu
Kurum milyonlarca dolar zarara sokulduydu
Müdür mahkemeye verilmişti
Lenger ile yakıt taşındıydı
Yakıt pisti, makineleri bozuyordu
Getiren gemi standartlara uygun değildi
Felaket yaşanacaktı, derkennnnn
Hoooppp, algı tekrar yön değiştirdi
Millet “Gelsin pezevengin yakıtı elektriksiz kalmayalım da nasıl gelirse gelsin” kıvamına çekildi…
Zam tepkisi tarihe karıştı
Tıpış, tıpış yola getirildik, yola girdik…
Sonuç başarılı…
Dördüncü ve son sezonda “Satın gitsin” vizyona girecek, az sabır…
Tepki mi…???
Na mevcut…
Hatırlatırım, 19 TL’lik süt, 48 saatlik bağırmadan sonra legalize oldu
Sonuç…???
“Long live Koop”…
Ancak dünkü piyango bileti ve EOKA fotoğrafı skandalı tamamen tesadüf
Aptallığın, acizliğin, yetersizliğin, liyakatsizliğin, boş vermişliğin bir birleşimi
Dünya, Ay, Merkür, Venüs, Güneş tek hizaya gelse bu kadar olur…
Öyle veya böyle maaşlardan %20 kesinti algısını kısa bir süre olsa da yine de değiştirdi
Ama maaş konusunda Kıbrıslıyı alt etmek dünyayı tersine çevirmek demektir
“No mümkün”…
Hep söylemişimdir;
Kıbrıslının mangalına ve maaşına dokunma, yanarsın…
Etin pahalılığından dolayı mangala dokundunuz, Kıbrıslı biraz homurdandı
Şimdi maaşa mı dokunacaksınız..???
Sizi şişe dizerler,
Mangalsız çiğ çiğ yerler…
Bir et, bir yağ….
Neydi o meşhur lafcık…???
“Bulacan, ödeycen guzzum”…
O zaman, “Long live KKTC”…